ASENA

28.BÖLÜM:ASEL

Selam. Nasılsınız? İyi olun iyi.

Sınır yine 15 oy ve 20 yorum. E bi zahmet artık.

Bölüme geçebilirsiniz.

"Adı Asel mi olsa Asena?"

Öylece bakakaldım.
"Çocuğumuz turşu mu olsun Mustafa?"
"Sadece markanın adı o. Bir sürü Asel adında çocuk var."
"Ama biz turşuyu görünce koymak istedik mi diyeceğiz çocuğumuza?"
"Tabii ki öyle demeyeceğiz Asena. Asil'e de uyumlu değil mi işte ya?"

Biraz düşündüm. Güzel isimdi ama turşuydu!
"Güzel isim abiciğim. Olur bence."
"Bilmiyorum abi ya."

Sarımsak turşusundan bir tane alıp ağzıma atarken kızımı yiyormuş gibi hissediyordum.
"Olur. Koyalım o zaman."

Mustafa gülümseyip yanağımdan makas aldı. Abim Mustafa'ya dik dik bakıyordu.

Mustafa elini turşu kasesine uzatırken eline hafifçe vurdum.
"Uzak dur turşumdan. Sadece Asil'e veririm ben yediklerimden."
"Bana da mı yok abla?"

Dün gelir gelmez uyuduğum için Arsen'i görememiştim. Bugün de sabah erkenden okula gitmişti. Ayaklanıp ona sarıldım.
"En çok sana var ablacığım."

Kollarını bana dolayıp konuştu.
"6 ayda baya uzadım bak. Seninle aynı boydayım."
"Nasıl 14 yaşındasın sen hergele?"

Saçlarını karıştırıp gülümsedim. Arsen benim yanıma oturup turşudan iki tane ağzına attı.
"Aç mısın? Börek vardı. Isıtayım mı mikrodalgada?"
"Gerek yok. Zahmet etme."

Bakışları karnıma takıldı.
"Kız mı erkek mi?"
"Kız."
"Adını düşündünüz mü?"
"Asel."

Kocaman gülümsedi.
"Güzelmiş."

Evden ses gelmeyince şüphelenmiş olmalıydı.
"Nerdeler?"
"Annemler pazara gittiler. Ablam da Asil'i alıp Yavuz abiyle parka gittiler."
"Ulan! Yiğenimi alet etmeselerdi bari."
"Kayınço farkında mısın bilmiyorum ama onlar iki hafta sonra evlenecekler."
"Sus lan."

Mustafa ağzına hayali bir fermuar çekti.
"Eşyaların toplu değil mi güzelim? Akşam annemlere geçelim."
"Toplu. Geçebiliriz."
"Sen istediğin yere gidebilirsin Mustafa. Asena burada kalacak."
"Pardon?"
"Asena burada kalacak diyorum. Neresini anlamadın?"
"Abi."
"Asena abine bir şey dersin herhalde?"
"O ne demek lan? Ben bırakmıyorsam hiçbir yere gidemez."
"Arsan!"

Abim meydan okur gibi bakmaya devam etti.
"Asena'sız şuradan şuraya gitmem."
dedi Mustafa yeri göstererek.
"İçgüveysi ol o zaman."

Ne zaman eve girdiklerini bilmediğim annemle babam mutfağa girdi. Babam abimin kafasına bir tane yapıştırdı.
"Evli barklı kardeşini darlama."
"Nerede isterlerse orada kalırlar Arsan."

Abim alaya alıp arkasına yaslandı.
"Sen Arsan'a bakma oğlum. İstediğin zaman gelip kalabilirsin tabii ki."
"Biliyorum anne."

Anne deyişiyle öpmek istemiştim.
İki tane daha turşu yedim. Asil yokken az daha uyuyabilirdim. Çok uykum vardı.
"Ben biraz yatacağım."

Mustafa ben boşuna mı gidip turşu aldım anlamında bana şaşıran bakışlarını yollarken kaseyi onun önüne doğru ittirdim.

Mutfaktan çıkarken babam neden bu kadar uyuduğumu soruyordu. Ben de bilmiyordum ki. Sürekli uykum oluyordu. Annem bebekten dolayı derken babam garip mırıltılar çıkardı.