32.BÖLÜM:GİDEBİLİRSİN

4K 172 24
                                    

Selam. Nasılsınız? İyi olun.

Sınır: 15 oy 20 yorum😒

Bölüme geçebilirsiniz.

Asena kollarımın arasında uykuya dalmıştı. Bir müddet başında bekledikten sonra yanından kalkmıştım.

Çocuklar uyanıktı. Sabah olmuştu zaten.

Odadan çıkıp Asel'in odasına girdim. İkisi birden yanıma doğru koşmaya başlamışlardı.
"Baba. Ne oluyor?"
"Sakin olun."

Asil büyük bir olgunlukla koltuğa yerleşirken yanımdan ayrılmak istemeyen Asel'i kucağıma aldım.
"Kimdi o bağıran kadın?"
"O kadın yaralı."
"Yarabandı yapıştıralım."

Asel'in sunduğu fikre gülümsedim.
"Yarabandı olacağız. Onu biz iyileştireceğiz."
"Baba biz doktor değiliz."
dedi Asil.
"Doktoru olalım o zaman oğlum. Doktorculuk gibi düşün. Ama ona onu iyileştirmeye çalıştığımızı hissettirmeyeceğiz."
"O nasıl olacakmış? Hiç kimse ilaç içmeden iyileşemez."
"Gerekirse ilacı da biz olacağız bebeğim."
"Baba. Kim bu kadın da bu kadar önemsiyorsun? Sanki annem ya!"

Yutkundum. Sanırım bu işi Asena'ya bırakmadan ben yapmalıydım.
"Annen."
"Kim annem?"
"O kadın senin annen."
"Baba? Ne dediğinin farkında mısın? Annem melek olmamış mıydı?"
"Annen bizi özlemiş."
"Ne?"

Asil'e annesinin fotoğraflarını sürekli olarak göstermeye devam etmiştim ama Asel'e göstermemiştim. Asel'i geri gelmeyecek birine bağlamak istememiştim. Ama Asil sürekli olarak annesini istemişti. Bunun üstesinden zor gelmiştik. Asel benim odama girmek istediğinde fotoğrafları kaldırıyordum.
"Artık benim de Çınar abinin ki gibi bir annem mi var yani?"

Çınar Acar'ın oğluydu. Çisem hem kendi çocuklarına hem de benim çocuklarıma annelik yapmıştı. Bir kez olsun kendi çocuklarından ayırdığını görmemiştim ama her çocuk kendi annesini arardı. Asil ve Asel de öyleydi. Onlar kendi annelerini arıyorlardı.
"Evet bebeğim."

Asel saçlarını küçük elleriyle düzeltmeye çalıştı.
"Annem beni böyle beğenir mi? Beğenmez değil mi? Pijamayla mı görsün beni? Hayır hayır görmesin."

Dolabına koştu. Kocaman elbisesini almaya çalıştı ama boyu yetmedi.
"Annen sizi her zaman beğenir. Siz onun için dünyanın en güzel çocuklarısınız."
"Öyle mi dersin?"
"Öyle oğlum."
"Ne zaman uyanır? Haydi gidip uyandıralım."
"Hayır. Daha yeni uyudu."
"Ama baba ben daha önce hiç melek görmedim. Bir kerecik kapıdan baksam?"
"Olmaz Asel. Haydi gelin kahvaltı hazırlayalım."
"Melekler de yemek yiyor mu?!"

Asel'in bağırışıyla elimi ağzına kapattım.
"Bağırma kızım."
"Heyecanlandım."

Asel koşarak odadan çıkıp mutfağa ilerledi. Asil oturduğu yerden kalkmıyordu.
"Sen gelmeyecek misin?"
"Okula gideceğim."

Odadan çıkıp kapıyı çarparak kapattı. Haklıydı ne diyebilirdim? O şu an çocuk aklıyla madem geoebilme ihtimali vardı neden bunca zaman bekledi falan diyordu.

Odadan çıkıp mutfağa ilerledim. Asel benden gördüğü kadarıyla çaydanlığı temizlemişti.
"Aferin kızıma."

Yanına ilerleyip saçlarına öpücük bıraktım. 
"Haydi hemen çay koyup anneme kahvaltı hazırlayalım."

ASENA Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin