6

1.7K 94 34
                                    

Gözümü ekrandaki haberden çekemezken etrafımdaki sesler tamamen kaybolmuştu. Her şeyim ifşalanmıştı. HER şeyim. Çocukluğum, geçmişim, şimdiki durumum... Bu durumun bana verdiği zarar bir kenara diğerlerinin aldığı zararı düşünmek daha çok üzüyordu beni. Verdikleri cezanın -ya da göz dağı- ağırlığı altında ezilen her ne kadar ekibin itibarını kötü etkilese de bendim.

Fotoğrafımın üstünde kırmızı renkle yazılan kelime kadardım. Kraliçe katil. Spiker kelimeyi destekler nitelikte yaptığım suikastleri anlatırken bunların eline nasıl geçtiğini düşünmeden edemedim. İyi biri değilim bunu kabul ediyorum ama artık kötü biri de değildim. Bu işe isteyerek başlamadım. Çıkış yolu bulamayacağımı anlayınca pes ettiğim ve tamamen teslim olduğum bir zaman dilimi vardı. Gerçekten kötü işler yaptım. Sadece ablam için yaşadım. Daha sonra Winter Soldier'ın kaçış haberi Hydra'yı sarınca ihtimalim olduğuna inandım. Planlar yaparken yakalandım ki kötü zamanlardı aynı zamanda ablamı da tamamen kaybettiğimi duyunca son kez denedim ve kurtuldum. Artık daha fazla kötülük yoktu. Yaşayacaktım.

Spiker elindeki kağıttan yaptığım bütün pislikleri okurken kötülüğün peşimi bırakmayacağını birkez daha anladım. Yaşayamayacaktım. Buna izin vermeyecekler. Her zaman önüme çıkacak suçlar işlemiştim. Yutkunmak istedim ama boğazımdaki yumru o kadar büyüktü ki yapamadım. Ağlamak istedim ama gözlerim hiç olmadığı kadar kuruydu. Bağırmak istedim ama sarf edecek hiçbir kelime yoktu. Bunu ben yapmıştım. Sadece ben.

Baktığım ekranın siyahlaşmasıyla gerçekliğe döndüm. Diğerlerinin yüzüne bakacak cesaretim yoktu.

"Bu yaptıkları çok adice. Resmen Y/N'yi kurban olarak sunuyorlar."

"Aynı zamanda bizide. Bu kadar ileri gideceklerini tahmin etmezdim."

Nat, Clint'i onayladı.

"Y/N?"

Bruce endişeyle yakınlaşarak fısıldadı. Ne demem gerek? Bundan sonra ne yapmalıyım? Ekibe ne olacaktı? Kucağımda duran elimde hissettiğim el ile başımı elin sahibine çevirdim.

"İyi olacağız."

Rahatlatmak için çabalayan Bruce'a gösterecek bir duygum yoktu. Boş bir şekilde bakmaktan başka bir şey yapmadım.

"Bu kabul edilebilir şey değil!"

Sesinden gerçekten sinirlendiği belli olan Tony'e baktım.

"Hükümetin bu şekilde karşımız da olması büyük aptallık. Biz olmasak bu kadar güç sahibi olabileceklerini mi sanıyorlar!"

Elinde ki telefonla konuşurken diğerleri de sessizlik içindeydi. Herkes düşüncelere dalmış boş bir şekilde masaya bakıyordu. Elindeki televizyon kumandasını çeviren Bucky'e kısa bir bakış attığımda ne düşündüğü merak etmeden duramadım.

"Bak Fury bu işte parmağının olup olmaması umrumda değil bunun bize verilen bir ceza olduklarını düşünüyorlarsa tam tersi bu işte zarar gören kendi itibarları olacak. Onlar için yaptığımız onca işe rağmen bu yaptıkları...... Hayır geri adım atmıyoruz." Bakışları anlık bana dönerken neyden bahsettiklerini anlamıştım. Bakışlarımı çekerken ellerime odaklandım.

"Sana olan her şeyi anlattım. Bu işte Y/N'nin hiçbir suçu yok!.... Evet kefilim."

Daha sakin çıkan sesiyle dikkatimi Tony'e verdim.

"Bu işte emin misin?"

Bu sefer gözlerini çekmeden direkt bana bakıyordu.

"Ben tabiki de eminim!" Öncekinden keyifli çıkan sesiyle merakla baktım.

Man Down//Bucky Barnes×Y/NHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin