Selam yıldızlarım :)
Bölüme başlamadan önce sol alt köşedeki yıldıza dokunarak bana destek olabilirsiniz.
Satır arası yorumlarınızı eksik etmeyin lütfen <3
Buraya ben de sizin için bir yıldız bırakıyorum.⭐ Sizinkileri de bekliyorum.❥
Keyifli okumalar.♡
gizzemasllan Instagram: gizzemassllan
.
.
.
50. BÖLÜM "ARAS LEVENTOĞLU"
İnsan olmanın gereklerinden birinin bir başkasının duygularını, acısını, kırgınlığını hissetmek olduğunun farkına varalım sadece birkaç dakika oluyordu ve birkaç dakikadır herkesin yaptığı tek şey susup birbirimizin yüzüne bakmaktı. Tek bir kişi bile ağzını açıp da tek kelime etmiyordu ve bu durum gittikçe daha da büyüyordu. Gözlerimi Aras'tan çekip Melih'e baktım. Şu an konuşması gereken tek kişi o idi. Bir şeyler söylemesi, bir açıklama yapması gerekiyordu ama o da bunu yapamıyor gibiydi.
"Bir şey söylemeyecek misin?" diye sordu Aras ve sonunda sessizliği bozdu.
Melih birkaç adım atıp ona yaklaştığında yanımdan uzaklaşmış oldu.
"Kardeşim bak biliyorum dışarıdan çok saçma bir durum gibi görünüyor ama öyle değil. Ben sadece kendini göstermek için bir şansın olsun diye adamla böyle bir anlaşma yaptım. Bu gece müşterinin seni seveceğini de o adamın zarar etmeyeceğini de çok iyi biliyordum, bu yüzden böyle bir risk aldım. Bak eğer risk almasaydık..." Aras Melih'in sözünü kesti.
"Hiçbir zaman kabul edilmeyecektim," dedi, Melih biraz daha yaklaştı ona.
"Ben şimdi öyle bir şey mi dedim? Sadece her şeyi hızlandırmak..." Aras yine onun sözünü kesti.
"Lan tamam işte ben de onu diyorum. Risk almasaydın kabul edilmeyecektim, çünkü onlar da risk almayacaktı," dedi, şaşkınca kaldım. Az önce hissettiğim hayal kırıklığı yoktu sanki. "Adam hiç tanımadığı biri için neden zarar etmeyi göze alsın ki?" diye sordu bir de Aras, şaşkınlığım daha da arttı.
"Sen şimdi kızmadın mı bana?" Melih de şaşkınca sordu.
"Niye kızayım oğlum? Tamam saklamış olmana ve saklamaya çalışmış olmana biraz kızmış olabilirim ama siktir et, şu an önemli olan şey bu değil," dedi ve devam etti heyecanla. "Önemli olan o sahneye çıkacak olmam ve eğer başarılı olamazsak altına gideceğimiz borç," dedi, Doğu bir anda korktuğuna dair tuhaf bir ses çıkardı. Bu ses yüzünden şaşkın bir ifadeyle ona bakarken şaşırdığını göstermek için ağzına bastırdığı elini çekti.
"Burası sizce günde ne kadar kazanıyordur?" diye sordu, Aras onun omzuna kolunu attı.
"Çok kazanıyordur kardeşim," dedi, Doğu'nun yüzündeki korkunç ifade daha da büyüdü.
"Ne kadar çok?" diye sordu yine Doğu, Aras hemen cevapladı.
"Hayal edemeyeceğin kadar çok," dedi, Doğu'nun verdiği tepkiler daha da büyüdü.
"Oğlum biz o kadar parayı nasıl ödeyeceğiz? Böbreğimizi satsak bile ödeyemeyiz lan biz o parayı! Allah sizin cezanızı versin! Bu adamlar bizim topuklarımıza sıkarlar!" dedi, bu normalde beni korkutacak bir cümle olduğu hâlde korkmadım, aksine komik geldi ve güldüm.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
YAKAMOZ
JugendliteraturYakamoz nasıl oluşur bilir misiniz? Denizde yolunu kaybetmiş, yalnız kalmış ve ışık saçan canlıların bir araya gelmesiyle, onların birbirlerine dokunmasıyla oluşur. Bu da bizim bir araya gelme, birbirimizin hayatına dokunma hikâyemizdi. Bu, beş kişi...