slm.
saglik sorunlarim ve ustune okulumun acilmasiyla biraz gecikti biliyorum. ozlediniz mi💔😔×
Bazı şeyler sanki yıllardır hayatımızda gibi içimize yerleşir ve bizim olurdu.
İsa'yla olan ilişkim de bunun gibiydi. Henüz daha bir hafta bile olmamışken aylar hatta yıllardır birlikteymişiz gibi hissediyordum.
Ancak bir yandan da tam tersi bir hissiyatı da vardı. Yeni birini tanıyor olmak, onunla aynı evde kalmak ve onunla temas hâlinde olmanın insanı tuhaf hissettiren bir yabancılığı vardı.
Özelikle de bu kişi İsa Demir ise.
"Gerçekten kapıyı kilitlemek zorunda mısın?" dedim odasının kapısının önünde dikilirken.
Dudakları büküldü ve kafasını geriye attı. "Neden bu kadar taktığını anlamaya çalışıyorum."
Yarı aralık kapıya bedenini yaslamış hâldeydi. Çocuk gibi mızmızlanıp kapıyı tamamen açmak için ittirdim biraz. "Beraber uyumak istiyorum."
Dediğimle gülümsedi. Ona bu tür şeyler dediğimde ya çekik gözleri hafif açılır ya da böyle tatlı gülerdi.
"Olmaz."
Kapı koluyla oynamaya başladım. Bir yandan yine çocuk gibi yere bakıp dudaklarımı büzüyordum. Aptallığım rol mü değil miydi bilmiyordum. "Çift kişilik yatak alıp tek odayı kullanmalıydık." dedim kısık bir sesle.
Ufak bir kahkaha attı. Ancak vazgeçmeyeceğini anladığımda bir nefes verdim. "Kapıyı kilitleme bari."
"Kilitlemesem n'apacaksın ki?" Bıkkın bir sesle konuşmuştu.
Omuz silktim. "Yalnız hissediyorum böyle." diye mırıldandım.
Sonunda biraz kapıyı aralayıp elini omzuma attı. "Edward gibi uykumda beni izleyeceksin değil mi, doğru söyle."
"Edward?"
"Yok artık. Alacakaranlık'ı izlemedim deme." Elini omzumdan çekti.
"Ha... İzledim canım. Vampirli olan." İzlemiştim ancak filmin yüzde onunu ancak hatırlıyorumdur. Tabii bir de bunu lisedeki eski sevgilimle izlediğimle ilgili aptal bir anım vardı beynimde.
Uzanıp dudaklarıma yaklaştığında ona karşılık verdim ve dudaklarımız kısa bir buseyle birkaç saniyeliğine birbiriyle buluştu.
"Yatacağım artık sabah sekizde dersim var diyorum." dedi ayrıldıktan sonra.
"Beraber yatalım." İnatçı biri sayılmazdım ve açıkçası ömrümde bir şeyi bu kadar direttiğimi hatırlamıyordum.
"Ciddi misin sen?" dedi gülerek. İşaret parmağım omzunda hayali çizgiler çizmeye başladı buna karşılık.
"Doyamıyorum sana."
Bir süre sustu ve gülüşünü bastırmaya çalıştı. "Bir canavar yarattım." dedi en sonunda. Elimi yakalayıp beni odasının içine çekerken zaferle gülümsüyordum.
"Zaten sen uyuduktan sonra giderim, kapıyı da kilitlerim. Sıkışmayız tüm gece." dedim daha sonra keyifli ama ciddi bir sesle. Amacım sadece biraz onunla vakit geçirmekti. Sanki günümün çoğunu onunla geçirmiyormuşum gibi.
Bir şey demeden beni yatağa oturttu ve dolabının önüne gitti. "Uyanırsam panik yapma ve yatağa geri götürmeye çalış." Üstünü çıkarıp başka bir tişört giydi. Çıplak tenini izlerken onu onaylayan bir ses çıkardım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
annem eteğimi vermedi | bxb
Teen Fiction"Yani, pek sayılmaz. Tuhaf bir giriş yaptı, ilgimi çekmedi diyemem." Omuz silktim, birkaç detayı atlamıştım tabii. Mesela bana 'tatlı' dediği kısmı. "Tuhaf bir giriş yaptı derken? Ne dedi ki?" Aklıma gelince hafifçe gülümsemeden edemedim. "Annem...