Bölüm 6

83 9 7
                                    

"İşaretimi bekleyin. Ben işaret verdiğimde araçların tekerleğine ateş edin. Rojin sağ kalacak diğerlerini gebertin gitsin."

Benim ateşimle hepsi ateş etmeye başladı. Onlar daha ne olduğunu anlayamadan yarısını indirmiştik. Rojin'in kaçarak uzaklaştığını görmemle silahımı ayarlayıb bacağından ateş ettim. O yere düşerken diğerlerinide gebertdik. Hepsi ölürken dikkatlice yerimden çıktım.

"Emre, Toprak yerinizde kalın etrafı kontrol edin. Boran Rojin'i getir. Selim, Ali, Yavuz siz kamyonları kontrol edin, diğerleri etrafı kontrol etsin sağ kalan varsa getirin. Her kes dikkatli olsun karanlıkta saklanmış ola bilirler."

Tepeden inip kamyonun yanına gittik. Boran Rojin'in ellerini bağlamış yanımıza getirmişti.

"Cellat bak şunun yarasına bize sağ lazım."

Kuzey Rojin'e yaklaşırken Rojin bozuk türkcesiyle konuşarak debelenmeye başladı.

"Bırak beni. Ben bir şey yapmadı. Ben suçsuz."

"Kapayın şunun ağzını çok konuşuyor."

Ondan uzaklaşıp Efe'yi çağırdım. Albayı arayıp "Yüzbaşı Leyla Kara görev başarıyla tamamlanmıştır komutanım."

"Tamam asker. Helikopteri gönderiyorum. "

"Emredersiniz komutanım."

Rojin'i de alıp helikopterin geleceği yere doğru gittşmeye başladık hava yavaştan aydınlanmaya başlamıştı. Ali, Emre ve Toprak'ı kamyonların yanında bırakmıştık. Kamyonları almak için bizimkiler 2 saate geleceklerdi. Onlar gelene kadar Ali, Emre ve Toprak kamyonları koruyacaklardı.


                              🦅

Öğleden sonra saat dörde geliyor ve ben 2 saatdir odamda dosyalarla ilgileniyordum. 2 gün önceki görevden sonra izinliydik. Planlarda bazı değişiklikler olduğundan Savcı ve Tuğgeneralin gelmesi ertelenmişti. Sonuncu dosyayı da kapatıp koltuğumdan kalktım. Dosyaları toplayıb odamda ki, özel kasaya yerleştirdim ve odamdan çıktım. Odamın penceresinden bizimkilerin arke bahçede futbol oynadıklarını gördüğümden bende üzerimi değişerek onlara katılmak için bahçeye gitdim.

"Maç kaç kaç beyler? Hepsi hazır ola geçtiler hemen."

"1:1 berabere komutanım."

"Tamam o zaman skoru değişelim. "

"Sizde mi bizimle maç yapacaksınız komutanım?"

"Yapamazmıyım Selim?"

"Yok komutanım öyle demek istemedim. Yapın tâbi."

"Hadi o zaman başlayalım."

Selim'in şaşırması normaldi çünki askeriyede üstler genelde sert olurdu. Bizim meslekte rütbe her zaman önemliydi, abin, kardeşin kim olursa olsun eğer rütbe olarak onun üstüysen sözün her zaman keçerdi. Burda çok az rastlardın belki de hiç rastlamazdınız yüzbaşşının yada binbaşının askerlerle futbol oynadığına ama onlar benim ailemdi. Biz bu gün sahada hiç düşünmeden sırt sırta çatışıyorsak ve canımızı bir birimize emanet ediyorsak aile olmağı başardığımız için yapıyorduk. Onlar benim ailemdi, zaten bu koça dünyada bir elin 10 parmağını keçmeyecek kadardı benim ailem.

Son Nefesime Kadar Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin