🔖Annemin Diyarı: Telefon

4.5K 317 12
                                    

De ki: "Şüphesiz benim namazım da, diğer ibadetlerim de, yaşamam da, ölümüm de hepsi Alemlerin Rabbi Allah içindir."

🔖Annemin Diyarı

📚Telefon

📖9.Bölüm

"Mesme kızım gelsenize-"

Bize içeride seslenen annem ile sadece İslam'a bakıyordum. Yaptığım şey doğru değil ama madem onu mutlu edecek şey buysa bunu vermeye hazırım. Beni sakın yargılama hayatı mahvolan biri olarak söylüyorum. Beni derinde parçalayan tek şey annemin sessizliğiydi. Söylediklerine inandım mı? Henüz karmaşığım ama babamın bana asla yalan söylemeyeceğine inancım tamdı.

"Mesme-" diyen adama bakamayıp başımı eğdim ve "Bana sakın kızma ama senden tek ricam son günlerini mutlu geçirmesi....benim zaten bir hayatım yok. Şimdi bana onu doğrulayacak elindeki tüm kanıtları ortaya koyman ve ona inanmamı sağlaman"dedim. Artık duramıyordum ve hızla ayaklanıp açılan kapıyla içeriye doğru yürümeye başladım. Arkamda bıraktığın şok ifade artık bana bir şeyler sunması gerektiğini biliyordu. İstesen de istemesen de artık bu İstanbul Lalesi, Azerbaycan'ın yarması ile itilaf kurmak zorunda.

"İslam! Gel bak size bir şey diyeceğim"diyerek onu çağıran kadın tüm gücüyle sadece ona gülümsüyordu. Asla arkamı dönmeye niyetim yoktu ama o yanımda duran sandalyeye kendini atıp bana baktı. Lütfen bakma şu an çok utanıyorum çünkü az önceki aptal cesaretim artık yok. Başımı başka yere çevirdim ve kesinlikle ona bakmıyordum.

"Çocuklar belki hastaneden çıkmam uzun sürebilir amma sizden isteğim eğlenmeniz. Mesme'nin vakti kısıtlı olduğu için Azerbaycan'ı gezip görsün. Doktor bana da izin verirse hep beraber gezmeye gideriz"dedi. Şu an emin olun tek derdimiz gezmek değil. Hatta tek sorunum Azerbaycan'ın neresinde ne var ve neden soruları değil. Tek sorunum bu düşünceden vazgeçirmeyecek kanıtlardı. Başımı sallarken annem İslam'a kaşlarını çattı ve büyük bir endişe ile doğrulup "İslam miyə üzünüz rəngsizləşib?"deyip ikimize dönmüştü.

Yüzümüz renksizleşmedi bildiğin şu an yürüyen ceset olduk. Terlemiş olan vücudum heyecanla daha beter oluyordu. Alnında boncuk boncuk akan ter havalandırmanın önünde yatmak istiyordum. Havalandırma İslam'ın diğer yanında duruyordu. Ona bakarken aniden bana dönen kara gözler ile havalandırma gitmiş İslam gelmişti. Yutkunup bana kızıp kızmadığını merak ediyordum. Daha dün nişan konusuna kızarken şimdi gerçek bir evlilikten bahsettim.

"İyiyim biraz yorgunum. Hatta ben...ben meclise geçsem iyi olacak"dedi ve yavaşça doğrulup bize başıyla selam verdi. O kara gözler ardında neler yatıyor bilmiyorum ama şu an korkuyorum. Onu izleyen gözlerim kapıdan çıkışıyla yere düşmüştü. Lütfen bunu istemediğini söyleme! Lütfen!

O sırada açılan kapı ile tekrar geldiğini düşünüp heyecanla bakarken içeriye Akil Bey, Neşe ve Nazan girmişti. Allah'ım ben sanırım saçma bir şey yaptım. O evlenmeyi istemiyor ve bencilce bir şey yaptım! Olamaz!

Gözlerim o an anneme döndüğünde bana gülümsüyordu. Sanırım yan yana görmek bile mutlu etti. Of of!

////

"Tık tık!!!" Gözlerimi açtığımda kapıda sesler geliyordu. Bir kaç kişinin gelen karışık sesleri ile kendimi toparlamaya çalıştım.Esneyerek camdan dışarıya baktığımda bulutlu bir hava vardı. Annemin hastanede kalması ile ben Sadi ile eve dönmüştüm. Evlenme teklifinin üzerine geçen bir kaç saat geçmişti. İç çekip ayaklandığımda kapım çalmıştı.

🔖ANNEMİN DİYARIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin