İnsan en cok içine korku işlediğinde pes etmeyi düşünür böyle olmasını istemiyordum.Kızlardan diğerlerine söylememelerine dair söz almıştım. Kendimi aşmam gerekiyordu. Kızlar Asel'in evindeydi.İçeriye girdiğimizde herkes kendi halinde takılıyordu. Azra çantası kenara bırakıp konuştu.
"Kahvaltı yaptınız mı?Bade sabahtan beri bir şey yemedi" dediğinde gözler bana döndü.
"Canım bir şey istemiyor " dediğimde Asel ayağa kalktı kendiyle birlikte benide mutfağa sürükledi. Beni mutfaktaki masaya otutturup kendide buzdolabının kapağını açtı.
"Sana hayır diyemiyeceğin bi teklifim var "diyip önüme muzlu bi dilim pasta koydu. Çekmeceden bir kaşık çıkarıp bana uzattı.Herkes tatlıya olan düşkünlüğümü biliyordu. Şirince gülümseyip yemeye başladım.
"Teşekkür ederim" derken bir kaşık dolusu pastayı ağzıma sokuyordum. Ben pastamı bitirene kadar Asel'de karşımda telefonuyla ilgileniyordu. Aklıma gelen fikri ortaya attım.
"Pikniğe mi gitsek?" ayağa kalkıp bulaşıkları güzelce yıkadım.
"Aslında güzel fikir havada güzel ben tamamım gidip kızlarada soralım." birlikte içeriye geçtik.Asel'den önce konuştum.
"Kızlar havada güzel piniğe mi gitsek?" dediğimde hep bir ağızdan onayladılar.
Bakın ben iyiyim.
Bu tarz işlerde Asel ne derse onu yapardık bize kalsa ortalık faciaya dönerdi çünkü. Asel ortamı sakinleştirip iş bölümü yapmaya başladı.
"Ayana ve Bade siz alışverişe gidip eksikleri alın bizde kalanlarla hazırlıkları tamamlayalım." hevesle ileri atılıp sordum.
"Mangal yapıcak mıyız?" Ayana'da bana destek verircesine başını salladı.
"Bu seferlik ufak çaplı bir şey olsun mangalı bir sonraki sefere yaparız." diyen Asel'le yıkılmıştık. Alışverişe gitmeden önce eve gidip hazırlandık aslında ben hazır sayılırdım sadece üstümdeki tişörtü değiştirmem gerekiyordu.
Her şey daha iyi olacak.
Küçük çaplı olacağı için Asel'in bize attığı listedeki atıştırmalıkları alacaktık. Ayana'nın arabasına bindik.Ehliyetim vardı ama araba sürmekten pek hoşlanmıyordum o yüzden o işi Ayana'ya bırakıp ön koltuktaki yerime geçtim. Ayana'da binince yola çıktık. Telefonumda gezinirken Ayana'nın sorusuyla bakışlarımı ona çevirdim.
"Nasıl geçti sabah?"
Cevap vermek zorunda mıyım?
"İyiydi" diye kısa bi cevap verip daha fazla sormasın diye telefonuma döndüm.Market çok uzak olmadığı için kısa sürede gelmiştik.
"Senin adına sevindim." diyerek Ayana arabadan indi. Derin bi nefes alıp bende aşağıya indim. Listeyi bana attıkları için ben lazım olanları söylüyordum Ayana'da girişte aldığımız sepete koyuyordu. Son olarak çekirdek ve kolayı alarak marketten çıktık. Dönüş yolunda hiç konuşmadık Ayana'nın bu huyunu çok seviyordum ihtiyacım olan alanı bana bırakıyordu.
Kızlar hazırlanmış aşağıda bizi bekliyordu.Azra' Ayana'nın arabasına diğerleride Asel'nin arabasına binince piknik yerine doğru yola çıktık. Azra ve Ayana bir şeylerde konuşsada akıp giden yolu izlemeyi tercih ettim.
Geldiğimiz yer geniş bir alandı içinde basketbol ve voleybol sahasıda buluyordu. Bol ağaçlı olduğu için şehir ortamına nazaran insanı sakinleştiriyordu. Arabalardaki eşyaları alıp uygun bi alana bakınmaya başlatık. Hümeyra gözüne çarpan hemen yanında çeşmesi olan bir yeri işaret edince oraya yerleştik. Gaye bana doğru yaklaştı.

ŞİMDİ OKUDUĞUN
Bir Kadeh Gökyüzü
Genç Kurgu(Tamamlandı.) Özür dilerim" kendimden nefret ediyordum ." Özür dilerim" hayatım burda bitebilirdi daha fazlasını istemiyordum. Bn savaşmayacaksam kimseyi üzmeyide istemiyordum. "Ayana" "Lütfen yardım et." Bu benim en güçlü çığlığımdı sesim çok aciz...