Tatlı Ruh (Yarı Texting) Bitti

✨48

Güzellerim ben geldim.

Kısa bir depresyonun ardından size hızla bölüm yazdım.

Kötü ruh hali ile çok istedim yazmak ama bölümlere yansıdığını fark edince bir kenara bıraktım kısa süreliğine.

İyi okumalar.

~Alara~

Nefretim beden bulmuş tam karşımda oturmuş öylece bana bakıyordu.

Elimi karnıma sardım güç almak ister gibi. Karşımda gördüğüm yüz midemi bulandırıyordu.

Tuna ile göz göze geldik.

Yutkundu...

Ondan gözlerimi alıp tekrar iğrendiğim bedene baktım. Gözlerimi yumdum, yanlıştı hayatımda bir şeyler yanlıştı.

Mutluluk bana asla gelmeyen bir zafer gibiydi. En zor olan ama en değerli olan.

"Sessizce oturacak mısın?" Dedi iğrenç gülüşünü sunarak.

"Sessizliğim cevabın olur diye düşündüm." Dedim tiksindiğimi belli etmekten kaçmazken.

"Ahh güzel kızım." Dedi iğrenerek. "Karıma karşı mesafeni koru." Dedi Tuna ürkütücü bulduğum ses tonu ile babasına karşı.

"Hala aynısın Tuna, senin için Alara kırmızı çizgi." Yutkundu.

"Ve ben o çizgiyi aşmak için çok çabaladım." Dedi geçmişte yaşadığım şeyler gün yüzüne çıkıyor ve bir paçavra gibi yüzüme çalışıyordu.

"Ashley, ben bu adamdan tamamen bağımsız geldim sana." Bir de bu vardı.

"Myron bana haber verebilirdin." Dedim, bana doğru geldi elimi tutmaya çalıştı.

Myron, o olayda benim yanımda tek duran kişiydi. Dostumdu ama bana göre. Benden bir karşılık alamayınca o da bana aynısını yapmış ve beni hayal kırıklığına uğratmıştı.

"Nasıl yaptın sen bizim en güvenilir öğrencimizdin."

"Ahlaksız."

"Terbiye yoksulu."

Merdivenden inerken duyduğum söylemler canımı fazlasıyla yakıyordu.

Nefesim kesiliyordu. Bana nasıl böyle bir iftira atarlardı.

Kim?

Neden?

Geçmişten küçük bir kesit zihnimde yankılandı. Başımı iki yanıma salladım.

"Karımla konuşma lafının neresini anlamıyorsunuz." Dedi Tuna.

"Senin yüzünden. Onun başına ne geldiyse senin ona takıntın yüzünden."

"Kasırga, herkesin korktuğu, yeri geldiğinde tüm dünyaya hükmeden ama tek bir kalp için bütün bunları bırakan ünlü ajan kasırga."

"Sence de biraz abartılmış bir hikaye değil mi?"

Duyduklarımı zihnim kabul etmiyordu. Ajan olduğunu söylemişti üstten geçiştirmek için ama bu dediği benim Tuna'm naiftir.

Kimseye rica etmeden bir şey bile istemez.

"Sus!" Dedi Tuna bu cümleleri sarf eden myron'a karşı.

"Neden gerçekler acıtır mı? Ha yoksa karım dediğin kişinin bunlardan haberi yok mu?"

Yutkunmak istiyordum ama acı, kor gibi geçmiyordu boğazımdan.

Dakikalar birbirini kovalarken nefesim kesiliyordu.

Aynı ortamda bulunduğum bütün herkesin bu gerçekleri biliyor oluşları yüzlerinden okunuyordu.

Bana anlatılan şeyler beni benden uzaklaştırıyordu.

Ben neden buradayım. Yalanlarla dolu bir hayat istemedim ki ben.

"Hatta ne biliyor musun?" Dedi Myron daha fazla duymak istemiyordum.

"Kes sesini aynısını yaşamak istemiyorsan." Dedi Tuna bana neyi anlatacağını anlamıştı veya o kadar çok vardı ki seçenek sunmuştu.

"Bunu bana yapamazsın. Alara sorsana Tuna'ya seni Kasırga olarak mı sevmiş yoksa Tuna olarak mı? Ah doğruya sevmek değil takıntı."

Gözlerimi açıp kapadım. Nefes alamıyorum, görmüyor mu kimse.

Tuna'nın Myron'a karşı yumruk savunduğunu görmekle birlikte ayağa kalktım.

Hızla merdivenleri çıkıp kendimi oda ya kapattım. Yorgunum ve bebeğim için güçlü kalmam lazım.

Tuna'nın gerçekliğini öğrendiğimde beri benim yanımda da bu yüzünü göstermekten çekinmiyordu.

Kasırga

Kimdi bu Kasırga?

Ve neden benim hayatım onun yüzünden mahvolmuştu.

Beni seven adam mıydı?

Yoksa hayatımı mahveden adam mı?

Kimdi bana bu aşkla bakan.

Kasırga mı?

Tuna mı?

Takıntı?

Neden?

Uyku vücudumda hükmünü sürdürmeye başlamıştı.

Kendimi yatağa atıp derin bir uyku çekmek için düşünceleri bir kenara bırakmıştım.

****

Karakterler ile ilgili olumlu olumsuz düşünceleriniz?

Alara?

Tuna?

Samet?

Aybars?

Nur?

Ekin?

İsra?

Ela?

Alper?

Myron?

Kenan? (Tuna'nın şerefsiz babası)