Sadece Zarar Veriyorum Sana

6 2 0
                                    

"Nasıl hala olayı evire çevire basit bir şeymiş gibi gülerek karşılıyorsun? Ölebilirdin, gerçekten ölebilirdin, hem de yine benim yüzümden." dedim gözlerimden yaşlar süzülürken.

Kafasını bana doğru çevirip gözlerimin içine bakarak "Bak, bu dünyada kimsem yok. Arkadaş çevrem hep karışık, annem desen..." sözlerini oraya kadar devam ettirebildi. Yutkunarak "Tüm hayatım darmadağın ve ben bundan sonra geriye kalanları hayatta tutmak için kendi canımdan da vazgeçerim, işkence de çekerim. Yeter ki artık bağlandığım insanlar çekip gitmesin bu dünyadan." dedi.

Ne deyeceğimi bilemedim. Çok seviyordum onu, her şeyden, herkesten çok. Ama bile bile ona acı çektirmenin verdiği vicdan azabı aşkımın üzerine bir perde gibi kapanmaya çalışıyordu.

Hemen geleceğimi söyleyip bir doktor çağırdım. Hemşirelerle gelip bir kaç tetkik yaptıktan sonra sevgilimi normal odaya almaya karar verdiler. Odaya yerleştikten sonra, sevgilime bu olanların saklanılamayacak bir boyutta ciddi olduğunu, ailesine haber vermemiz gerektiğini söyledim. Ne kadar diretse de sonunda onu ikna etmeyi başarmıştım.

Odadan dışarıya çıkıp kapıyı yavaşça kapattım. Bir yandan sevgilimin ailesini ararken bir yandan da kalabalık hastane koridorundan kendimi dışarı atmaya çalışıyordum.

Bir kaç saniye sonra telefonu açan ve bana konuşan kişi annesiydi. Bir anneye oğlunun başına böyle bir şeyin nasıl geldiğini açıklamak bana bir gökdelenin tepesinde durmaktan daha fazla korku verirken, ne yaşandıysa anlatmam gerektiğine karar verdim.

Olanları duyunca şok geçiren annesi, yarına yanımızda olacaklarını ve içinde olacağım durumdan pek memnun olmayacağımı söyledi.

Parmak uçlarımdan, beynime kadar kişiliğimi sarmış olan suçluluk hissini bastırıp sevgilimin yanına gittim. Hiç bir şey olmamış gibi yarın geleceklerini söyledim. Sevgilim bendeki tedirginliği fark edince "Neden ayağını sallıyorsun? Bir şey mi oldu?" dedi. Bunu genelde korku duyduğumda yaptığımı bilen sevgilim, beni kandıramazsın dercesine bir bakış attı.

Tüm konuştuklarımızı anlatmak zorunda kaldım. Çünkü yalan söylesem inanmazdı. Beni benden daha iyi tanıyordu. Olayı açıklamamın üzerine sevgilim" O benim annem. Korktu, çünkü yanımda değil. Ve evet seni suçluyor çünkü üzüntüsünün üstünü örtmeye çalışıyor. Ama emin ol ki iyi olduğumu görünce tüm öfkesi geçecek. Sen benim her şeyimsin. Senin için herkesi karşıma alırım ve ne olursa olsun seni korurum." dedi .

Elini bana doğru uzattı. Benim kafam karışınca uzanıp elimden tuttu ve tüm gücüyle yanına çekti. "Tüm gece bana sarılıp, saçımla oynar mısın?" dedi, dudağını büküp orman yeşili gözlerini kocaman açarak. Ben kafamı aşağı yukarı sallayıp onaylayınca da o çok sevdiğim, kalbimin buzullar gibi eriyip okyanusa karışmasına sebep olan gülüşünü kafasını omzuma yatırana kadar sürdürdü.

"Biliyor musun?" dedi" Ben eskiden yatağımdan başka yerde uyuyamazdım." " Şimdi ne değişti?" dedim cevabını az çok tahmin ederek." Sen varsın.Senin kollarında uyumanın bana yatağımda uyumaktan daha fazla evimdeymişim gibi hissettirdiğini fark ettim. O yüzden hastanede oluşumuz hiç bir şey değiştirmiyor. Bana sarıldığın sürece ben zaten evimdeyim." dedi kafasını boynuma gömüp, kollarını sımsıkı belimin etrafına dolarken...

Yalan Değilmiş Gözlerin Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin