Yıl 2021, günlerden pazar, aylardan Eylül hava ne soğuk ne sıcak, ne kasvetli ne de sakin.
Ayın 12. günü.. bir tatil günü, bir izin günü.. sankince geçirilecek, sevdiklerinizle aktiviteler yapabileceğiniz bir gün. Güzel bir kahvaltı, belki öncesinde açılmak için yapılan karşılıklı içilecek bir kahve ancak zift gibi değil, sütlü ve şekerli.. zift gibi olan kahveler iş sabahını hatırlatırdı. İşini sevenler için çekilebilir olsa da yataktan kalkmak tam bir işkenceydi. Tıpkı hayatımın kayıp 28 ayı gibi. O hatırlayamadığım ama doğruluğundan emin olduğum 28 ayın içindeki bazı anıların zihnime yaptığı sancı gibi işkenceydi.Yıl 2021, günlerden Pazar bu sabaha dudaklarıma kondurulan naif öpücükle uyandım.
Daha gözlerimi açmadan yüzümde bir gülümseme oluştu. Gözlerimi açmadan sağıma doğru döndüm. Burnuma dolan kokuyu derin bir nefesle birlikte içime çektim. Yüzümün yalanmaya başlamasıyla gözlerim dehşetle açılmıştı. Kulaklarıma dolan erkeksi kahkaha sesi sinirimi bozsa da yatakta oturur pozisyona gelip az önce afiyetle yüzümü yalayan yavru Huskyimizi kucağıma aldım."Sabah sabah beni salyalarınla temizlemeye mi karar verdin Mavi?"
Mavi üzgün olduğunu belli eden bir ses çıkardığımda kıkırdayıp minik bedenine bir kaç öpücük bıraktım.
"Beni bu kadar çok öpmüyorsun, kırılıyorum."
Maviyle aynı anda başımızı Baran'a çevirdik. "Siz iki dişiyle ne yapacağım acaba ben?" diye tavırlı tavırlı konuştuğun da elimde tuttuğum Mavi'yi yere bırakıp, Baran'a geri döndüm.
"Sen beni yalayarak uyandırmıyorsun Baran."
"İlla ki yalamam mı gerekiyor onun gibi öpülmek için?"
Ellerimi Baran'ın saçına götürüp karıştırmaya başladım. "Koskoca askersin bir köpeği mi kıskanıyorsun?"
Baran'ın bileklerimi yakalayıp beni yatakla arasına alması aynı anda olmuştu. Bileklerimi göğüsümün üstünde tutarken güç kullanmıyordu bile. Eğer istersem bileklerimi elinden kurtarabilirdim ama istemiyordum.
"Emin ol tek kıskandığım o değil."
"Maço mu oldun benim başıma?"
Baran yüzüme doğru eğilip burnunu benimkine sürttü. Onun bu hallerini biliyordum ancak bugün zamanı değildi, uzun bir süre de zamanı olmayacaktı. Başımı hafifçe sağa yatırarak konuştum.
"Birazdan beni kıskançlıktan yalayacaksın gibime geldi."
Dikleşip, bileklerimi bıraktı. Kendini yatağın diğer tarafına bırakırken homurdanarak konuşmayı ihmal etmemişti. "Sen iyice arsızlaşmaya başladın. Beni de kendine benzetiyorsun."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
HÜMA (ara verildi)
General FictionBen savaş uçağı pilotu Hüma, bu hikayede yaşanan olaylar tesadüf değil. Tesadüf değildi, yaşadıklarım tesadüf değildi. Çektiğim hiçbir acı, döktüğüm göz yaşı, attığım çığlık, hissettiğim yalnızlık tesadüf değildi. Unuttuğum o iki yıl her ne yaşandıy...