12.Bölüm: Sessiz Çığlık

1.4K 114 95
                                    

BÖLÜM MÜZİKLERİ

Yaşlı Amca ~ Hep De Yorgun

Lana Del Rey ~ Young and Beautiful

Sertab Erener ~ Olsun

oy vermeyi unutmayım, keyifli okumalar










Yazar'dan

05.09.2016

Kol çantasının içinde evin anahtarını arayan Güneş aynı zamanda içinden söyleyeceği cümleleri tekrarlayıp duruyordu. Yanlış bir şey söylemeyi, kendini rezil etmeyi hiç ama hiç istemezdi. Zaten söyleyeceklerinin karşılığında üzüleceğine o kadar emindi ki, Lara kendisini tehdit etmeseydi bu konuşmayı yapmazdı. Elindeki siyah hediye kutusunu düşürmemek ve anahtarı bulmak için sarf ettiği çaba paha biçilemezdi. Terlemişti, havanın sıcaklığı sinirlerini gittikçe daha çok geriyordu. Saç diplerinin ıslaklığı onu rahatsız etmeye başlamıştı.

''Dur ben açarım kapıyı.'' Atlas'ın hiç beklemediği anda gelen sesiyle dudaklarından kısa bir çığlık döküldü. Elindeki kutu yere düştüğün de içindekiler etrafa dağıldı. ''Seni korkutmak istememiştim Güneş.''

''Bugün hiçbir şey yolunda gitmiyor.'' titreyen sesi sinirlerinin ne kadar bozuk olduğunu açıkça belli ediyordu. Etrafa yayılan hediyeleri toplamadan kapının önündeki basamağa oturdu. Atlas elindeki anahtarı cebine koyup, yerdeki eşyaları ters dönmüş kutuya doldururken Güneş'in dolan gözlerinin farkındaydı.

''Senin için değerli birine yapmış olmalısın bu hediyeyi." konuşmaya, konuşturmaya çalışıyordu. Dikkatini dağıtmak için uğraşıyordu. "Plak herkese hediye edilmez."

"Evet çok değerli birine hediye edecektim. Plakların ruhu vardır. Sen söylemiştin."

"Öyle, plakların ruhu vardır. İnsanların aksine huzur verirler ve huzuru yansıtırlar." Atlas kutunun kapağını kapatıp, Güneş'in yanına oturdu.

"O hediyeyi bana huzur veren birine yapmıştım. Böyle gözlerine bakınca dinleniyorum." başını kendisinden uzakta oturan Atlas'a çevirdi. "Onu izlemek hala umut olduğunu hatırlatıyor." gözlerini elinin tersiyle sildi. "Ama evren bu hediyeyi o kişiye verememem için utanmasa beni öldürecek."

Atlas başını hafifçe yana yatırdı. "Şunu söyleme." ellerini yana doğru açtı "Ölümle ilgili şeyler söyleme Güneş." derin bir nefes verdi. "Madem sana umut veriyor, belki ikiniz için umut vardır. Git ve ver bu kutuyu ona."

"İçindeki plakları seveceğinden emin değilim." sesi titredi ama ağlamadı, Güneş'in sesi bazen titrerdi. Bacakları ve elleri de titrerdi. Korkardı bazen, stres olurdu ama en çok utanırdı. Güneş şimdi de utanmıştı.

"Kimlerin plaklarını aldın?" merakla sormuştu Atlas, onun da bir plak koleksiyonu vardı. Odasında bütün gün çalardı.

" The Weeknd , Fleurie ve değişiklik isterse, canı sıkılırsa ya da benim gibi huzuru bulmak isterse diye Lana Del Rey plaklarını aldım."

"Seni özlerse seni en sevdiğin sanatçının sesinde bulsun diye aldın plağı, ben öyle yapardım." diye yanıtladı Atlas. Sesi kusursuz ve kendinden emindi. Güneş başını hafifçe salladı. Yapmaya çalıştığını anlaması hoşuna gitmişti.

"O halde toparlan, o kutuyu sahibine ulaştır. Şimdi olmasa bile ilerde seni görecek Güneş. Kendine haksızlık etme." ayağa kalkıp Güneş'e evin kapısını gösterdi. "Ve bir daha kendine kirli deme, öyle değilsin. Hatta en saf kalan kişi sensin."

HÜMA (ara verildi)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin