15.bölüm: Alabora Etkisi

1K 71 70
                                    

Bölüm Müzikleri

Majeste - Aşk dediğin
Chinchilla - Little Girl Gone
Selin - Yalancı Bahar

OY VERMEYİ VE YORUM YAPMAYI UNUTMAYIN BALLARIM 💫

OY VERMEYİ VE YORUM YAPMAYI UNUTMAYIN BALLARIM 💫

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.


Geçmiş

Atlas eski evlerinde Güneş'ten kalan çilekleri balkonuna dizerken bir yandan da onlarla konuşuyordu. Aslında bu Atlas'ın yapacağı türden bir hareket değildi. Konuşacak kimse kalmadığı için kendi kendine konuşmaya başlamıştı. Ne Ata, Ne Alya, Baran ya da Yaman yoktu. Hepsi sadece bir kaç ay önce dağılmıştı. Sadece bir kaç ay önce bütün o aile ortamı başka yerlere savrulmuştu. Hayat böyledi, hep aynı kalamazdı. Bazen tercihler, bazen oyunlar bazen gidişler bütün hayatınızı değiştirirdi.

Uğruna canını vereceğin bir dostluğun olurdu ama ihanete uğrardın.
Uğruna savaşacağın bir ailen olurdu ama seni en çok onlar yaralardı.

Her acı bir gün geçerdi. İzi kalsa bile.

"Güneş yineden geri geldiğin de ona güzel gözükmeniz gerekiyor." siyah saksılardan birini sarı saksının yanına yerleştirirken kendi kendine konuşmaya devam etti. Güneş gelmeliydi. Atlas ona bakan kırmızı yanaklı, açık kumral saçlı kızı görmeyi seviyordu. Ne olursa olsun onu dinlerdi. İşte bir durum canını sıksa bile abisi yoksa her zaman Güneş vardı. Güneş onun için ne ifade ediyordu? Bunu kendisi de bilmiyordu ama bir anlamı vardı. Büyük bir anlamı.. adını koyamadığı bir anlamı..

"Affedilecek sözler söylemedim." ellerinde eldiven vardı. Güneş'in çilek yemesini izlemeyi seviyordu. Sanki bir daha yiyemeyecekmiş gibi yavaş yavaş çileğini yerdi. Atlas'ın çileğe olan alerjisi hayati seviyedeydi. Bu alerjisini 6 yaşında fark etmişlerdi. Neredeyse ölüyordu. Annesi onu kucağında hastaneye götürmüştü. Bir saniye olsun elini bırakmamıştı. "Sevgisi sadece Ata'ya yetmedi." ailenin sevgisi, arkadaş sevgisi her zaman farklıydı. Ailen seni seviyorsa şanslıydınız çünkü hayatın bütün zorluklarına karşı gelebilirmişsiniz gibi hissettirirdi. Arkadaşların seni seviyorsa hayatın kolay geçecekmiş gibi hissettirirdi. Eğer biri sizi sevginin ötesinde bir duyguyla severse o duygu size her şeyi yaptırabilirdi. Eğer sevginiz aşka dönüştüyse onun için sınırları ortadan kaldırabilirdiniz. Atlas'ta bundan korkuyordu. Sınırları olmamasından korkuyordu.
Yavuz, Ata'ya her zaman şöyle derdi 'Duygularının kölesi olursan, kaybolursun Ateş. Hissedersen, yaşarsın ama ben senin yaşamanı değil, ben senin bana dönüşmeni istiyorum.'

"Abim ışığını buldu. Hissetmeyi, duyguları olduğunu öğrendi." hala kendine kendine konuşuyordu. Çilekleri sularken bir an duraksadı.  Abisinin ilk defa mutlu olduğunu, huzurlu bir şekilde uyuduğunu görmüştü. Buna şahit olmuştu. Alya odaya girdiğinde yüzünde oluşan gülümsemeden Ata'nın bile haberi yoktu ama Atlas görüyordu. "Benim ışığım" cümlesini bitirmeden bakışlarını yeni kızarmaya başlayan çileğe çevirdi. Ona Güneş'in yanaklarını anımsatıyordu. "Birinin önceliği olmak nasıl bir duygudur kim bilir?"

HÜMA (ara verildi)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin