18.Bölüm

65 5 5
                                    

Bu bölümde yazdığım her bir satırı birtanecik kuzenime ithaf ediyorum.Varlığın için teşekkürler. ❤ ldellll

Keyifli okumalar ..

Karşısındaki aynaya baktı uzunca bir süre.Masanın üzerindeki tarağa uzandığında hala nemli olan saçlarını taramaya başladı.Kısa süre de değişen onca şey sanki içinde de birçok yere dokunmuş ve gerisinde konuşmanın bile yorduğu zamanlar bırakmıştı.Vakit akşam olmak üzereydi.Güneşin kızıllığı gökyüzüne yayılmaya başladığında hissettiği hüzün, tıpkı onun gibi artmaya devam ediyordu.

Gördüğü geçmişin etkisinden çıkabilmesi belki de uzun bir zaman alacaktı.Herşey bir karmaşanın pençesine takılmış ve geriye kimseyi yaralamadan bırakmayacak gibi duruyordu.Bunları neden gördüğünü bilmiyordu mesela.O kadının neden Harold varken ona ulaşmak için çabaladığını.Düşünceleri bunu saklamasının haksızlık olduğunu söylerken,hisleri hala söylememesi konusunda ısrarcı görünüyordu.

Omuzlarına dökülen saçlarına baktı sonra.Önceden gördüğü bu beyazlık bir lanetken şimdi zihninde canlanan tek şey Harold'ın kurduğu cümlelerdi.Kendisine güzel bakmayı beceremeyen bu adam etrafındaki herkesin siyahlığını renklere bulamaya gönüllü gibiydi.Görünüş herşey değil diyordu oysaki.Ama bunu kabullenmeyi o bile becerememişti.Bazen yaraları saranlar aslında en çok yara alanlardı.Bazen insan iyilişmeyi başkasına ilaç olmak sanır, ya da katlanamadığı bu acıyı en aza indirmek için böylesine bir diğeri için çabalardı.

Kapının tıklatılmasıyla düşünceleri dağılırken, içeriye giren Rose'u izledi.Büyük bir yorgunluk ruhunu kuşatmışcasına verdiği tepkiler, yüzünde bir mimik oluşturmaktan oldukça uzak görünüyordu.Ona doğru gelen kız elindeki tarağı kavrayarak çoktan arkasına geçmiş ve saçlarına şekil vermeye başlamıştı.

_ Rose '' dedi sonra Bianca.Bakışları aynadan yansıyan ormanın üzerinde dolaşırken konuşmaya devam etti." Başkasına ait olan bir sırrı saklamak insanı bencilleştirir mi ?

Rose gözlerini bir süre hanımının üzerinde dolaştırarak kuracağı cümleyi toparlamaya çalıştı.Bugün çok düşünceli ve üzgün görünüyordu.

_ Saklamayı kendisine hak görmek gerisinde saklı bir kötülük barındırır.Ama gizlemek beklemekse, doğru zaman arayışında olmaksa bencilleştirmez.Aksine yanlış yapılsa da geriye telafisi için bir pişmanlık bırakır.

Bianca duyduğu cümlelerle bakışlarını Rose'un üzerinde gezdirdi bir süre.

_ Ya senin, doğru zamanını beklediğin bir sırrın oldu mu ?

Öyle içten söylemişti ki, sanki bunu yaşayan birinin kendine edindiği bir ders niteliğindeydi sözleri.

_ Herkesin dillendiremediği birkaç cümlesi vardır.

_ Peki '' dedi Bianca merakla konuşmasını sürdürürken." Doğru zamanın geldiğini nasıl anlarsın ?

_ Doğru zaman aklının ve kalbinin aynı dili konuşmasıdır.İçindeki her bir duygunun söyleyemedikçe yüreğini pişmanlıkla çarptırması.

Bianca duyduklarıyla tekrar düşüncelere dalarken, onunla aynı hisleri paylaşan Rose ise işini bitirerek içeriyi dolduran güneşin ışıklarına baktı büyük bir özlemle.Herkesin hikayesinde yazılmamış gizli kalan bir paragrafı vardı.Herkesin kalbinde kendine dahi itiraf edemediği birçok duygu çıkacak küçük bir çatlak arıyordu.

Bazen yapılan ufacık bir dokunuş bile birçok hayatı yok ederken, bir diğeri ise herkese ikinci bir şans sunar ve insan hangisi olacağını hep kendisi seçimleriyle belirlerdi.

AĞLAYAN AĞAÇHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin