***
Scarlett Gwendolyn Darach...
David gideli bir hafta oluyordu. Bir anda öfkelenip onu fena bir şekilde postalamıştım. Marcel'in attığı bir fotoğrafa bakıyordum. Bir hafta boyunca her gün bana fotoğraflar göndermişti. İşkence görmüş bir David içeriyordu. Pekala, içimde ki ölüm perisi bundan hoşlanıyordu ama bu normal değildi.
Hayatı normal olsun diye çabalayan o kıza ne olmuştu? Herşey yavaş yavaş değişiyordu. Katherine'in anılarında gördüğüm kadın aklıma geliyordu sürekli. Annem, gerçek annem. Beni seven ama lanet yüzünden babam tarafından öldürülen annem. Anıları gözümün önüne getirebiliyordum.
Yeşil gözleri ve güldüğünde yanağında oluşan gamzesi, babamın ona tutkuyla bakışı. Ben doğduktan sonra bir anda ondan nefret etmeye başlaması... ve şu da vardı ki annem ondan nefret etmemişti. Lanet sebebiyle sadece güçlerini kaybetmişti. Nefret çoğunlukla cadılarda daha güçlüydü. Bonnie'nin bana olan tavrı bu yüzdendi, bende onu seviyor değildim ama o benden nefret ediyordu.
Gerçi ölüm perisi olduğumu bilmeden önce böyle hissetmediğini söylemişti. Yapmam gereken bir şey vardı. Mason Lockwood ile ilgilenmek zorundaydım. Ay taşını almak için Katherine taklidi yapacak ve sonra onu tuzağa düşürecektim. Ancak içimde şüpheler vardı, içimden bir ses taşın Mason'da olmadığını söylüyordu ama önce teyit etmem gerekiyordu.
En azından onda değilse bile bilgi alabilirdim. Kurucu partisi olacaktı. Başkan Richard Lockwood ve eşi Carol Lockwood düzenliyordu. Kurucu aileden gelmiyordum ama Elena sayesinde girebilirdim. O Stefan ile orada buluşacaktı. Salvatore olduğu için yanında refakatçiye gerek yoktu.
Plan bu şekildeydi, aynanın karşısında oturmuş makyajımı yapıyordum, açık beyaz tenim alacakaranlık filmindeki vampirlerin ten rengiyle yarışırdı. Siyah ve ince bir eyeliner çektikten sonra makyajım bitmişti. Dolgun kirpiklerimi kırpıştırdım ve aynanın aksinden beni izleyen kıza konuştum.
"Nasıl olmuş?" Sırıttı, "Artık bana daha çok benziyorsun. En azından daha inandırıcı olabileceksin. Ve yürürken o kadar kırıtma, ben öyle yapmıyorum." Yapmacık bir kahkaha attım, "Sen kendini dışarıdan görmemişsin." Katherine gözlerini devirdi.
"İnandırıcı olduğun sürece önemli değil. Sana güveniyorum, taşı al ve bana getir." Güldüm, "Sana mı getireyim? Yapma. Taş bende güvende olacak. Senin bulduğun cadıları Klaus'ta bulabilir. Gider ailesi ile tehdit eder ve büyüyü bozdurur. Ben onu en iyi koruyabilecek tek kişiyim." Hala güçlerimin hepsini kontrol edemesem de.
"Anneni alsa ve dişlerini boynuna geçirse taşı ona vermeyi tercih etmeyecek misin? Benim daha az zayıflığım var. Taşı saklayacak olan büyüyü sen yap ama saklanacağı yeri ben seçeyim ve sadece ben bileyim. Elimde bir koz daha bulundurmuş olurum. Yerini öğrenmeden beni öldüremez." Ofladım.
Güzel noktalara değiniyordu ama aynı anılara sahip olsak bile ona güvenecek değildim, "Unut bunu. O beni tehdit ederse ben onu daha büyük bir şeyle tehdit ederim." Omzuna çarpıp odadan çıktım. Zaten moralim bozuktu. Partileri sevmiyordum. Ne kadar sesleri azaltmayı basarsam da partilerde kontrolden çıkıyorlardı.
Çıkış kapısını açtım ve kapıda bekleyen Elena ile karşılaştım. İkisini ayırt edebilen tek kişi olmak gurur vericiydi. Kolunu uzattığında koluna girdim ve arabaya doğru ilerledik. Annem izin vermişti. Bu gerçekten utanç vericiydi. 600 yıllık bir Vampirin anılarına sahip olan bir ölüm perisi olsamda annem izin vermediği sürece arabayı alamıyordum.
Elena ön koltukta ki yerine geçtiğinde arabayı çalıştırdım. Lockwood evine doğru sürmeye başladım. Yan tarafımdan araba ile geçen Caroline'ı görmüştüm. Yanında Matt vardı sanırım. Matt kurucu aileden değildi ama içki servisi yapacaktı. Grill ile anlaşma yapıldığından orada olması gerekiyormuş.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Banshee'nin Göz Yaşları -Mystic Falls'da Banshee-
FantasíaGüçlerini kontrol edemeyen bir Banshee tehlikelidir. Kontrol edene kadar hem kendisine hemde çevresine zarar verir. Ancak kontrol ettiğinde...ne kadar büyük bir güce ulaşacağını kimse bilemez. *** Uzun zaman sonra ilk kez yeni bir kurguya başlıyorum...