32-) "Kaçış Yok."

5.1K 347 367
                                    


Bu bölümde ekstra rahatsız edici içerikler bulunuyor, bilginize.


Bölüm Otuz İki

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Bölüm Otuz İki

"Kaçış Yok."

Ш

Aleksandr eldiven kullanmayı sevmez.

Henüz ölmekte olan bir canın taze, sıcacık kanına karşı takıntılı bir sapkınlığı vardır. Gittikçe bir çiçek gibi solmakta olan bedeni uzuvlarında hissetmek ister, bunda sanatsal bir anlam bulur, kendi yaradılış varlığına bir amaç olarak görür.

Kötü nedir bilmez, iyiyi bilmediği ve anlamadığı gibi. Öldürmek için öldürmez, kimsenin canını yakmakla özel bir ilgisi yoktur ve kimseye kötülük yapmayı hedeflemez. O yalnızca susanınca çeşme arayışına giren biridir, susuzluğunu dindirecek her damlayı nimet sayar.

Onun anlaşma şekli, sevme şekli, nefret etme şekli birdir; o da şiddettir. Başka türlüsünü bilmez çünkü, hiç öğrenmemiştir.

Neden kana susar, neden parçalara ayrılmış, kesilmiş, yakılmış uzuvlardan zevk alır? Neden insan öldürür?

Bunları belki de çocukluğundan beridir soruyordur kendine lakin insan zihni ürkünç bir mağara gibidir; derin ve karanlık, çıkıntılarla, dikenlerle ve canavarlarla dolu bir indir. Soruları mağara duvarlarında yankılanır ama asla cevapları vermez geri.

Alışkanlıkları erken yaşlardan, kontrol edemediği cinsel dürtülerini ölü hayvanlar üzerinden giderdiği zamanlardan gelir. Henüz suçlanamaz, yalnızca küçük bir çocuktur ve çocukların bir kişiliği olmaz, zihni bunun için yeterince gelişmiş, yerine oturmuş değildir; çocuğun kişiliği çevresidir. Anne babası, arkadaşları ve hayatında bir kere olsa dahi gördüğü siluetlerdir. Çocuk bir bütündür, davranışları, düşünceleri, duyguları dahi kendisine tamamen ait olamaz, yalnızca taklit eder.

Ergenliğe girince sapkınlıkları çoğalır, ölü hayvanların yerine ölü insanları düşünmenin yeterli gelmediği zamanlardadır. Henüz yine suçlanamaz, travmalarla dolu kaotik bir geçmişi ve bunun eseri olan, ürkünç bir zihni vardır. Dürtülerini kontrol edemez ve bütün bunların zararlı olduğuna aklı ermez. Eremez. İçinden gelen sesi dinler yalnızca, ona söyleneni yapar ve biat eder. Neden böyleyim, diye sorgulasa da kendisini buna üzülmez, hatta kendisini düzeltmek dahi istemez. Salt cevaplar arayışıdır merakı, kendisini bir hasta, sorunlu bir çocuk ya da başkalarına bir tehdit olarak görmez.

İlk cinayetini öfkesinden işler, ergenlik çağının sonlarındadır, yetişkinliğe adım atacaktır ve kendince de çokça haklıdır. Matruşka'nın ailesini katleder çünkü tek ailesi olmak ister. Bu cinnetin ertesi günü 3 yaşlarında bir kız çocuğuyla yalnızdır artık. Onda, hiçbir canlıda bulmadığı bir parça vardır, herkesi öldürmek istediği kadar bu kız çocuğunu yaşatmak ister. Korumak ama dünyadaki her şeyden herkesten korumak, onu saklamak ister, kimsenin onu almasına izin veremez. Onun da kendisine benzemesini, hayatı boyunca büyük bir zevkle yaşattığı idealizmi onun da benimsemesi ister.

Matruşka'nın Kalbi : DOLUNAYHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin