6-) "Temas."

11.1K 516 129
                                    

Матрёшка

Bölüm Altı

"Temas."

Ш

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Ш

Salonun bej rengi duvarlarına asılı birçok farklı resim, tablo, harita ve fotoğraf vardı birbiriyle tamamen zıt duran içerikleriyle. Hepsinin ilgi alanları ve zevkleriyle donatıldığını, üzerinde Batu'nun tıpta ikinci senesini başarıyla bitirdiğini gösteren belge ve hemen yanında da Uzay'ın aldığı uyarı yazısını görmemle anlamış, bu kendilerinden kattıkları birbirinden farklı anılara fark etmeden uzun bir süre dalmıştım. Birkaç doğa manzarasını resmeden tablo da el işi gibi duruyordu, yakından bakınca uzaktaki ağaçların pek de bir özenle çizilmediği ve renk karmaşasıyla kalabalık gösterildiğini fark etmiştim lakin uzaktan bakınca ortada bütün ve enfes bir manzara vardı. Bunu kim çizmişti mesela? 

Ve hemen televizyon ünitesi çarpıyordu göze. Üzerinde bir televizyon olmasa da ne olduğunu anlamadığım bir tür küçük bir cihaz, bir sürü kasetler, onların çerçeveletilmiş eski gibi görünen bir fotoğrafı, birkaç katlanmış halde bırakılmış poster ve küçük saksılar içerisinde çiçeksiz küçük bitkiler vardı. Ünitenin hemen yanındaki dolapla devam ediyordu bu karman çorman dağınıklık ama bu fazlalığa rağmen insanı incelemekten alıkoyamayan ve gittikçe merak duygusunu artırdığı gibi her yeni keşfettiği eşyayla sevindiren bir güç vardı. İnsanlara ait eşyalar onlar hakkında çok şey söylüyor olmalıydı. Bu canlı cansız varlıkların her birinin bir anlamı, bir anısı, hafızası ve değeri vardı. 

Ne de özenilecek şeydi doğrusu! Bir şeylere sahip olabilmek... İlgi alanının olması, bir şeyleri sevmek ve sevmemek, sana ait parçalar biriktirmek ve güvende olduğun sana ait bir yuva kurabilmek... Bir eve sahip olmak harika olmalı. 

Bütün bu sahibi olan eşyaların arasında kendisine ait hiçbir şeyi olmayan yabancı bir kız olarak kendimi onlara çok uzak ve biraz da yük gibi hissetmek elimde değildi aslında. Dünyalarına girmiş yabancı biri olarak gidecek bir yerim dahi olmadığından bu insanlara bağlı bir hayat yaşamak zorundaydım maalesef. Bu yüzden asla bana ait bir şey olmayacaktı. 

''Ne düşünüyorsun?''

Sanki bir anda salonda belirmiş gibi telaşla bakışlarımı eşyalarından çekip ayakta, balkonun kapısının önünde dikilmekte olan Yekta'ya çevirdim hemen. Suç üstünde yakalanmış gibi hissetmemek elde değildi, imrendiğim eşyaları uzun uzun süzerken gördüğünü düşünmek rahatsız edici gelmişti. Hemen toparlanıp bir şey olmadığını belirtecek şekilde omuz silktim. O da üstelemeden salona geçip uzun koltuklardan birine attı yorgun bedenini.

Matruşka'nın Kalbi : DOLUNAYHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin