Efsunkâr-14

65 47 2
                                    

25. Gün/ 03.10.22

Bir tırtıl, bir kelebek olur. Ölüm bizi sadece başka bir varlığa dönüştürür.

                            ***Ceyda'dan***

Dün akşam Ateş beni geceyarısı evime kadar bırakıp Duru'nun yanına gitmişti.
Mutfağa gittim. Bir yandan kendime sofra kuruyor, bir yandan da Ateş'in bana söylediklerini sanki ezber yaparmış gibi kelimesi kelimesine tekrarlıyordum. Belki de o haklıydı.

"Benim de kalbim yok mu? Benim de kalbim kırıldı Ceyda. Sen bana, benim kalbime acıdın mı? Hayır!"

"Senden hem nefret ediyorum, hem de seni çok seviyorum biliyor musun?"

Şimdi git! Poyraz'a mı gidiyorsun, başka bir yere mi gidiyorsun inan zerre umrumda değil. Bundan sonra hem benden hem de ailem dediğim insanlardan da uzak dur. Zarar verme."

"Duru haklıydı. Bazı hatalar bazen yapılmalı. Olgunlaşmamız için bu gerekir. Ama dersini aldıktan sonra da o hatadan dönülmeli. Ben hatadan döneceğim zamanı bilemedim ve o anlık boşlukla senin oraya gelmene izin verdim, sen de geldin. İzin vermemeliydim. Şimdi o hatadan dönüyorum ve seni serbest bırakıyorum. Tebrik ederim..."

"Beni pes ettirdin."

Ama pes etmemişti...Pes etmemiştik.

Telefonuma gelen mesajla tüm dikkatim dağıldı. Elimde kestiğim domatesi, doğrama tahtası'nın üzerinde bırakıp ellerimi yıkadım ve kuruladım.

Mesaja bildirimlerden baktım. Mesaj Poyraz'dandı.

Poyraz: Birkaç gündür seninle alakadar olamadım, konuşamadık. Babamın hali çok kötü. Ölür diyorlar. Hiçbir şey yapasım yok.

Yüzümü astım.

Mesaja bakmadan aramalara girdim ve Ateş'i aradım.

Açmadı.

Bir kez daha aradım.

Yine açmadı.

Acaba onlardan uzak durmam konusunda ciddi miydi?

Bence değildi.

Arkadaşları ve benim aramda seçim mi yapmıştı?

Her şeyi bırakıp duşa girmeye karar verdim.

Sanırım bütün sorunlarımın duşa girince çözüleceğini sanan insanlardanım.

Üzerimi çıkardım ve duşakabine girdim. Sıcak su saçlarımdan tüm bedenime nüfuz ederken düşündüğüm tek şey onun gözleri ve gözlerini gördüğümde yaprak gibi titreyen kalbim ve ellerimdi.

Bir şarkı tutturdum öylesine... Sesimin güzel olup olmamasına bakmadan söylemeye başladım.

Model, Mey isimli şarkısının en başında ne diyordu? 

"Bu şarkı sevip kavuşamayan, özleyip barışamayan herkese gelsin."

"Bakması ne zormuş ah o güzel yüzüne
Toplamış yine bütün güneşi üstüne
Kamaşıyor gözlerim bebeğim
Öyle gülmek olur mu gözünü seveyim

Cennet dudaklarınmış öp de öleyim
Aşkmış adı nerden bileyim
Böyle zulüm olur mu gözünü seveyim
Adımı sorsan söyleyemem yemin ederim

BAŞKA BİR EVRENDE ( TAMAMLANDI)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin