59. Gün/ 08.11.22
İnsan, yaşadığı yerlerde beraber bulunduğu insanlara görünmez ince tellerle bağlanırmış; ayrılık vaktinde bu bağlar gerilmeye, kopan keman telleri gibi acı sesler çıkarmaya başlar, her birinin gönlümüzden kopup ayrılması, bir ayrı sızı uyandırırmış.
Reşat Nuri Gültekin-Çalıkuşu
***Ateş'ten***
Aniden Ceyda'nın sesinin eşliğinde gözlerimi açtığımda boynumun, tekli koltukta uyuduğumdan ağırdığını hissettim. Karşıma baktığımda Ceyda'nın babasının da aynı benim gibi uyuduğunu gördüm. En son Hakan Bey baba amca'yla Ceyda'nın küçükken yaptığı haylazlıkları ve şımarıkları konuşurken, diğer yandan da gecenin bir saatinde çay içip atıştırmalık şeyler yerken uyuyakalmıştık.Boynumu sağa-sola oynattım ve koltuktan kalktım.
''Gideyim ben güzelim, okula gideceğim.'' dediğimde Ceyda kıkırdadı.
''Saat 11 Ateş. İki ders kaçırdın.''
''Niye uyandırmadın beni ya?'' dedim sitem ederek.
''Uyanmadınız çünkü ikinizde.'' dedi ve babasını gözleriye işaret etti.
''Ve en son benim dedikodumu yapıyordunuz. Size cezaydı bu. Şimdi babamı da kaldırıp kahvaltıya gel şapşal.''
''İyi, peki bakalım Ceyda Hanım,'' deyince yüzüme yaklaşıp gözlerimin tam da içine cesur bakışlarını yolladı.
"Seninle doyasıya sarılmayı çok özledim." Dedi ve göz kırptı. O öylece giderken de ben arkasından bakakalmıştım...
Yutkunup onun arkasından ilerlerken Hakan Bey baba amca uyandı ve her yerinin tıpkı benim gibi ağırdığına yemin edebilirdim ama kanıtlayamazdım.
Hoş, sevgilimin babasına daha ne diyeceğimi bilmezken o bana oğlum diyordu.
İkimizde aheste aheste mutfağa gittiğimizde kahvaltıya çoktan başlamışlardı.
Hakan baba -Bu arada hakan baba demeye karar verdim kendisine- masaya oturup sızlandı.
"Boynum ağrıyor. Neden uyandırmadınız beni?"
Dedi ve eliyle boynunu tuttu.
Ceren Abla da, "Siz benim kızımın dedikodusunu yapıyordunuz. Alın size ceza." Dediğinde Hakan baba gözlerini devirdi.
"Yazık size."
Ceyda, babasının koluna dokunarak: "İyi anlaştınız siz Ateş'le bakıyorum." Dediğinde yüzümde bir sırıtış oldu. Açıkçası biri bana ilk defa içinden gelerek oğlum demişti ve bu benim kendi babama olan saygımın ve sevgimin her zerresini yitirmeme neden olmuştu.
Yine de bu iyiydi. En azından birkaç aylığına da olsa bir babam vardı.
Nasıl bu kadar çabuk benimsedi bilemiyordum beni aslında. Ya da ben daha düne kadar bir kere görmediğim o adama "Baba" diyebilecek kadar nasıl ısınmıştım??
Doğruyu söylemek gerekirse ben de bilmiyordum bunun nasıl olduğunu.
Ceyda'nın abisi, "Ateş miydi adın?" Dediğinde ona baktım ve kafamı olumlu anlamda salladım.
Sevgilimin abisiyle, ya da daha doğrusu tüm ailesiyle aynı ortamda olmak beni ne kadar geriyorsa, bir o kadar da mutlu ediyordu.
Ama içine girdiğim ihanet sarmalının bende yarattığı etki Ceyda'ya olan aşkımdan daha büyük görünüyordu.
***Ceyda'dan***
ŞİMDİ OKUDUĞUN
BAŞKA BİR EVRENDE ( TAMAMLANDI)
ChickLitHer Cuma ve Cumartesi yeni bölüm. Hayatı boyunca aşık olmamış bir kız, aşık olduğunu anlayabilir mi? Veya gerçek aşkın olmadığını savunan erkeğe, aslında aşkın olduğunu kanıtlayabilir mi? Eğer bu soruların cevaplarını arıyorsanız; Buyrun, okumaya:...