17: normale dönüş

145 18 78
                                    

G-Eazy, Halsey-Him & I
Yaşlı Amca-Kediler ve Şarkılar

Jeon Jisoo'dan

Yoongi telefonda karşıdan her ne duyduysa bir anda kaşları çatılmıştı. Kulpunu tuttuğu kahveden parmaklarını ayırdı ve oturduğu yerden kalktı hızla. "Geliyorum." Dedi karşıda ki kişiye ve sesinde korkunç bir tını vardı. Telefonu kapatıp cebine atarkende öfkeyle konuşmuştu. "Orospu çoçuğu! İşin peşini bırakmayacak!" Kendi kendine konuşuyordu ama onu duymamak imkansızdı. Arkasını dönüp mutfaktan çıkmak için hamle yaptığında hızla ayaklandım ve telaş içinde sordum.

"Yoongi neler oluyor? Kimden bahsediyorsun?" Öyle bir sinirle döndü ki bana istemsizce geriye sendelemiştim. Neden bu kadar sinirlenmişti bu herif? "Orospu çoçuğu komiser hem itibarımı hemde milyon dolarlarımı çöpe attı resmen!" Gözlerim irice açılmıştı ve ne diyeceğimi bilemiyordum. Öfkesi çok korkunçtu şu an. "T-tamam." Diyebildim zorlukla ama kelemiştim. Yutkundum ve boğazımdaki kuruluğu yok etmeye çalıştım. "Sakin ol Yoongi. Halledemeyeceğin bir şey değil. Tehlikeli bir öfken var şu an." Bir kaç saniye bana bakıp ardından başını eğdi ve gözlerini yumdu. Kendine bir kaç şey fısıldadı ama duyamadım.

Gözlerini yeniden aralayıp yanımda bittiğinde kemikli ellerini çeneme koymuştu. Ama parmakları öfkeden titriyordu ve sakin olmaya çalışsada gözleri onu ele veriyordu. "Bağırmak istemedim, üzgünüm." Fısıldayışı ile derin bir nefes verdim ve başımı yana eğdim hafifçe. Bana bağırmasıyla ilgili bir sorunum yoktu. Başına bir şey gelmesinden korkuyordum.

"Yoongi önemli olan bu değil. Öfken yüzünden kendi başını yakacaksın." Söylediğim şeyi onaylamadığını belirtircesine başını iki yana salladı. "Sorun yok Kızıl. Çıkmam gerek sadece." Gözlerimi yumarak onu onayladığımda titreyen parmakları benden ayrılmış ve arkasını dönüp mutfaktan çıkmıştı. Merdivenlerden ses geldiğinde üst kata çıktığını anlamıştım. Kendimi az önce kalktığım sandalyeye bırakıp yüzümü sıvazladım. Saçlarımı geriye doğru atarken gözlerim dolmuştu yine.

Varlığını unuttuğum yaşlı kadının ayak sesleri ile kendime geldiğimde gözlerimi kırpıştırarak yok etmeye çalışmıştım gözyaşlarını. Bir kaç dakika sonra da kapı kapanmıştı ve kapının önünden araba sesleri gelmişti. Artık soğumuş olan kahvemde duruyordu gözlerim öylece.

"Neden bu adamla birliktesin?" Diye sordu bir anda yaşlı kadın. Kaşlarım çatılmıştı bir anda. Bakışlarım onu bulduğunda çatık kaşlarım yüzünden gözlerini kaçırdı benden. Ona sinirlendiğimi sanmış olmalıydı aslında sinirlenmemiştim ama yine de bunu sormuş olmasına şaşırmıştım. "Özür dilerim hadsizlik ettim." Diye mırıldandığında başımı iki yana sallamıştım.

"Sorun değil." Dedim ve bir kaç saniye sonra da sorusuna cevap verdim. "Benim yanımda ki Yoongi ve diğer insanların yanında ki Yoongi çok farklı. Onun gibi bir adamdan başkasıyla olmayı düşünemem bile." Cevabım ile gülümsemek ile yetinmişti. Yine de eli kanlı birine aşık olmama anlam verememesi normaldi. Bir kaç sene önce bende buna çok şaşırırdım çünkü.

Oturduğum yerden kalkıp telefonumu almış ve whatsappa girmiştim.

Kızıl Mommy ve Kedileri
(Chaeyoung, Hoseok, Jisoo)

Jisoo:
Bugün yanıma gelsenize
Yoongi çıktı ve kafayı yemek
istemiyorum bu evde

black swans, twoHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin