15: ifade vermek

171 26 105
                                    

(Yorumlarınız ve oylarınız en büyük hevesim, ilham kaynağım. Lütfen bu konu da bencillik etmeyin çiçeklerim🫀 hayatımda da hiç böyle yorum-oy için ikna konuşmaları yapmazdım ama düşünün nası berbat olduğunu😬)
[yorumlarini zaten hic eksik etmeyen bi iki kisi var sizin uzerinize alinmayin lutfen guzellerim, ac gozlulukte yapmis olmayayim]

Britney Spears-Criminal
Taylor Swift-Bad Blood

Jeon Jisoo'dan

Yaklaşık iki dakika önce falan uyanmıştım ve Namjoon'un, Yoongi'nin kendine geldiği haberi ile hızlıca onun odasına koşturmuştum. Kapıyı tıklatmadan açıp içeri girdiğimde beni koltukta oturan Seokjin, balkonda telefonla konuşan Jimin ve yatağın başlığına sırtını yaslamış Yoongi karşılamıştı.

Bakışların bana dönmesini umursamadan hızlı adımlar ile yatakta ki Yoongi'nin yanına gitmiş ve ona sarılmıştım. Affalamadan bana karşılık verdiğinde saçlarım arasında dudaklarını hissettmek sanki her şeyi unutturmuştu.

Kapalı gözlerimden yaşlar akacağını bildiğim halde onları araladım ve tebessüm ederek geri çekildim. Ellerim ile güzel yüzünü kavrayıp sordum. "İyi misin?" Sorum onu tebessüm ettirirken yanıtladı. "Asıl sen iyi misin?" Sorusunu sorarken gözlerinin kısaca beni taradığını görmüştüm.

"Gayet iyiyim ben." Yanağına bir öpücük bırakıp ikimizinde gülümsemesini genişlettiğim sırada odanın kapısı tıklatılmış ve kısa bir süre sonra da aralanmıştı. Çatık kaşlarımla o tarafa döndüğümde karşılaştığım iki yabancı yüzdü.

İkisi de genç görünüyordu ve boyunlarında ki asılı kimlik onların polis olduğunu gösteriyordu. Gergin bir şekilde dikleştiğimde önden içeri girmiş olan dudaklarını birbirine bastırıp bakışlarını bizde gezdirdi. Bu sırada balkonda ki Jimin'de içeri girmişti. "Memur bey, bir sorun mu var?" Sorusu da ondan dökülmüştü.

Yataktan hafifçe uzaklaştığım sırada polis derin bir nefes verip konuştu. "Öncelikle geçmiş olsun Min bey. Ben emniyetten Komiser Jackson Wang. Bir buçuk hafta önce, yani arabanız tarandığında polis arkadaşlarım ifade almak için sizi ziyaret etmişti ama yoğun bakımda olduğunuz için geri dönmek zorunda kalmıştı. Ve iyileştiğinizde bize uğramanız gerektiğini söylemişti yakınlarınıza. Bu uzun süreye rağmen siz emniyete uğramayınca, ifadenizi almak adına biz yeniden ayağınıza gelmek durumunda kaldık." Polisin iğneleyeci ve alaycı bir konuşması vardı. Bu onun Yoongi'nin pis işlerin adamı olduğunu tahmin ettiğini seriyordu ortaya.

Gergince yutkundum olduğum yerde. Ben bir ölüydüm ve konu bana gelirse ne cevap vereceğimi hiç hemde hiç bilmiyordum. Evet bir avukattım. Ama her zaman iyiliğim ve dürüstlüğüm ile duyurmuştum adımı. Yalan söylemeyi sevmezdim ve söylediğim yalanlar Yoongi'nin senaryolarında sorun çıkartabilirdi.

Ama elbette o benim aksime yine oldukça rahattı. Hatta Jackson denilen polise tebessüm etti ve onun tiyatrosuna katıldı. "Hiç sormayın komiserim. Bir buçuk haftadır şu yataktayım, bir türlü iyileşmedim." Kendimi ben vurdum aslında, ama akşamında çıktım hastaneden. Dün gece evimi bastı şerefsizin biri, dikişlerimi patlattı. Bu yüzden yine bu yataktayım... Hikayenin doğrusu buydu aslında ve bunu birine anlatsa kendini vurduğu için yeniden o hastaneye dönmek zorunda kalırdı.

"Ah..." Dedi polis içlice ve derin bir nefes verip devam etti. "Cidden sizin için nasıl üzüldüm tahmin edemezsiniz. Neyse ki sizi yormadık ve biz buraya geldik. Daha iyiyseniz ifadenize başlayalım mı?" Yoongi başını aşağı eğerek onu onayladığında polis yatağın yanında ki tekli koltuğa oturmuştu. Yanında ki polis küçük bir kamerayı ikisini gören bir yere kurduğunda gerginliğim artıyordu. Elimden geldiğinde sessiz bir şekilde Seokjin'in yanına oturmuş ve gözlerimi onlara dikmiştim. Jimin'de gelip kalçasını koltuk kolçağına yasladığında diğer kamerayı kuran polis ismi Jackson olana onay işareti vermişti.

black swans, twoHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin