Jeon [JİKOOK]

[28]

♧

"Ihmm Jungkook,bu harika."

Arkaya kayan gözlerini zevkle kapatıp konuşarak eşinin gururla sırıtmasını sağladı.

Eşinin ellerinden çıkan yemeklerin bu kadar lezzetli olduğunu yeni öğrenen omega tekrar bir lokma almak için tencereye yöneldiğinde kendini yaslandığı tezgahla eşinin arasında bulmuştu.

"Güzelim hepsini sen mi yiyeceksin?"

Ellerini koyduğu mermerden çekip omegasının belinde kenetlerken kısa beden tencereye hüzünlü bir bakış atıp kollarını onun boynuna doladı.

"Ama çok güzel olmuş Kook."

"Evimize gelecek ilk misafirlerimiz için olabildiğince lezzetli yapmaya çalıştım bebeğim,o yüzden olabilir."

Jimin,mutlulukla gülümseyip parmak uçlarına yükselerek başını alfanın boynuna gömdü.Damağındaki tadın güzelliğini bile unutacak kadar mutluydu.

Bir ay önce taşındıkları evlerinde ilk misafirlerini ağırlayacaklardı.Bunu daha önceden yapacaklardı ama aileleri ve arkadaşları,yerleşme-alışma için bir müddet beklemiş onlara ailece yaşama zamanı tanımıştı.

Taşınma süresinde Bay Sunmin biraz engel olup oğlunun bir süre evlerinde kalmalarını istemişti,kesinlikle özlemdendi.

Hayır,biraz sinirliydi.Siniri yatışana kadar oğlunu yanına almak istiyordu.

Öte yandan Jeon malikanesinde yaşayan oğlunu ayda bir bile göremiyordu ve evinde kalmasını istemesi en doğal hakkıydı.

Tabi barışıp yeni bir başlangıç yapan ikili onu bir şekilde ikna etmişti.

Bu süre zarfında Jungkook'un dedesi hayatlarından yok olmuş gibiydi,gerek medya gerek gündem olarak hiçbir konuda yoktu.

Sebebi vardı ama bilinmiyordu..

Torunlarının şirketi bırakmalarından sonra girdikleri çöküş çok fazlaydı,telafisi oldukça zaman alacaktı.

Barışmalarından bir hafta sonra babasını,annesini,yengesini ve amcasını Park ailesinin evine çağıran Jungkook -kendi evlerine tam olarak taşınmamışlardı- onlarla herşeyi konuşmuştu.

Dedesiyle anlaşmasını,bir daha malikâneye dönmeyeceklerini,yeni bir eve taşındıklarını ve yeni bir başlangıç yaptıklarını tek tek anlatmıştı.

Aldığı tek karşılık ise gurur dolu bakışlar ve sımsıcak sarılmalardı.Herkes bu hareketlerine çok mutlu olmuş kurtulmalarına şükürler yağdırmıştı.

Jimin,paslı zinciri kırmaya çalışırken Jungkook paramparça etmişti,tüm halkalarıyla beraber.

Jungkook ve Taehyung'un ebeveynleri; Junghyun,Jimin ve Jungkook'un aileden kopmasıyla kurallı yaşantıdan kurtulmuşlardı.

Ne yaşlı adam onları kurallar konusunda zorlayıp aşağılıyordu ne de onlar bu kuralları anımsıyordu.

Sadece Jungkook,Jimin ve Junghyun'a dualar yağdırarak özgürce hayatlarını yaşıyorlardı.

Hala malikanede olsalarda bu akşam yemeklerine,sabah yürüyüşlerine çıkmalarına engel değildi.

Yaşlı adamı koskoca evde yalnız bırakmayı kendilerine yakıştıramıyorlardı.Gittiği yere kadar onunla yaşayacaklardı,tabi istedikleri gibi.

Şimdi ise ilk günlerde acemice kullandıkları mutfakta Jeongsan'ın uyku saatinde olması fırsatıyla misafirleri için yemek yapıyordu ikili.

"Teşekkür ederim."

Başını gömdüğü yerden eşinin sesiyle geri çekilen Jimin,Jungkook'a anlamsızca baktı.

"Niçin sevgilim?"

Kenetli ellerini eşinin arkasında çözüp yanaklarına getirerek aşık olduğu yüzü avuçlayarak her miliminde bakışlarını gezdirdi,parlak hareleriyle.

Asla doyamıyordu izlemeye,zaman yetmezdi doymasına.

"Bana ve bize bir şans daha verdiğin için,bizi yeniden bir aile yaptığın için."

Jimin,gülümseyip eşinin göğüslerine indirmiş olduğu ellerini onu taklit ederek yanaklarına çıkarıp baş parmağıyla tenindeki izi okşadı.

Yeni evlerindeki ilk günler bariz bir şekilde mesafeliydi,bu omeganın yavaşça dinen kırgınlığından istemsizce yaptığı birşeydi.

Ama Jungkook bu sefer pasif kalmamıştı.Gerek sabah yürüyüşleri gerek akşam yürüyüşleri,öğle yemeklerinden sonra Jeongsan eşliğinde parka gitmeleri ve asla memnun olmadığı alışverişlere çıkmışlardı.

Jungkook şirketteki hisselerini almasına rağmen evdeydi.İş hayatına ara vermişti en azından ailesi için kurduğu yeni hayatının temelini sapasağlam atana kadar.

Jimin ise ara ara Hoseok'un evlerine gelmesiyle çizimler yapıp taslaklar çıkartıyordu.Jeongsan'ın omegadan kopmaması biraz engel olsada çizim yapan ikili bunu sorun etmeyip tatlı bir ayak bağı olan bebekle ilgileniyorlardı.

Sonuç olarak mutlulardı,geçte olsa gelen mutluluğu geri tepmek yerine sürdürmek en güzeliydi.

"Başka seçeneğim yok..." birkez daha onsuz yaşayamayacağına,olamayacağına vurgu yaptığında fısıldayarak parmak uçlarına yükselip dudaklarını şehvetle birleştirdi.

"...senden başka seçimim yok Jeon,olamaz da."

♧

Başta şaka takılanlar bir el kaldırsın😌

Sürpriz konuya gelemedim😞

Diğer bölüme artık😘

Okuduğunuz için teşekkür ederim🌾🖤