I'm Sorry,But I Must...

356 37 13
                                    

"Nereye gidiyor?"dedi kız Yüzbaşı'nın güçlü kolları arasında çırpınmaya çalışırken."Ne yalan söyleyeyim neden gittiğini biz de bilmiyoruz."dedi Tony ortamı yumuşatmaya çalışarak.Kızı daha çok endişelendirmekten başka bir şey yapmamıştı."Wanda nerede?"dedi kız merakla.Nedenini sadece o bilebilirdi."Uyuyor."dedi Vision yumuşak bir sesle."Neden uyanmadı?"diye sordu kız merakının tavan yaptığını belli ederek.Pietro'yu merak ediyordu ama ona ulaşmanın yolu Wanda'daydı.Homurdanma ve esneme sesleri duyuldu."Bence onu Wanda'nın önüne atalım."dedi Tony.Vision ve Yüzbaşı aynı anda bıkkın bakışlar attılar.


Kıza her şeyi anlatmışlardı ve Wanda'nın sessizliğini korumasını sağlamışlardı.Ama bir süreden sonra daha da geçmişe,yani Pietro'nun kendisine kızmasını istemediği konuya sözü getirince kız yere yığılacak gibi oldu."Biz HYDRA'dan kaçtığımız için sen on yıl orada tutsak yaşadın."dedi Wanda.Kızın başı dönmeye başlamıştı,ya da kız öyle hissediyordu."Ne dedin?Doğru mu duydum az önce?"dedi kız gözlerini kısarak.Wanda kafasını olumlu anlamda salladı."Sizin yüzünüzden mi,orada çürüdüm?"dedi gözlerini kapatıp sıkarak.Kafasını başı ağrıyormuş gibi tuttu.Yüzbaşı olayları toplamak konusunda harikaydı.


"Hadi ona yardıma gidelim.Ne bekliyoruz!Tehlike?"dedi herkesin dikkatini üzerine çekmeye çalışarak."İyi."dedi Wanda.


Bİr kaç dakika sürmeden hemen kuleni arka tarafına geçtiler.Ultron nasıl olduysa bir binayı yıkmayı becermişti.Önlerinde bir robot belirince Heaven'on önüne geçen Thor kızı meraka düşürmüştü."Ne istiyorsun pislik?"dedi çekiciyle gözdağı verirken."Arkadandaki kızı."dedi Ultron Thor'un omzundan Heaven'a bakarken.Heaven bunun kim olduğunu bilmiyordu."Ondan uzak duracaksın."dedi Tony zırhının avcundaki enerji silahını göstererek."Ne yapacaksın şu aptal kalkanı olan adam bir şey yapamazken?"deyip bakışlarını Steve'e çevirdi.Vision herkesin önüne atılmak için Tony'den izin istercesine bakıyordu.Şu anda Pietro için edişelenen Wanda ve Heaven vardı."Pietro nerede?"diye sordu Heaven bağırarak.Tony kıza "Her zaman soru sormak zorunda mısın?"bakışı atsa da kız onu umursamadı."Muhtemelen seni koruyabilmek için kendini öldürdü.Ne ironik.Bu çocuk da sizi çok seviyor herhalde."deyip bakışlarını Clint'in üzerinden gezdirdi."Ben senin kalbini sökmüştüm sanırım.Yanlış mı hatırlıyorum yoksa?"dedi Wanda.Vision'un nasıl insani duyguları olmadan imalı bakışlar atabildiğini Heaven anlamamıştı ama Wanda'ya attığı bakış "Kendini öldüreceksin.Yapma."anlamı taşıyordu.


Heaven'ın kalbi aşırı hızlı atıyordu ve bacakları titremeye başlamıştı.Wanda aklına girmişti muhtemelen.Kendini bırakmamasını bir şey olmayacağını söylüyordu."Panik yapma.Bir şey-Ah Tanrım.Pietro!"dedi Wanda kızın zihnine.Pietro'ya bir şeyler olduğunu ikisi de sezmişlerdi.Heaven delirecekti neredeyse.Steve'e göz kırptı.O da Natasha'ya ve bu göz kırpmalar tüm İntikamcılar'da dolaştı.Heaven birden ne yaptığını bilemeden kollarını iki yana açtı,önce yavaş hareketlerle açarken birden hızlıca kapattı kollarını.Gözlerini yavaşça açtı.Zamanı dondurmuştu.


"İstediğim gibi hareket edebilirim.Kendileri hallederler."dedi kendi kendine.Ama yaptığı şey onu da şaşırtmıştı.Zaman akmıyordu.Her şey durmuştu.Koşmaya başladı.Pietro'yu bulamamıştı ama.Zaman yeniden akarsa onu bulabilirdi belki.Yaptığı hareketleri tekrarlayarak zamanın akmasını sağladı.Uzakta bir yerde bir sürü robot bir erkek silüetinin üzerine geliyordu.Heaven'ın bacakları daha da çok titremeye,kalbi duracak kadar yavaşlamaya başlamıştı.Kafasını başka tarafa çevirdiğinde bir mermi omzuna girdi.Canı yanmıştı.Sessizce inledi.İlerideki erkek silüetinin başı ona doğru döndü ve uzaktan gelen mermilerle yere yığıldı.Göğsü inip kalkıyordu."Pietro?!?"diye bağırdı kız.


Silüetin yanına koştu.Robotun yüzüne geçirdiği yumrukla suratı parçalanan robot yere düştü.Kızın eli de kanamaya başlamıştı ama sevdiği için değerdi.Silüetin yanına çöktü."Pietro?Neden bunu yaptın?"dedi nefes nefese.Eliyle yerde yatan Maximoff'un saçlarını yüzünden çekti.Genç, kızın elini tuttu güçlükle."Yaralısın."dedi Pietro kızın eline bakarken.Ama kız o sırada kendini değil yerde yatan vurulmuş sevgilisini düşünüyordu.İnce parmaklı ellerinden birini sevgilsinin vücuduna götürdü.Yaralarından en derin olanının üzerinde parmaklarını gezdirdi.Pietro derin bir iç çekti.Acıdığını belli etmişti."Senden nefret ediyorum.Niye bunu yaptın?Beni mahvediyorsun."dedi kız gözlerinden süzülen yaşları umursamadan.Ağzından bir hıçkırık kaçırdı.Onunla yapmayı istediği bir sürü şey vardı.Kendine sakladığı erişilmez hayalleri vardı.Kızın elini kavrayabildiği gibi kavrayan Pietro endişeli ve acımaya yakın gözlerle kızı süzdü."Benden nefret ediyor musun gerçekten?"demekten kendini alamadı.Sözcükler ağzından izinsizce çıkmıştı."Hayır."dedi kız.Yapacak bir şeyi yoktu.Yoksa var mıydı?


Aklına bir fikir gelmişti kızın.Ama riskliydi.Kendisi için.Onun yaşaması için her şeyi yapabilecek potansiyele sahipti."Pietro."dedi kız burnunu çekip."Şimdi bana kızmayacaksın ama senin yaşaman için tek şansımız bu."dedi Heaven."Ben daha önce 47 yerimden vuruldum Heav.Bu benim için hiç bir şey."dedi ve birkaç kere öksürdü.Kan kaybediyordu."Konuşma."dedi kız saçlarıyla oynarken."Şimdi senin zihnini sadece kendimin erişebileceği bir şekilde kilitleyeceğim yani bir süreliğine buralarda olmayacaksın.Ama her şey düzledikten sonra seni geri getireceğim ve iyileşeceksin."dedi kız sevgilisinin gri mavi tişörtüne bulaşmış yakut kırmızısı asil kana bakarken."Seni korumak istiyorum."dedi Pietro canı acırcasına mırıldanırken."Beni korumak için fazla bitkinsin.Söz veriyorum tüm bu savaş bittikten sonra tatile çıkacağız tamam mı?"diye de ekledi kız ona biraz cesaret verme amacıyla.Pietro biraz düşündükten sonra "Aynı odada mı kalacağız?"dedi yüzündeki muzip gülümsemeyle."Sen iyi ol da ne istersen yaparız."diyebildi kız sadece gözyaşlarını silerken."Bana söylemek istediğin bir şey var mı ya da yapmak istediğin bir şey?Zihnin kapalıyken ben istersem seninle konuşabilirim.Beni duyarsın ama tepki veya cevap veremezsin.Yapacağın bir şey varsa yap."dedi Heaven son bir kez daha iç geçirdikten sonra.Pietro güçlükle doğrulup kızın dudaklarıyla kendininkileri buluşturdu."Sadece bunu yapmak istemiştim."dedi Pietro geri çekilirken."Yat."dedi Heaven.Pietro kafasını yere koydu boyun eğercesine.Oğlanın yorgunluk ve acıdan kapanmak üzere olan gözlerine bakıp alnına bir öpücük kondurdu ve zihnini kilitledi.

Ölümü Görebilen Gözler • QuicksilverHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin