28°

79 36 0
                                    

" Kolayca akmaz bilirsin bir erkeğin gözyaşları ; ama eğer erkek ağlıyorsa, asla sahte olmaz gözyaşları ."

                                             Azîz Nesin

......................................

   

     


   Toplanan yaklaşık otuz araçlık konvoy ormanlık alanın içinden geçen patikada peş peşe hareket ediyordu .
Agâh en önde hızla motorunu sürerken içinden geç kalmamak için Allah'a yalvardı .
Yüreği korkuyla çırpınırken , hırsla kökledi gazı . Motorun önü ani gazla şahlanırken zar zor dengesini toplayıp normal bir hıza indi . Kaza yapıcak olması bile şu an umrunda değildi .

Kısa süre sonra ,ormanın ortalarında kalan binanın bulunduğu araziye yakın bir noktada  ,Agâh  motorunu durdurup elini kaldırarak diğer araçların da durmasını sağladı  .
Peşpeşe açılıp kapanan araç kapıları ortamın sessizliğini bozarken ellerini arkasında birleştirdi Agâh .

Herkesin araçtan indiğine emin olunca derince bir nefes alıp konuşmaya başladı.
" Sizden tek birşey istiyorum.  Girin vurun ama öldürmeyin.  Hepsiyle sonra teker teker hesaplaşıcam zaten ." dedi hakim olamadığı yüksek oktavlı sesiyle .

Onlarca adam aynı anda " Emredersin abi ." deyip ellerine aldıkları silahlarla ormanın içinden evin etrafını saracak şekilde konuşlandılar .

Bu sırada sesizce en önde ki aracın yanında duran  Mithat başını onaylar şekilde eğip " Gidelim evlat ." diye mırıldandı.  Hemen yanındaki Ali Akif'e . Ali Akif babasını küçük bir onay sözcüğüyle onaylayıp peşinden harekete geçti . İşlerinin hiçte kolay olmayacağını orda bulunan yaklaşık yetmiş  adam da biliyordu ama canları uğruna savaşmaya da yemin etmişlerdi.  Ucunda ölüm dahi olsa sonuna kadar çarpışıp o kızı iğrenç mahlukun elinden alacaklardı . Farklı bir durum söz konusu dâhi değildi .



..........................

        Başına giren ani sızıyla açtı gözlerini Sedat . Bedeni tuhaf ama bilindik sıcaklıkla kavrulurken göğüsünün üstündeki ağırlık kendini yeni yeni göstermeye başlıyordu .

Sağ eli acıyan başına giderken hafifçe doğrulmaya çalıştı fakat üstündeki ağırlık kalkmasına izin vermedi . Kaşları esefle çatılırken zonklayan başına lanet ede ede gözlerini açıp göğüsünün üstündeki ağırlığa bakmaya çalıştı.
Görüş açısına ilk önce uzun kahve saçlar takıldı . Bu Sedat'ın derince yutkunmasana sebep oldu .

İhanet kelimesi zihninde yankılanırken sinirle üstündeki kadını yana itip yataktan kalktı .
Ani hareketten dolayı dönen başına elini götürüp kararan gözlerini bir anlığına kapattı .
Canı felaket derecede acırken yıllardır kendine hasret bıraktığı o sesi duydu.
Gözleri sonuna kadar açılırken başını kaldırıp yatağında yüzüne düşen saçlarını sinirle ittiren kadına baktı .

" Of Sedat ! Resmen üstünden attın.  Yıllar sonra böyle mi karşılıyorsun beni ?" diye yakındı biryandan da yüzüne düşen saçları düzeltmeye çalışan Şahika .

  
Sedat tökezleyerek bir iki adım geriye giderken başını olumsuzca iki yana salladı .

Nefes alış verişi sıklaşırken ,sol elini  kaldırıp yatakta kendisine bakan kadına doğrulttu . " Hayır,  gerçek değilsin . " dedi inanamayarak .
Soluğu kesilir gibi oldu birkaç saniye .
" Sen gerçek olamazsın.  Bu bir rüya ve ben şu an rüya görüyorum. " dedi kaşları çatılırken. 
Şahika eşinin bu hâline sakince bakıp yataktan kalktı . Birkaç adımda kendine telaşla bakan adamın yanına varıp sağ elini kaldırdı.
Bu sırada gözlerini bile kırpmadan ona bakan Sedat kendisine doğru uzanan elle irkilip bir iki adım geriye gitti . Korkuyordu . Hemde ilklerine kadar korkuyordu .
Gördüklerinin hayal olmasından,  dokununca yıllardır hasret kaldığı kadının kaybolup gitmesinden korkuyordu .
Derince yutkunup gözünü bir saniye bile ayırmadan baktı kadına .

~Turna~Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin