selllam
gorusmeyeli nasilsiniz?
beni hic sormayin alt ust olmusum canlarim haftaya okul degistiriyorum mahvoldum
hayyydi bolume gecelim
***
Odada yalnızdık. Jungkook'un odasında, sarmaş dolaş ve yapayalnızdık.
Sarmaş dolaş dediğim anda aklınızda beliren tüm o sahneleri silin lütfen, koltukta ayaklarını uzatmış bir biçimde uzanan Jungkook ve ona sarılır vaziyette üzerinde uzanan ben vardım işte. Sarmaş dolaştan kastım buydu.
Bir eli kıvırcık saçlarımın arasına dalmış onları yumuşak biçimde okşarken diğer eli ona sarılan bedenimde ince belime yerleşmiş olduğu yeri yokluyordu. Benim de kafam göğsüne yaslıydı ve onun nefes alış verişleri benimkilerle orantılı şekilde hareket ediyordu.
"Jungkook." dedim sessizliği bozmak amacıyla. Kafamı hareket ettirmeden, gözlerimi yukarı çıkararak çenesinin bir bölümüne diktim bakışlarımı. "Hmm?" dedi yumuşak bir ses tonunda. Böylece konuşma sırası bana geçti.
"Biz nasıl olacağız?"
Soruma karşılık hareketlendiğini gördüğüm başı hafifçe bana doğru eğildi ve yüzüme bakmaya çalışırken saçlarımda gezinen parmakları enseme doğru indi. En sevdiğim nokta orasıydı aslında, gözlerim hafiften kapanır gibi oldu hatta bunu yaptığında.
"Ne?" Şaşkınlıkla tonladığı şeye karşın üstü kapalı cümlemi açıklama gereği duyarak yeniden konuştum.
"Yani sen ve ben... Olur muyuz ki?"
Nasıl açıklayacağımı ben de tam olarak bilmiyordum aslında. Konuyu mesleklere getirecek değildim çünkü bu biraz gurur kırıcıydı ve zaten farkında olduğumuz bir durumdu. Polis tarafından aranıyor olmasını falan da geçmiştim ben... Düşündüğüm biz, bambaşkaydı.
Bambaşka farklılıklarımız vardı. Bambaşka hayatlarımız ve bambaşka anılarımız bizi biz yapar mıydı yoksa karşımıza hep bir sorun olarak çıkar mıydı? Merak ettiğim şey buydu ve bu benim kafama oldukça sık takılıyor, içselleştirmesem de yüzeysel olarak beni rahatsız ediyordu.
"Neden bahsediyorsun?"
Açıklamamın yetersizliği yüzünden söylediğimi anlamakta zorlanarak yeniden sorduğunda bu kez açık olmaya ve ona korkularımdan bahsetmeye karar vermiştim çünkü görmezden gelerek aşılacak sorunlar değildi bunlar. Onunla paylaşırsam bana çıkış yolunu gösterir, beni kafamdaki kalabalıktan çekip alır diye umuyordum.
"Sen aranıyorsun, ben bir arkeoloğum ve mesleğime devam etmek zorundayım. Öte yandan eğer bir gün seni ailem veya arkadaşlarımla tanıştırmak istersem bu bizim için nasıl olacak? Her şeyden önce- biz erkeğiz..."
Son söylediğim içten içe bana bunun önemsiz olduğunu söyleyen tarafıma karşın toplum baskısıyla büyümüş yanımın bir göstergesi olarak ortaya çıkmıştı. Ben bunu umursamıyordum, inanın umrumda bile değildi fakat onu aranıyor olduğu için değil de bir erkek olduğu için toplum içinde öpememek, elini tutamamak bana zor gelirdi. Her şeyi siktir edip bir restoranda birlikte yemek yemeye kalkışsak insanlar bize garip garip bakardı. Belki de arkamızdan onlarca kötü söz söylerler, tanrı tarafından lanetlendiğimizden falan bahsederlerdi.
"Taehyung." diyerek hafifçe doğrulduğu sırada dirseklerini koltuğa yasladı ve yukarıdan yüzüme bakmaya başladı. İşini kolaylaştırmak amacıyla ben de doğruldum ve üzerinden kalkmadan, dizlerimle üzerinde bulunduğum koltukta yüzüne baktım. Ellerim koltukta bedeninin iki tarafına yaslı iken bu sefer gözleri doğrudan gözlerime değiyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
‡-C r i m i n a l-‡
Acak~Alışveriş için gittiği markette şehrin en azılı suçlularından birine denk gelen Kim Taehyung, hapishane kaçkını Jeon Jungkook tarafından esir alınır.~ ✓taekook ✓yoonmin ✓namjin #1 criminal✧ #6 fic Başlangıç: 23 Haziran 2022 Bitiş: 16 Nisan 2023