14.Bölüm

52 30 31
                                    

Herkese yeni bölümle merhaba! Hoşgeldiniz!

________________________

Bir sürü insanın arasında dışarı çıkmaya çalışıyordum. Sabahtan beri saray epeyce hareketliydi. Ve bu hareketlilikte yürümekte zorlanıyordum. İnsanlara çarpa çarpa büyük yemek salonuna ulaştığımda durarak nefes aldım. Bir an önce kendimi dışarı atmak ve temiz havayı içime çekmek istiyordum. Daha bir adım dahi atamadan sertçe kolumdan merdiven altına çekildim. Ve bağırmamam için eliyle sıkıca ağzımı kapattı. Bu ormanda gördüğüm çocuktu. Kulağıma fısıldadı.

"Sessiz ol! Kaçmama yardım edeceksin eğer yakalanırsam..."

Sustu bir süre sadece öylece duvara baktı sonra tekrar bana döndü.

"Sonun o kumral kız gibi olur. Ve bağırmaya kalkışırsan herkese..."

Devamını getirmesine izin vermeden elini tutup ağzımdan çektim. Ve sertçe yere ittirdim. Oldukça sessiz ama bağırırcasına konuştum.

"Bir katile neden yardım edeyim! Bende kraliyet soyundanım ve bana zarar vermeyeceğin ne malum!"

Ağzımı açmış bağıracağım sıra tekrardan kapadı ağzımı. Ama bu çok oluyordu. Karnına sertçe dirseğimi geçirip avazım çıktığı kadar bağırdım.

"Katîl var!"

O karnını tutmakla meşgulken ben çoktan merdivenin altından çıkmıştım. Mutfaktaki muhafızların koşarak bizim tarafa geldiğini gördüğümde ister istemez sırıttım.

Kafamı merdivenin altına çevirdiğimde bomboş bir yer görmeyi beklemiyordum doğrusu. Bu kadar hızlı hareket ettiğini unutmuştum.

Çoktan merdivenin başına gelmiş muhafızlarla öküzün trene baktığı gibi bakıyorduk birbirlerimize.

"Sen bizle dalga mı geçiyorsun? Onca işimiz arasında birde senin oyunlarınla mı uğraşacağız!"

Muhafız sanki tıslar gibi konuşurken ben hâlâ merdiven altına bakıyordum.

"Ama buradaydı!"

Diğer muhafız önümden geçerek merdiven altına girdi.

"Burası daha 1 saat önce silindi. Ama şu an tozlar birikmiş. Kız doğru söylüyor olabilir."

Biraz önce dalga geçtiğimi söyleyen muhafız arkadaşına doğru yaklaştı ve eğilerek elini zeminde dolaştırdı. Eline gelen toz tanelerine memnunsuzca baktı. Sonra beni gösterek arkadaşına söylenmeye başladı.

"Evet haklı olabilirsin ama bu tozları o kız da yapmış olabilir. Ama yine de şansımızı deneyelim. Ben saraydaki muhafızlara söyleyeyim, aramaya başlayalım. Eğer katil şu an saraydaysa yerin dibine girdiyse bile çıkaracağız."

Koşarak geldiği yönde uzaklaşırken bir süre baktık öyle arkasından.

"Peki gördüğünün katil olduğunu nereden anladın?"

"Eğer ona..."

Diyeceklerimi yarıda kesip düşündüm biraz. Eğer adamın dediklerini söylersem şu an onun kaçmasına yardım ediyormuşum gibi anlaşılabilirdi.

Merakla diyeceklerimi bekleyen adama baktım. Soru sorarcasına konuştu.

"Evet ona?"

Karanlıktaki UmutHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin