{İNTİKAM ATEŞİ}

194 7 0
                                    

O bana ben intikam duygusuna takmıştım. Asılında ikimizde hastaydık...
Gerçekleri kabul etmek ne kadar zor olsa da intikam ateşimi ben bile söndürmem de o kadar zordu.

****************************
Padişahın odasınyadım ona sertçe baktım.

"Gereken neyse yapmaya bir nevi hazırım..."Dedim hırslı nefes alarak.

"Biliyorum" Dedi padişah
Başını yere eğdi tekrardan bana baktı.
"Ben..." dedi durdu.

Yüzüm de tek bir mimik yoktu.

"Siz yoksunuz biliyorum çünkü neden-" sözümü kesti.

"Hayır önce beni dinle sonra acımasızca konuş." Dedi umutsuzca bakarak.

Arakamı döndüm.

"Siz onlardan korkuyorsunuz."Dedim fısıltıyla.

Kolumu sertçe tutu sonrada durdu.
Tam konuşacaken sözünü kestim.

"Dinlemek istemiyorum."Dedim tam çıkacakken.

"Ben hastayım..." Dedi.

"Ne!?" bu olmaz hayır! hayır! olamaz yanına gittim omuzlarına hafifçe dokundum.

"Neyiniz var? Mutlaka bir çözümü- ilaç falan vardır elbet." Dedim evet ona ihtiyacım vardı.

"Ne o çıkıyordun az evvel bana muhtaç sin değil mi..?" Dedi kalıt bir sesle.

Ellerimi omuzlarından çektim.Ellerimi tutu.

"Ne kadar sahtesin.Ama padişahların bir ölüme gücü yetmiyor.Sen benim hayal dünyamsın ellerin pamuk gibi yumuşacık." Dedi sırıtı.

Ellerimi çektim.

"Dün yaptıkların o acır gözle bakman. Bana doğruyu söylemesen hasta olduğumu duymuyan kalmaz. Ve o sadece cennet dediğin tatlı,varoş köyün artı ailenin intikamını alamazsın." Dedi bana tiksinerek baktı.

Neden böyle yaptı ki ne yapmaya çalışıyor? Ne söylesem ki?

"Siz padişahım bana ne sormak istersiniz?" Dedim.

Kahkaha atıp iyice yanıma yaklaştı. Bir adım atıcaktım ki kendine doğru çekti nefesini bile hissediyorum.

"Beni düşünmeni beklemiyorum. Kendin için değil mi?" Dedi rahat ama bir o kadar titrek bir sesle.

"Çok yakınız biraz..." Dedim başka tarafa baktım.

"Sen...sen ne yapmaya çalışıyorsun soruma cevap ver..!" Dedi küçümseyerek.

"Ben sizin ve halkınız için ne gerekiyorsa yaparım." Dedim.

Beni bırakıp ellerini sıktı bana baktı.

"Çıka bilirsin..."

Durup ona baktım.

"Hastalığınız nedir?" Dedim.

Benim elimden tutu yere oturmamı istedi oturdum hızlıca İki eliyle belimden tutu sonrada sarıldı.

"Sesler!" Dedi.

"Sesler mi?"Dedim yüzümü buruşturup.

"Sesler duymaya başlıyorum." tekrar bellimi sıkı sarıldı çok rahatsız oluyordum ama.

"Beni kurtar lütfen." Dedi yalvaran gözlerle.

Ne yapıcaktım ben? Amacı ne? Sanki bir anda kişilik değiştirdi.

"Padişahım sizin yanınızdan ayrılmayacağım bana bakın!" Dedim titrek bir sesle.

Hala sarılmıştı.

Bir FermanHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin