Sonradan Gelen | Texting

İyi günler

"Ben geldim güllerim!"

Yurt odama böyle giriş yaptım. Kızlar başlarını kaldırıp bana baktılar. Zıplaya zıplaya yanlarına ilerledim. Birer tane gül verdim hepsine. Yüzlerine baktığımda mutlu olduklarını gördüm. O sırada şalımdaki iğneleri çıkarmaya başladım. Gizem atıldı.

"Papatyaları veren çocuk mu verdi? Hani anlayışla karşılamıştı? Senden küçük olduğunu söylemiştin." deyip güldü. Kızlar dikkatini bana verdiler. Güldüm öylesine.

"Yok, tatlım. Başka biri hediye etti. Neyse suya koyalım bunları. Solmasınlar-"

"Kimmiş o? Merak ettik." dedi kızlardan biri. Omuz silktim. Banyoya doğru ilerlerken önümü kestiler. Rahat tavır takındım, rahatım zaten.

"Ben daha küçüküm." deyip saçımı savurdum. Yanlarından geçerken aynı anda konuşmaları ile irileşen gözlerimle arkamı döndüm hızla. Oha.

"Küçül de cebime gir."

______

Berbat geçen bir dersin sonunda yurda gitmek için toparlanmaya başladım. Derste hoca sorular sordu bana ve istediği cevabı veremedim. Azarlaması üzerine cevap vermem daha da sinirlendirdi Faik hocayı. Sonuç olarak Faik hoca bana taktı. Tek çare sınavlar.

Kaldırımda şekilleri takip ederek yürürken duyduğum sesle hızla başımı kaldırdım.

"Hey dikkat et."

Bana papatyalar alan oğlan karşımda duruyor. Gülümsedi hemen.

"Sen miydin?" dedi gülerek. "Bendim." diyerek yanından geçtim. Güldüm biraz. Şaşkınlık arası güldü, utandı sanki. Yüzümdeki gülümseme eşliğinde önüme dönüp yoluma devam ettim. Moralim yükseldi az da olsa.

Sıkıntılı nefes alıp verdim. Ders çalışmam lazım. Bu meslek benim hayalim.

Kaldırımda ilerlerken ileride gördüğüm kişiyle adımlarım yavaşladı. Bana doğru geliyor. Mehmet Selim YURTOĞLU.

"Sen iyi misin?" diyerek önümde durdu. Gözlerimi kaçırıp tekrar yüzüne baktım.

"Kötü mü duruyorum?" dediğimde başını salladı. Onun gibi başımı salladım. "İyi günler." deyip yanından geçtiğimde atıldı. Duraksadım.

"Anlatmak ister misin?"

Anlatmak ister miyim?

Arkamı döndüm. Beklentiyle bana bakıyordu. Boğazımı temizler gibi yaptım.

"Faik hocayı biliyorsun değil mi?" dediğimde başıyla onayladı. Devam ettim. "Bana taktı, tek çarem sınavlar."

"Ne oldu, anlatsana." deyip ciddiyete büründü. Kaşlarını çattı sonra. Omuz silktim.

"Bir şey yok ya. Sorduğu sorulara istediği gibi cevap veremedim. Azarladı beni." deyip güldüm kendi kendime. "Aman işte azarlaması üzerine cevap verince daha fazla sinirlendi."

Güldü. "İyi olmuş." dediğinde şaşırdım. Göz kırptı sonra. Ne? Ne yaptı?

"Faik hoca inatçı öğrencileri sever. Ha bir de çok soru soran öğrencileri..."

"Vay be." dedim gülümseyerek. Gözlerimin ışıldadığına yemin edebilirim. Başını salladı.

"Çok sağ ol ya. Öyle kafama takmıyordum ama içim rahatladı. Teşekkür ederim. Güle güle." deyip baş selamı verdim. Durgunca selamımı aldı başıyla. Gülümsedi sonra. Bu hâli tuhafıma gitse de yanından geçip yoluma devam ettim.

Kaldırımda ilerlerken üzerimde hissettiğim yoğunlukla başımı arkaya çevirdim. Bıraktığım yerde duruyordu. Elini saçına atıp arkasına döndü ve uzaklaştı.

^^

Düşünceleriniz?

Spiritüel'de 3. Sıraya yükselmişiz. Çok hızlı oldu benim için🤭 teşekkür ederim ❤️

Kendinize iyi bakın. En güzele emanetsiniz :))

GülelimGüzelleşelim.