Adsız Bölüm 27

78 0 0
                                    

Hazar'ın ağzından...

"Biz vardık. Siz neredesiniz? Tamam."

"5-10 dakikaya orada oluruz. Bizi görmeden sakın araçtan inmeyin!" dedi Lara elindeki telsize doğru. Güneş çoktan batmış ve hava da oldukça soğumuştu. Hatta bu soğukluk arabanın içini bile istila edeceği vakit Ege hasta olmasın diye Güneş aracın klimalarını açtırmıştı. Muhtemelen çok sıkılmış olacak ki şu an uyuyordu Ege.

"Gerçekten onlara ne gerek vardı amk?" dedi Görkem bezgince derin nefes çekerek.

Lara 2-3 saat önce Bora'ya ulaşmış ve elinde Derya'ya ait bazı şeyler olduğunu söyleyerek onu da oraya gelmeye ikna etmişti. Tabii Yunus'u ve kuzenini de alması gerektiğini kesin bir dille söylemişti Lara.

"Size her can değerli ve kıymetlidir demiştim, ne çabuk unuttunuz?" dedi gülümseyerek. 

Biz buraya ulaşana kadar sağdan soldan ön arka fark etmez bombalara maruz kalmıştık. Rastgele atıldığı belli olsa da bize fazla yakından atılıyordu ve vurulmamız işten bile değildi. Bu nedenden dolayı da diken üstünde bir yolculuk gerçekleştirmiştik. 

Gerçi hava karardığından beri pek bir hareketlilik olmamıştı. Sadece yanmış ve yanmaya devam eden binalar arasında ilerleyip duruyorduk.

"Onların gelmesine gerek yoktu." dedim göz devirerek. Kafamı yanımda oturan Güneş'in omzuna yaslayıp gözlerimi birkaç saniyeliğine kapattığım an araç durmuştu.

"Geldik." diyen Lara ile başımı tamamen kaldırıp esnemiş ve ön camdan bakmıştım farın aydınlattığı yere. 

Karşımızda yüzü bize dönük bir araç vardı ve aracın önünde de araca yaslanmış Bora duruyordu.  Kenarda tek kapısı açık araçta Yunus'u görebiliyordum ve sanırım hala aracın içinde olan Özlem ile konuşuyordu.

Araçtan ilk Lara inince diğerleri de inmişti. Ege'yi uyandırdıktan sonra da biz de çıkmıştık bagajdan.

Hava gerçekten serindi.

"Soğuk..." diye gereğinden fazla uzatarak ve tir tir titreyerek kollarını sıvazlayan Zehra ile Kerem üzerindeki gri ceketi çıkartmış ama Merve ondan önce davranarak kendi üzerindeki montu örtmüştü üzerine.

"Sıcak amk siz de hemen üşüyorsunuz..." diye söylenerek geri çekilmiş ve Kerem'i elindeki ceketle beraber görünce büyük bir çirkeflikle ceketi ondan aldığı gibi suratına sertçe geri yapıştırmıştı.

"Ceketlere sahip çıkalım!" diye büyük bir alayla neredeyse bağırdığı sırada Gece onu geri çekti.

"Yalnız harbi soğuk bu arada..." diye mırıldandı Canan.

"İçeri gireceğiz kızlar birazdan. Isınırsınız." dedi Lara hepimize bakıp gülümseyerek.

"Fazla mutlu, gırtlaklayasım geliyor amk!" diye bezgince mırıldandı Merve Gece'ye karşı.

"Sen de öylesin. Ben seni gırtlaklıyor muyum?"

"Hayvana şiddet diye bağırırsam-"

"Sus Elf yürü!" diyerek onu ilerletmişti.

Yanına gittiğimizde Bora doğrulmuş ve hepimize teker teker baktıktan sonra da "Dicle nerede?" diye sormuştu.

"Güvenliği için daha-"

"Neyse beni ilgilendirmiyor... Halama ait-" diye devam edecekken Özlem arabadan inip öne çıkmıştı.

"Beni ilgilendiriyor ama! Dicle nerede gerçekten?"

"Onu daha güvenli bir alana gönderdik. Birkaç haftalığına bizden ayrı kalacak. Güvenliği için... Ve ayrıca sizin de güvenliğiniz için-"

"Bizim güvenliğimiz seni ilgilendirmez." dedi Bora kesin bir şekilde. "Halama ait şeyleri ver de gidelim."

eĞHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin