Adsız Bölüm 25

44 0 0
                                    

Merve'nin ağzından...

2 Ay Sonra...

"PS! PST! PSTTT! PSSPSPSPTTT!"

"Lan pslamak benim işim amk!" diye bıkkınca mırıldanarak arkaya döndüm. "Rahat bırak beni!"

"Kalk lan gece oldu!"

"5 saat daha..."

"Başlatma saatinden kalk hadi, geldik!"

"Sude belanı severim kardeşim rahat bırak beni!"

"Canan gelse böyle şeyler söylemezsin ama değil mi?"

"Çünkü-" dedim ve yorganı başıma kadar örttüm. "Canan'ı seviyorum. Seni sevmiyorum. Yunanlılara karşı ırkçılığım var benim. Bak herkesi severim ama Yunanlılar, ı ıh!"

"Irkçı pezevenk!"

"Alakası yok aslında. Azeri olsaydın Azerilere karşı ırkçı olurdum. Kürt olsan kendi aşiretimi reddederdim. Türk olsan çıkar Uuludağ'da 'Ben Türk değilim!' diye çığlık atardım. Sorun tam olarak sensin."

"Bu kadar çene çalacağına kalksana amk!" diye sinirle üstümdeki yorganı sertçe çekince daha sıkı sarıldım yorganıma.

"Çekme bak belanı severim senin oç!"

"Anama küfür etme lan it!" diyerek daha sert çekince yorganı sıkıca tuttuğum için yorganla beraber yere düşmüştüm.

"Lan- NE VAR NE VAR?!" diye büyük bir öfkeyle kalkınca güldü alayla.

"Kalk diyorum lan geldik!"

"Ben her uyandığımda senin sıfatını görmek zorunda mıyım lan?! SAL BENİ YA!"

"Olmaz. Yoksa günüm çok sıkıcı geçiyor." dediğince sabır çekip ayağa kalktım.

"Ya bak! Anladım seviyorsun beni! Aşıksın bana! Saygı duyuyorum amk! Ama ben sevmiyorum seni! Yazık günah biliyorum ama yapma! Karşılıksız sevgi senin bu yaptığın!"

Anında yüzünü buruşturunca gülecek gibi olsam da kendimi son anda tuttum.

"Hadi be oradan! Nereni seveceğim ben senin?! Burama konuş!" diyerek avucunu gösterince ben de bacağımı kaldırıp topuğumu işaret ettim.

"Asıl sen burama konuş! Anca boyun yeter!"

"Anca boyum mu yeter?" dedikten sonra öyle güçlü bir kahkaha atmıştı ki gözlerinden yaş bile akmıştı. 

"Ne oluyor gece gece?" diye anlamsızca olduğumuz kamaraya gelen Zehra ile şaşkınca etrafa bakınmış ve ikimizden başka kimseyi göremeyince şaşkın bir nida çıkartmıştım ağzımdan.

"Vay amk! Zehra sen bizi görüyor muydun ya?!"

Dediklerimle birden gülmüş ve yanıma gelerek sarılmıştı bana.

Evet. Bana sarılmıştı.

"Ya tamam! Biliyorum uzaklaştık, baya aramız açıldı ama Dicle tek kalmasın diye onun yanına gidiyorum ben. Farkındayım sizi çok boşluyorum ama Dicle'nin şu an benden başka konuştuğu kimse yok."

Zehra ilk hafta bunu söylüyordun, tamam... 2. hafta söylüyordun, tamam... 1 ay boyunca bunu söylüyordun hadi yine tamam... Ama 2 ay boyunca sırf 'Dicle'nin konuştuğu tek benim' diyerek de bu olayı sürdürme amk... Anladık lan arkadaş bağınız güçlendi işte! Niye kıza sanki acıyormuş ve bunu yapmak zorundaymışsın gibi konuşuyorsun ki?

"Söyleyeceğim çok şey vardı Zehra..." dedim ona geri sarılırken. "Ve hala sarılmaktan nefret ederim. Ellerini çek."

"Elf ya!" diye mızmızca benden uzaklaşınca ikinci bir şok dalgası kaplamıştı beni.

eĞHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin