Adsız Bölüm 20

30 0 0
                                    

Hazar'ın ağzından...

"İniş için izin istiyorum." dedi Lara mikrofonuna doğru. Bir süre gelen sessizliğin ardından da bize döndü.

"Herkes kemerlerini taksın. İnişe geçiyoruz." Başını Asya'ya çevirdi. "Asya hala her şey yolunda değil mi?"

"Evet." dedi Asya uykulu bir şekilde burnunu çekerek. 

Neredeyse 3 saattir uçuyor olabilirdik ve yükseklerde olduğumuz için hava da oldukça soğuktu.

"Pekala sıkı tutunun. Unutmayın yakıt fazlasıyla az. Bizi aşağıya kadar güvenle indirir mi bilmem. Çakılma ihtimalimiz de var..."

Helikopter yavaş yavaş alçalmaya başlamıştı. Asya kendisine en yakın olan Gece'ye sıkıca tutunmuş vaziyette olsa da Gece ondan pek korkuyor gibi durmuyordu. 

Gerçi haklıydı, ısırığın üzerinden kaç saat geçmişti ve hala pek bir etki göstermemişti. Bunun yerine Yunus'un dediğine göre zombilerle konuşmuştu. 

Lara da onu onaylamıştı? Emre miydi herifin ismi? Kızı da varmış küçük?

Derince iç çekip oturduğum yerde geriye yaslandım. Helikopterin arka tarafı neredeyse tamamen boştu. Duvar tarafında yan yana olan dizili koltuklara oturmuştuk ve kemerleri de takmıştık.

Gerçi şimdi şuracıktan düşsek bizi bu kurtarmazdı da neyse...

Pervane sesi beynimde yankılanıyordu artık. Çok gürültü yapıyordu. Neyse ki güvenle yere iniş yapmıştık. 

Helikopteri yere çakmadan.

"Size son kez sormak istiyorum. Bu durumlardan bahsetmeyi düşünüyor musunuz?" diyerek bazı düğmeleri kapattıktan sonra kızlara döndü Lara. "Dicle ve Asya'dan yani?"

"Hayır." dedi Dicle kesin bir şekilde. Sonra da kolunu açıp gösterdi. "Isırık izi neredeyse tamamen iyileşti zaten! Yaram kabuk tutmuş iyileşmeye devam ediyor. Demek ki iyileşiyorum. Ben anlatmayacağım. Asya'yı da anlatmasak daha güvenli olacak sanırım... Sonuçta hala ona tam olarak ne olduğu kesin değil, değil mi? Kendin söyledin onu deney faresine çevirirler diye."

"Tamam." dedikten sonra ona dönüp Dicle'nin eline bir şey tutuşturdu. "Al bu kapatıcıyı ve ikinizin de yaralarının kesinlikle gözükmediğinden emin ol! Sabah vakti olduğu için pek dikkat edeceklerini sanmıyorum ama mutlaka diğer çoğu güvenli tesis gibi bütün vücut taraması yaparlar. Isırık izleri görmeseler iyi olur."

"Asya'nın ısırık izi kanıyor ama? Ayrıca ısırık izi olduğu oldukça belirgin..." diyen Gece ile yönlerimiz ona döndü. Güneş ise derin nefes çekti.

"Aslında aklımda pek uygun olmayan bir yöntem var ama..." diye mırıldandığı zaman da Güneş'e dönmüştük.

"Nasıl bir yöntem?"

"Bacağını kesebiliriz?"

"Isırık olan yerde küçük bir...- Neh?!" dedi Güneş dehşetle Merve'ye dönerek. Merve ise gergince gülüp kılıcını geriye çekti.

"Elf bir tane çarparım yere düşersin bir de yer çarpar bak! Kızın önünde söylemesene şöyle şeyler!" dedi Gece sinirle Asya'nın kulaklarını kapatarak.

"Ne ya?! Halla halla! Bunu en başından yapmalıydık hatta. Enfeksiyon tüm bedeninde yayılmadan önce!"

"Sabır havlee!" dedi Dicle göğe bakarak. Ardından hemen yanında oturmasını fırsat bilerek yapıştırdı bir tane ensesine.

"Benim yokluğumda korku filmi felan mı izledin sen?!"

"Şerefsiz, acıdı!" diye inledi ensesini ovuşturarak.

eĞHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin