On Sekizinci Bölüm : Seçim

41 8 0
                                    

Gözleri dışarıyı izlerken kollarında tuttuğu oğlu sessizdi . Altı aylık olan bebek güleç bir yüze sahipti .

Helena oğlunu tutarken mis kokulu saçlarını öptü . Beyaz saçları tıpkı annesininki gibiydi .

"Güzel oğlum , acı çekmene asla müsade etmeyeceğim . "

O konuşurken odasındaki koltukta oturan Malia örgü örüyordu . Zihnini bu yöntemle ayık tutmaya çalışalı yıllar olmuştu . Tıpkı Helena'yı büyüttüğü gibi Dylan'ı da büyütüyordu.

"Korkularını anlıyorum Helena ancak aşırı korku yanında bolca hatayı getirir. "

Helena yorgun gözlerini pencerenin camından çekip annesi yerine koyduğu kadına çevirdi . Günlerdir uyumamıştı , kafasını meşgul eden çok fazla şey şey vardı . Lincoln kayıp varisi bulmak için altı aya yakındır yoktu . Haber almayı bırak Helena hayatta olduğundan bile emin değildi .

Trion , Visery hanedanına gitmişti çünkü babası amansız bir hastalığa yakalanmıştı .

"Hayatımda hiçbirşey yolunda değil . Bu evliliğin bana iyi geleceğini söylemiştin ama ne iyi geldi ne de beni mutlu etti ."

Kucağındaki bebeğe baktı . Oğluna karşı hissettiği sevgi bu dünyadaki herşeyden üstündü .

"Sadece Dylan . Onun için yapıyorum tüm bunları . Her ihtimali düşünüyorum . Emma zarar vermeye çalıştı ancak oğlum kurtuldu diye her seferinde böyle olamaz ."

Malia örgüsünü bir kenara koyup ayağa kalktığında sarayda ses yoktu . Gecenin en karanlık saatlerinde yatmayan iki kadın ve bebekten başka kimse yoktu .

Bebeği alıp beşiğine yatırdıktan sonra Helena'yı kolundan tutup koltuğa oturttu .

"Kendine gel artık . Annelik iç güdüleri mükemmeldir ancak fazlası korumak için çırpınıp durduğun bebeğine zarar verir . Ne yapman gerektiğini sana söyleyeceğim ."

Helena belki de evlendiğinden beri ilk defa bu kadar düşünceli ve yorgundu . Trion buradayken kolaydı neticede ikiside birbirine alışmıştı ancak o gidince kendini kandırması imkansız hâle geliyordu .

"Dylan , kraliçe olmanın mührü , ispatı ancak mühür yedek ister . "

Malia sözlerine devam edecekken Angel'in kapıyı çalıp içeri girmesiyle sustu .

Angel beyaz elbisenin içinde göz alıcı görünüyordu .

"Kraliçem dediğiniz gibi başkumandan Norah yarın huzurunuza çıkmak için biraz önce seferden döndü ."

Norah'ı çağırmıştı çünkü ona verdiği sözü tutmamıştı. Ne taç vardı ne de insan kızı .

Onaylayıp Angel'i gönderdikten sonra Malia sözlerine devam etti .

"Kocam geldiği zaman tüm düşüncelerini , kafanı kemirip duran sorularını bir kenara bırakıp tekrar hamile kalmalısın."

Helena alayla baktı kadına . O bebeğini korumak için çırpınırken ikinci bir evlat sahibi olmak deliceydi !

"Dylan'ı korumam lazım başka bir çocuk herşeyi daha da zorlar ."

Malia önünde konuştuğu dili bilmeyen biri varmışçasına baktı .

"Tarihimiz boyunca kraliçeler kocalarını kendilerine varis ile bağladı . Ne kadar çok varisin varsa o kadar iyi bir evliliğin ve tahtta huzurla sürecek yılların olur . "

Ayağa kalkıp iki kadeh kırmızı şarap koyup devam etti .

"Dylan'ı korumak zor değil çünkü her anne çocuklarından güç alır . Sende varislerinden güç alacaksın . Trion dönünce ona istediği varisi vereceksin Helena ."

Kayıp Taç Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin