Selaaaammm! Hoş geldiniz.
Tuttuğum takımın şampiyonluğunun hatırına bölümü erkenden atıyorummm. 💛❤️
Kitaba gelen güzel yorumlarınızı okurken (hiç kötü yorum görmedim bu arada aferin bana diyorum) o kadar mutlu oluyorum ki. Bana bir şeyi başardığımı hissettirmeniz çok özel.
Bol boll yorum ve oy atarak bana destek olursanız çok sevinirim.
Keyifli okumalarr!
💥
"Kolunu tutup bu şekilde eğilerek..." tuttuğum kolu hafifçe kendime çekip eğildiğimde arkamdaki erin sırtı sırtıma yaslandı. "Sırtınızın desteğiyle başınızın üstünden yere atıyorsunuz." Bu pozisyonda arkamdakini devirmeye yetecek gücü toplayamayacağımı bildiğimden sanki pozisyonu baştan gösteriyor gibi sırtımı dikleştirdim. Kolu çektim, sırtını sırtıma yasladım ve başımın üstünden yere savurdum.
"Bu kadar basit." Dedim ellerimi çırparak. Etrafımdaki erler dikkatle beni izliyordu. Anladıklarına dair mırıltılar çıkardılar. O sırada yerdeki kalkıp ringden inerek diğerlerinin arasına geçti.
Dün Zeynep ve Samet'in evinde yaşanan malum olaydan sonra Barkın komutan ölüm sessizliği düşen mutfağa girmiş, elindeki boş çay bardağını bırakmış ve 'askeriyeden çağırıyorlar' diyerek gitmişti.
Dünden beri hiç konuşmamıştık yani. Bugün ise onunla yüz göz olmak istemediğime karar vererek erlerin dövüş eğitimine gönüllü eğitmen olmuştum.
Neden bilmiyordum fakat içimdeki bir nokta onu görmek için çırpınırken mantıklı tarafım kaçmamı söylüyordu.
O benim komutanımdı. Silah arkadaşımdı. Aynı timdeydik ve buraya atandığım gibi girdiğim timin komutanı ile bu şekilde anılmak istemezdim. Ben buraya vatanımı korumaya gelmiştim işin özünde. Komutanımla aşk (!) yaşamaya değil.
Evet bu mantıklı tarafımdı.
Lanet olası diğer taraf ise ayrı dertliydi.
Komutansa komutan kardeşim, insanın yüreği ota da konar boka da. Bizimki boka konmuşsa ne var yani? Sap geldik diye sap mı gitmemiz lazım, diyordu o taraf. Haklıydı.
Ama asıl sıkıntılı kısım; aramızda bir şey olmamasıydı. Ne hissettiğimi bile bilmiyordum. Ona karşı bir çekim hissettiğimi inkar edemezdim ama bunun şu anlık bedensel bir şeyden başka bir şey olmadığını bilecek kadar kendimi tanıyordum. Ve durum buyken onunla yakın olmam iyi olmazdı. Bizim mesleğimizde kafa karışıklığı öldürürdü. Ve ben bunu istemiyordum.
"Komutanım." Diyen sesle düşüncelerimden sıyrıldım ve başımı bana seslenen en fazla 22 yaşındadır diyebileceğim genç ere çevirdim.
"Evet?"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
BORDO
Action🔞+18 içerik bulundurmaktadır🔞 "Senin ilk seferin çaylak." Diyerek bana küçümser bir bakış attığında anlık olarak kaşlarım çatıldı. "Korkmuyorsun değil mi?" Göz ucuyla diğerlerinin bana baktığını görebiliyordum. Bakışlarımı yeşil gözlerine dikip b...