Zeke ile uzun ve loş ışıkla aydınlatılmış koridorda ilerlerken ileride oturup sohbet eden bir erkekle kadın gördün. Elbiseni hafifçe çekiştirip onlara yaklaşırken telefonunu çıkartıp Mikasa'nın önceden attığı QR kodu onlara doğru uzattın.
Kiraladığınız karaoke bar, otel odaları gibi ayrılmış büyük odalardı. Odanın içinde küçük bir bar tezgahı oluyordu ve kira ücretleri içkilere ve kokteyllere göre artıp azalıyordu. Odaların kapısı yeni gibi görünse de koridorun çeşitli yerlerinde yerlere saçılmış cips ve boş içki şişeleri vardı.
QR kodu okuttuktan sonra kadın sana bir kart uzattı. "Kapının yanına okutun. 689 numara."
"Teşekkürler."
Zeke ile kapıya yaklaştığınızda her ne kadar ses izolasyonu olsa da içeriden yükselen ve dışarıya taşan yüksek sesli müziğin sesini duyabiliyordunuz.
Kartı okuttuğunda bir anda yüksek sesli bir patlama sesi de yükseldi ve kafandan aşağıya konfetinin renkli kağıtları dökülmeye başladı.
"İYİ Kİ DOĞRUN HANGE!"
"MUTLU YILLAR HANGEE!!"
Dudağına yapışan bir konfeti kağıdını üfledikten sonra arkadaşlarına inanamazcasına baktın. İçerideki büyük deri koltuğun üzerine çıkmış Sasha ve Connie omuz omuzaydı ve ellerinde az önce patlattıkları konfetileri tutuyorlardı.
"DURUN YANLIŞ KİŞİ! Y/N HOŞGELDİN!"
Hemen içeri geçip arkadaşlarına baktın. Ellerindeki poşetleri içecek masasının yanına bıraktığında Mikasa yanına geldi. "Reiner'e konumu attın mı?"
Gün içinde abine mesaj atıp çıkışta eve uğrayamayacağını söylemiştin, umut ediyordun ki evin sağlam duruyordu ve Reiner da New York'un ortasında kaybolmazdı.
Sasha ve Connie koltuğun üstünde birbirlerini iteklerken gözlerinle bir kişiyi aradın. Köşede bar taburelerinden birini duvar kenarına çekip oturan Levi o sırada içki bardağındaki sıvıyı yudumlamakla meşguldü. Ona kaçamak bir bakışla tebessüm attıktan sonra Mikasa'nın söylediklerine dikkatini vermeye çalıştın.
Eren uçan balonları sabitlemeye çalışırken Jean'la tartışıp duruyordu, Mikasa dönüp onlara bağırdı ama sesi arkaplanda çalan saçma şarkıdan onlara ulaşamadı bile. "KİM YEŞİL UZAYLI DANSININ ŞARKISINI AÇTI?" diye bağırdı Armin. Sarı saçlı arkadaşının suratını daha önce hiç bu kadar kırmızı görmemiştin.
"Sasha ve Connie eğer bir kez daha o konfetilerden patlat-" Armin'in konuşmasını Sasha'nın onun yüzüne konfeti patlatması kesti. Armin hızla Sasha'ya yaklaşıp elindeki konfetiyi alıp kenara fırlattı. İkisi kavga etmeye başladığında inanamayarak etrafa bakındın. Yerler rengarenk konfeti süsü doluydu, artı olarak Armin'in saçları da.
"İşte bu yüzden erken gelmeni istedim." dedi Mikasa kısık sesle. Odanın diğer ucundan Sasha'nın kahkahayla karışık çığlıklarını duyabiliyordun.
"Ymir ve Hisu gelemeyecek. Yelena da Hange'yi getirecekti ama hangi cehennemdeler bilemiyorum. Annie de telefonlara cevap vermiyor. Ha bir de abin var ama o da yok.Alt dudağını ısırıp içini çekerken karanlık odayı süzdün. "Hange'nin evinin anahtarı nerede?" diye sordun ona bakarken.
Mikasa dudaklarını birbirine bastırdı, "O işi Levi'ye bırakmıştım. Güvendiğim tek kişi o." dedi.Eren ve Jean'ı ayırmak için Mikasa'nın yanından ayrılırken Mikasa da Armin ve Sasha'yı ayırmak için ayaklanmıştı. Eren Jean'ı omzundan ittirdiğinde Jean sana doğru sendeledi. Jean'ı omuzlarından tutup Eren'e ters bir şekilde baktın. "Helyum balonlara taciz etmeyi bıraksanız hani diyorum?"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
𝙗𝙚𝙖𝙘𝙝𝙗𝙤𝙮, 𝘭𝘦𝘷𝘪 𝘢𝘤𝘬𝘦𝘳𝘮𝘢𝘯
Fanfiction•En yakın arkadaşının soğuk nevale abisi Levi sadece memelere yükselen, röntgenci, libidosu boyundan yüksek biri değildi. Ya da sen öyle sanıyordun. *** •"Bunu nasıl açıklayacağımı bilmiyorum, Y/n. Ama seni çok...