Ayazın yüzüne merhamet yerleşmişti "Psikolojik" dedi sadece. Hâlâ merhametli bakıyor olsada gözünde gördüğüm o iki saniyelik tedirginlik beni düşündürmeye yetmişti
"Bilmiyorum psikolojik mi gerçek mi sadece bodrum katında çok kötü bir halde gördüm onları, üstelik hayal olamıcak kadar gerçekçiydi" derin bir nefes aldım "yeniden gitmek istiyorum"
Ayaz hiç düşünmeden "olur" demişti "ama biraz dinlen"
Kafamı olumsuz anlamda salladım "hasta değilim. Dinlenmeye gerek yok"diyerek ayağa kalktım, zaten iğne yüzünden bayılmıştım
Ayaz yinede elimi tutarak kalkmamda yardım etmiş, bırakmamıştı. Eve apar topar giderken etrafın bu kadar kan gölü olucağını beklemiyordum
"Ne oldu burada?" Diye sordum. "İki kişi evi bu hâle getirmiş, üstelik semihi De almışlar" dedi ayazda. Bunu derken gözlerime sorgularcasına bakıyordu
Ani bir sinirle elimi elinden çekip eve doğru ilerledim. Bana güvenmiyor, üstüne bunu benim yapıcağımdan şüpheleniyordu.
Ayaz peşimden bağırsada takmadan eve girip bodrum kata ilerledim. Kapıyı önceden yanıma aldığım anahtarla açarak içeri doğru girdim
Hiç kimse yoktu
Gerçekten de Deliriyor muydum? Etrafı gezmeye başladım. Buraya ilk geldiğimde üçü de karşıda elleri yukarıdan zincirli bir şekilde duruyorlardı, Salih ve Ömer çıplakdı altlarında sadece boxer vardı. Cadının da kıyafetleri yoktu ama ikisine nazaran üstünde birde sütyen vardı
Vücutları Pert şeklindeydi ve etrafta kan izleri vardı, ayrıca odanın her yeri kesici aletlerle doluydu. Arkalarında ise bir kapı vardı ve ordan da insan sesleri geliyordu
Şimdi ise boş bir bodrumdu, sol tarafta kullanılmayan eşyalar varken sağ tarafta eski mobilyalar vardı. Bu kadar kısa sürede bunları taşıcaklarını sanmıyordum
Ayaz kapıya yaslanmış beni izliyordu, ona doğru ilerlediğim sırada sol duvardan ses geldi. Bir insan çığlık atmıştı
Hızla oraya dönüp duvara ilerledim, başım çok fena dönüyordu. Oraya varamadan yere düştüm ve ayaz koşarak yanıma geldi
"Duymadın mı!?" Dedim. Kaşları çatılı şekilde "neyi?" Dedi
"Ayaz biri çığlık attı"
"Hayır, öyle birşey olmadı"
"Eminim duydum. Bak şu duvardan geliyor"
"Mina orada bir oda bile yok o insan duvarın içinde mi yaşıyor?"
"Nasıl ya" derken buldum kendimi. Beni kucağına alıp ordan çıkardı bu sırada da dışarı ve içeri temizleniyordu "iyi değilsin" dedi ama ilk defa doktora görün demedi
"Zor şeyler yaşadım sadece geçer, geçicek" dedim kendimi buna şartlarken. Aklına yeni birşey gelmiş gibi "Çok saçma şuan bunu sormam ama birden aklıma geldi"dedi.
Kafamla onu onaylarak konuşmasını bekledim "Sen doktor mu olmak istiyorsun?" Dedi. Kaşlarımı çattım ama yinede sorgulamadım "Evet, küçükken vardı öyle düşüncelerim" dedim.
"Peki ya neden olmadın, okumadın"
"Cadı okutmadı"
Bunu beklemiyor olmalı ki kısa bir an durakladı "Ne zaman okumayı bıraktın?" Diye sordu bu seferde
"Babam öldüğünde 7. Sınıftım, cadı daha o zamanlar beni okuldan alıp eğitmek istiyordu ama öğretmenim şüphelendiği için yapamadı, yinede beni eğitmekden de geri durmadı. 8. Sınıfta notlarım kötüleşmeye başladı 9. Sınıfta sınıfı zor geçtim 10. Sınıfta bir kez sınıf tekrarı yaparak geçtim 11. Sınıfta yeniden sınıfta kaldığımda ise eğitim hayatım bitti. Elimden geldiği kadarıyla çalışıyordum ama cadı diğer annelerin aksine iyi bir not aldığımda kızıyordu, çünkü sadece elimin silah tutmasını istiyordu" dedim. Kısa bir an soluklanıp devam ettim "O sınav kağıdına bildiğim şeyleri doldursaydım eğer sınav kağıdım 90 dan aşağı gelmezdi fakat yapamadım. Çoğunu boş bıraktım ve bildiğim bazı şeyleri de yanlış yaparak en yüksek 20 ile kaldım derslerden. Bana sürekli birini nasıl dolandırırım bunu anlatıyor ve insan vücudunu iyi öğrenmemi istiyordu, en ölümcül noktalar neresidir, en acı veren kısımlar neredir. Bunları öğretip durdu, ben küçük yaşta başladım dolandırıcılığa. O farketmese de hep kötü insanları dolandırıyordum"
![](https://img.wattpad.com/cover/332165970-288-k593952.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Mahkum
Action"ben neyim?" Diye sordu. "Düşmanım" dedim. "O halde düşmanımdan etkilenicek kadar aptal biriyim" dedi.