28. bölüm(Hastalık)

336 15 3
                                    

"kanıyor" dedim direterek. Aynı zamanda da ağlıyordum "görmüyor musun ayaz, ellerimden kan akıyor!"

Ayaz ellerimi tutup yüzüme yaklaştı, onun da elleri Kan olmuştu işte! "Sevgilim yüzüme bak" dedi. Kafamı yavaşça kaldırdım ve gözlerine baktım.

"Kanı silersek geçer değil mi? Bu yüzden korkmana gerek yok, ben şimdi gidip bir peçete Alıcam ve sende ben gelene kadar gözlerini kapatıp bekleyeceksin" dedi. Kafamı salladım ve Ayaz'ın hareketlenmesi ile birlikte gözlerimi kapattım.

Kısa süre içerisinde ayaz gelmiş ve ellerimi bir peçeteyle silmeye başlamıştı, içeri biri daha girdi ve suyu kapattı.

Ayaz bana sarılıp kulağıma doğru "Bütün kanı sildim, ellerin tertemiz oldu" dedi. Kafa salladım ve "gözlerimi açabilir miyim?" Diye sordum. "Tabi" diye yanıtladı beni

Gözlerimi açıp ayazdan ayrıldım ve ellerime doğru baktım. Geçmişti. Silmişti bütün kanı

Sakin bir nefes aldım ve Selim'in bana doğru üzgün bakışlar attığını farkettim. "Yüzümü yıkayıp geleyim" diyerek binevi çıkmalarını istedim. Selim sözüm ile hemen çıkmıştı fakat ayaz hâlâ bekliyordu

"Yardım etmemi ister misin?" Diye sordu. Kaşlarımı çattım ve "hayır kendim yapabilirim" dedim. Çocuk değildim ya! Altı üstü yüzümü yıkıcaktım. Tereddüt etse de en sonunda gitme kararı almış olmalı ki kapıya doğru ilerleyip çıktı

Bende elimi yüzümü yıkayıp çıkmak için hazırlanıyordum ki yerdeki peçeteleri farkettim, bunlar elimi temizlemek için sildiği peçetelerdi fakat hepsi tertemizdi, bir tanesinde bile kan izi yoktu

Gözlerimi ovuşturup banyodan çıktım.

⛓️

Ayazın şirkete gitmesi gerekirken ve Selim'inde işlerini halletmesi gerekirken karşımda oturmuşlar birşey demeden beni izliyorlardı

"Konuşucak mısınız artık" dedim. Selim geriye çekildi ve "ben hava almaya çıkıcam" diyerek ayazla bizi yanlız bıraktı

Ayaz ayağa kalkıp karşımdaki koltuğa oturdu ve bacaklarımı bacakları arasına aldı, aynı zamanda da iki elimi elleri ile tutmuş baş parmağıyla okşuyordu

"Ayaz ne oldu?" Dedim anlamaz bir şekilde. Bir şeyler söylemek istiyordu fakat bir türlü ağzını açıp o şeyi söylemiyordu

"Mina" dedi. Devam et der gibi kafa salladım "banyoda yaşadıkların"

Sinirle "söylücek misin artık!" Dedim.

Derin bir nefes aldı ve "ellerinde kan yoktu" dedi "Senin bir hastalığın mı vardı benim bilmediğim?"

Kaşlarımı çattım ve "bana deli muamelesi yapma" dedim "Ellerimde kan vardı, gözlerimle gördüm!"

"Mina yoktu" diye diretti. Hayır yani belkide kendisi hastaydı

"Bunu tartışmıcam" diyip ayağa kalktım ve dışarı çıkmak için hazırlandım "hiçbir yere gitmiyorsun bu halinle" diyerek beni çıldırtmayı başardı.

"Ne varmış ya halimde!!" Dedim bağırarak "iyi değilsin görmüyor musun!!" Diye bağırdı oda

Güldüm ve "sen delirmişsin! Bana emir veremezsin!!!" Dedim. Aynı ses tonuyla "İyiliğin için diyorum mina! Emir verdiğim falan yok" dedi.

MahkumHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin