Hızla koşup arka bahçeye geldim,arka bahçenin kapısı açıktı.Yoksa Cedrice tuzak mı kurdu ? Hızlıca içeri girdim ve her odaya baktım alt katta kimse yoktu hemen üst kata çıktım daha önce terastan girdiğim odada Cedric durmuş etrafa bakıyordu.
"Cedric beni çok endişelendirdin ! Tek başına nasıl gidersin !"
Cedric'in suratı bembeyaz olmuştu ve bana doğru baktı.
"Buz dolabındakileri gördüm kanım dondu ve iğrenç hissediyorum."
"Cedric."
"O kadın burada değil,şimdi ne yapacağız Allen."
"Ben bilmiyorum."
"Kız kardeşimi o manyak kadın nereye götürdü onu yiyecek,onu öldürecek !"
Ben artık ölüm görmek istemiyorum,sevdiğini kaybetmenin açısını asla Cedric'in hissetmesini istemiyordum.Lütfen Elanayı bulalım.
"Cedric evden çıkalım ve başka yerlere bakalım."
Onunla arka bahçeden çıktık ve Cedric kendini yere bıraktı.
"Cedric iyi misin !?"
"Değilim ! Elena !"
Anlaşılan duygusal bir patlama yaşıyordu ama bunun hiç sırası değildi.
"Cedric kendine gel şimdi düşünelim bayan Agatha nerede olabilir,başka bir evi veya ne bileyim bir tanıdığı var mıydı ?"
"Bilmiyorum Allen hatırlamıyorum."
Cedrici kendi haline bırakıp bayan Agatha'nın evinin arkasında ki ormana baktım,hafif bir ses duydum bana gel diyordu.Yavaş adımlarla yürümeye başladım.
"Nereye gidiyorsun Allen ?"
Yoksa bu ses tanıdık birine aitti,anlıyorum o manyak burada olmalı onun varlığını hissediyorum ! Biraz daha yürüdüm ve ormanın derinliklerinde onu gördüm elinde bir baston vardı,siyah takım elbisesi ve şapkasıyla duruyordu.Bana kehribar gözleriyle bakıp gülümsüyordu.Cedric yanıma gelip ilk defa onu gördü.
"Allen yoksa bahsettiğin adam o mu !?"
Tüm vücudum titriyordu,bana bakmaya hala devam ederken şapkasını çıkarıp beni selamladı daha sonra arkasına dönüp yürümeye başladı.
"Ne yapacağız Allen ?"
"Beni çağırıyor."
"Gidecek miyiz o adamın peşinden."
"Zarar verecek bir suratı yoktu."
"Ne ? O adamın dengesiz bir manyak olduğunu söylemedin mi ? Eğer peşinden gidersek ya bize tuzak kurduysa?"
"Gözlerinde öyle bir şey yoktu."
Yürümeye başladım,Cedric beni tutup durdurmaya çalıştı.
"Cedric,Elenayı bulmak istemiyor musun ? Bana güven."
Dişini sıkıp yürümeye devam ettik.Ayaklarım sanki beni oraya doğru götürüyordu.Kulağımda fısıltılar duyuyordum o adamın fısıltılarını.Ormanın derinliklerine ilerlemeye devam ettik yaklaşık beş dakikadır hızlı adımlarla yürüyorduk.Cedric arkamdan geliyor ve ağlıyordu bir tepe şeklinde kaya önümüzde belirdi.
"Hadi etrafından dolaşalım."
Kayanın etrafından dolaştık ve bir kulübe gördük.Sanki bilerek burada saklanıyordu,kesinlikle burası o kadının insanları kaçırıp getirdiği yer !
"Allen yoksa bu !"
Kapı aniden açıldı ve içinden bayan Agatha çıktı.Hemen kayanın arkasına saklandık ve Cedric'in ağzını kapadım.Oda nefesini tuttu ve sessiz oldu.Eğer buraya gelirse boku yedik ! Adım sesleri uzaklaşıyordu bizden ters yöne yürüyordu,sanırım bizi fark etmedi.Kafamı çıkarıp baktım biraz daha uzaklaşıp görüş mesafemden çıkınca Cedric'e sessiz olması gerektiğini söyledim,sessiz ve hızlı adımlarla kulübe'ye doğru gittik ve kapıyı sessizce açtım.İçeri Cedric ile girdik,eski tozlu ve tuhaf olan bu yerden ikimizde korkuyorduk.Alt kata iyice baktıktan sonra üst kata çıktık.Pembe kıyafetlerle Elena uzanmış yerde yatıyordu.Cedric hızla kardeşinin yanına gitti.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
İKİ IRK : GÖLGELER VE İNSANLAR
FantasyAllen ve ailesi hayatlarını normal aileler gibi yaşarken bir gün babası ani bir değişime uğrayıp Allen ve annesine kötü davranıp zulüm eder, babasını artık sevmeyen Allen tüm sebebi babasında ararken işlerin pekte düşündüğü gibi gitmediğini öğrenir...