Gözlerimi açtığımda hastane odasındaydım,başımı kaldırıp odaya bir bakış attım kimse yoktu.Doğruldum ve yataktan inip camın önüne geldim,hiçbir şey yapmayarak sadece baktım.Yürüyen insanlara,ağaçlara,park edilen arabalara çünkü bu andan sonra ki yaşamım benim için anlamsızdı.Bir kaç dakika sonra kapı açıldı ve Tyler,Jasmine,Cedric,dayım ve diğerleri bana şaşkınca baktılar.Jasmine endişe ile bana yaklaştı,
"Tatlım iyi misin? Hemen ayağa kalkman sağlıklı değil,otur."
Tyler ve diğerleri endişe ile bana bakıyordu,kapının dışında Stefhen,Betty ve Christin bana bakıyorlardı.Yatağa oturdum ve dayım başımı okşayıp,
"Sen iyi misin Allen?"
Hiçbir şey demeden sadece ayaklarıma bakıyordum çünkü şuan da kimse ile konuşmak istemiyordum.Yalnız kalıp...Hayır şuan da ben bir hiç olmak istiyordum,ellerime baktım ve gözlerim doldu.Sol elimin üstüne bir damla göz yaşım düştü,Tyler çömeldi ve yüzüme baktı.Tyler,
"Ne gördün Allen?"
Ağlamam arttı ve ellerim ile yüzümü kapattım şuanda insanların beni bu şekilde görmelerini istemiyordum,utanıyordum! Ağlamamı durduramadım ve daha içli ağlamaya başladım,Jasmine omzumu sıvazladı.Onlarda korkmuş olmalı bir anda bu hale geldim,sabah hiçbir şeyim yoktu.Jasmine'de Tyler gibi çömeldi ve
"Birden bire ne oldu Allen?"
Acıklı bir şekilde gülümsedi.Ellerimi yüzümden çektim ve önümde çömelmiş duran Tyler ve Jasmine'e baktım.Göz yaşlarımı sildim ve kısık bir sesle,
"Avcılığı bırakıyorum."Tyler bir anda şok oldu ve
"Ne!?"Hızla ayağa kalktı,Jasmine'de ayağa kalktı o da Tyler gibi şaşkındı.Tyler,
"Neden? Birden bire ne oldu da avcılığı bırakıyorsun?!"Başımı eğdim ve Tyler'a bakmadan konuştum,
"Böyle olması gerekti artık hiçbir şey ile uğraşmak istemiyorum."Tyler bağırarak,
"Allen başını kaldır ve bana bakarak konuş!"Dediğini yapmadım ve başımı daha da eğdim,Tyler beni sert bir şekilde tuttu ve başımı kaldırdı.
"Oğlum,ne oldu sana böyle? İntikam isteyen sen değil miydin?"Onun kahverengi gözlerine bakıp birkaç damla daha göz yaşı döktüm.İç çektim ve
"Artık bunu istemiyorum."Dayım ve diğerleri de şok için de dinliyorlardı.Tyler sinir ile oda da volta atmaya başladı,parmağını kaldırıp bana bağırarak azarlamaya devam etti.
"Çocuk oyuncağımı bu! Daha birkaç yıl önce bir taraflarını yırtarak avcı olmak istiyordun! Annenin ve babanın kanını yerde bırakmak istemediğin için!"Kendimi tutmadan ağladım,Tyler devam etti.
"Sadece kendin için değil herkes sana umutlarını verdi! Bak usta Ryuu'ya!"Gözlerimi şaşkınlık ile açıp Tyler'a baktım,
"O ölüm anında bile senin için endişelendi! Senin bir gelecek inşa edeceğini bildiği için seni yetiştirdi! Karşılığı bu mu!?"Ellerimi kulaklarıma götürüp kapattım,Jasmine Tyler'ı sakinleştirmeye çalışıyordu.Tyler daha çok bağırınca dayım araya girdi,
"Çocuk kararını vermiş işte! Karışma hakkın yok Tyler! Bence en iyi bir karar,Allen için tüm endişelerim bitmiş olur."Tyler ve dayım bir birine girdi ve araya Cedric ve Stefhen girdi.Onlar kavga ederken yataktan kalkıp odadan çıkmak için yürüdüm,Jasmine beni fark etti ve seslendi.
"Allen? Nereye gidiyorsun!? Allen!"
Odadan çıktım ve Betty ve Christin beni tutmaya çalışıyorlardı,onları umursamayıp hastane koridorunda yürümeye devam ettim.Jasmine Tyler'a bağırıp dışarı çıktığımı söylüyordu Cedric arkamdan gelerek,
ŞİMDİ OKUDUĞUN
İKİ IRK : GÖLGELER VE İNSANLAR
FantasyAllen ve ailesi hayatlarını normal aileler gibi yaşarken bir gün babası ani bir değişime uğrayıp Allen ve annesine kötü davranıp zulüm eder, babasını artık sevmeyen Allen tüm sebebi babasında ararken işlerin pekte düşündüğü gibi gitmediğini öğrenir...