17

118 15 19
                                    

"Abi galiba cennetteyiz"

Ali'nin sesi ile helikopterden inen timin gözleri sahada çalışan kadınlara kaymıştı.

"Huri mi lan onlar"

Mete'nin çapkın sesi ile yutkunan tim bu rüyadan hiç uyanmak istemiyordu. Kızlardan biri takılı kulaklığa tıkladığında iki komutan dinlemeye geçmişlerdi.

"Buradalar, sakın gelmeyin"

Askeriye yolundan geri dönen araçtaki komutan yardımcısı antrenman için gerekenleri söyledikten sonra buluşma koordinatlarını vermişti.

"Oha o sarışın kim?"

Mete'nin sorusu ile kafasını çeviren Çağrı gördüğü Hazal ile bozguna uğramıştı. Onun gibi narin bir kadının burda ne işi vardı. Hazal ceketini çıkararak yere serilmiş minderlerin üzerine çıktı.

"Ateş buraya gel."

Kızıl kız iki adım atarak mindere ulaştığında ikisi de bıçaklarını çıkarmışlardı. Hazal elindeki iki bıçağı geriye alırken yüzündeki gülüş ile gözlerini kaldırarak rakibine baktı.

Ateş hızlı hareketlerle Hazal'a atak yaptığında geriye yaslanan Hazal'ın burnunun ucundan geçmişti bıçak. Sallanan eli tutarak büken hazal karnına tekme yiyerek dizlerinin üstüne çökmüştü.

"Ateşin zayıf yanı soludur Hazal. Sırtını bile gören kız sol karnını koruyamıyor"

Üstüne gelen kadının sol karnına yumruk atan Hazal yanına düşen kadının üstüne oturmuştu. Bıçağı tam boğazına dayadığında karnında hissettiği bıçak ile ürperdi.

"Berabere savcı"

Ateşin alev alev yanan kızıl kahve gözlerine bakan Hazal güldü. Kızın üstünden kalkarak kıza yardım ettiğinde kolunun çekilmesi ile kendini minderde ve ateşin bacaklarını boynunun iki yanında bulmuştu.

"Düşmanına güvenme tanrıçam."

Kapana kısıldığında iki kurtulma yöntemin vardır. Acımasız olman ya da ölmüş olman.

Elindeki ikinci bıçağı karşısındaki kadının bacağına sürterek kendini özgür bıraktı. Akan kan üstündeki beyaz tişörtü kirletmişti. Ateş'in kızgın gözlerine bakarak güldü.

"Ben kimseye güvenmem Ateş"

Kızıl kız Hazal'a yumruk atarken Hazal eğilerek kaçmıştı. İki kız dakikalarca birbiri ile savaşırken ikisini durduran şey Hazal'ın çalan telefonu olmuştu.

Onları izleyen askerler huri sandıkları kadınların bir savaş makinesi olduğunu anlamaya başlamışlardı. Çağrı Hazal'ın değişiminin işte o zaman farkına varmıştı. Kimsenin kılına zarar vermeyen Hazal kendini kurtarmak için birinin bacağını çizmişti. Bu birini öldürebileceği anlamına geliyordu.

**

"Bana güvenmeleri için yapmam gereken bu" karşıdan gelen bilgilendirme ile Hazal aklındaki planı kurgulamıştı.

"Sorun değil bunu düşünmüştük zaten. Gerekenleri yap; sen dağıt ben kullanılmadan toplarım"

"İyi bayramlar o zaman" kapanan telefon ile gülümseyen Hazal ona emanet olan time baktı. Hepsi ondan çıkacak cümleyi bekliyordu.

"Şeker bayramı gelmiş. Komutanınız bayramınızı kutluyor"

Kızların yüzünde şeytani bir gülümseme olurken kavga sırası gelenler minderin üstüne gelmişti. Hazal telefonuna gelen 32 farklı konuma bakarken Berk'in odasına doğru ilerlemeye başlamıştı.

En Güzel Halinle Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin