İmanımızın gevreyeceği bir temizlik günü moodu
***
"Tuana sen bizi biraz yalnız bırak."
"Hayır! Tuana giderse ben de giderim!"
"Tamam, tamam kalsın... Bari mutfağa gel, sana söyleyeceklerim var."
"Tuana sen burada dur," diyip ona öfkeli bakışlar atarak mutfağa geçtim. Kollarımı göğsümde bağlayıp arkamı döndüm ve onun gözlerine baktım.
Yanıma yaklaşıp fısıltıyla konuştu.
"Sen Gökhan'ı ne kadardır tanıyorsun da sözlenmek istiyorsun?""Sen on sekiz senedir tanıyorum da n'oldu? Yılan kendi evinde olunca, mecbur başkasının evine sığınıyor insan."
"Esra, bak her ne yaptıysam özür dilerim. Hiçbir şey hatırlamıyorum, yemin ederim! Sevdiğim kız dün beni terk etti ve ben de biraz kafayı bulmak için içtim, yetmedi toz aldım. Evet bir pisliğin tekiyim ve bunu inkâr etmiyorum ama her ne yaptıysam ve her ne söylediysem sana değildi. Beni affetme. Sadece bunu bil."
"Umrumda bile değil," dedim soğukkanlılıkla, karşısında güçlü durmam onu şaşırtmıştı. "Eğer sorun çıkarırsan eve toz getirdiğini, beni içmeye zorladığını ve... ve beni taciz ettiğini söylerim. Herkese söylerim Murat, artık burada barınamazsın. Babam o arabayı çekip alır altından, evsiz kalırsın, üç kuruşluk otel köşelerinde, hak ettiğin gibi sefalet içinde ölüp gidersin."
"Ben senin abinim, nasıl bu kadar acımasız olabiliyorsun?"
Kaşlarımı şaşkınlıkla havaya kaldırdım. "Ben miyim acımasız? Sen gerçekten abim misin? Ya ben dün gece olanları unutsam, önceden olanları unutmam. Tamam mı? Her fırsatta bana zorbalık yaptığını, hayatı bana dar ettiğini unuttun herhalde? Benimki dolmuşluk, bıkmışlık. Bıktım senden, anladın mı? Bıktım!"
Cevap veremedi. Öylece gözlerime baktı. Böyle bir patlama beklemiyordu ama beklemesi gerekirsi. Yarattığı şahesere bakıyordu. El birliği ile beni ne hâle getirdiklerini görmelerini istedim. Yerimde başka biri olsa çok daha önce karşı çıkmıştı ama sabrımın son demlerini de kullanmıştım. Artık tahammül seviyem yerlerdeydi.
Kalçamı tezgâha yaslayıp, "Biz şimdi temizlik filan yapacağız," dedim başka tarafa bakarak, "evde olmazsan sevinirim."
Hiçbir şey söylemeden çekip gitti. Derin bir nefes aldım. Sadece birkaç saniye sonra kapı sertçe çarpılınca gözlerimi kapadım ve biri bana sıkıca sarılınca kendime geldim.
"Üzülme, her şey iyi olacak."
Ben de ona sarıldım.
"Buna inanmaya ihtiyacım var Tuana, artık iyi bir şeyler olmasına çok ihtiyacım var."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
666 (Tamamlandı)
Teen FictionPatron: Yanımdayken böyle konuşamıyordun, uzaklaşınca sana bi' cesaret geliyor galiba. Ben: Diyelim ki, yanında seninle böyle konuştum. Deli gibi kızdırdım, hiç sevmediğin şeyleri yaptım, kötü sözler söyledim. Ne yaparsın? Patron: Kendini altımda...