Güüüünaayddınn! Sabah sabah atıyorum gözünüz gönlünüz açılsın.
Bölüm baya gecikerek geldi kusura bakmayın lütfen, bundan sonra aksatmamaya çalışacağım.
Ayrıca wattpad'e bayadır girmiyordum kitabın okunma sayısında bir artış olmuş, şaşırdım açıkcası.
Okuyan kişiler lütfen oy verip yorumlarda fikir belirtilerse çok daha güzel olur çünkü okuyanların çoğu bunu yapmıyor:(
Neyse bölümün nerede kaldığını hatırlamıyorsanız bir önceki bölümün son kısımlarını okursanız daha iyi anlarsınız oradan devam ediyor çünkü.
İyi okumalar dilerim^^
_______"Senin bu Çınar'la ne ayak?" Diye sordu Ege. Sanırım bir abim olsaydı o da böyle konuşurdu.
"Bak, anlatacağım ama düzgün fikir ver tamam mı?"
"Ne?" derken şaşkınlığını saklamaya ihtiyacı bile duymuyordu canım arkadaşım. "Ev arkadaşı demedin?"
"Ya bak, " dedim çekinerek. Uzun zaman sonra böyle bir şey oluyordu. "Bu sanırım ünlü birisi. Yani popülermiş falan, öyle diyor. Tam ismi Çınar Efe Vural'mış."
"O kim anasını satayım?"
"Değil mi?" Dedim ben de. Bana katılan birisinin olması iyi gelmişti. "Ben de tanımıyordum. Nereden tanıyayım elin ceo'sunu?"
"Ee?"
"Ya bi bekle," dedim susturarak. "İşte... Of!"
"N'oldu?"
"Anlatamıyorum." dediğim anda ikimiz de sessizleştik. Alışkın değildim böyle şeyleri anlatmaya, ve korkuyordum da. Kötü şeyler geliyordu aklıma.
"Neyse," devam ettim. "Bu elektriklerin kesildiği gece evden aniden çıkmıştı, senle konuşurken. İşte o gün sanırım benim korktuğumu anlayıp rahatsız etmemek için çıktı."
"Ne?" Ege bile böyle bir şeyi beklemezdi. Çünkü kırk kere Çınar'a da dediğim gibi, ev onundu.
"Bugün de arabada anlayış gösterdiğini, rahatsız olmadığını, suçlu hissetmemem gerektiğini falan söyledi."
"Kanka-" derken sözünü kestim. "Bir de beni inatla buraya bırakacağını söyledi ve arabasına bindiğim için teşekkür etti."
Ege her zamankinden farklı olarak "Vay anasını." dedi şaşkınca. Bu ondan da beklemediğim bir tepkiydi, aslında kendimden de.
"Sen ne düşünüyorsun?" diye soran Ege'ye derin bir of çektim. Ne düşündüğümü bilmiyordum. Tek bildiğim bir şey düşünmemem gerektiğiydi.
"Bilmem."
Ege arkasına yaslanıp bilmiş bir eda ile ufak bir kahkaha attı. "Bilmezsin tabii."
Düşünmekten nefret ediyordum, ama düşündüğüm için biraz sessizleştim. "Bunu sonra konuşsak olur mu?"
Ege kafa salladı. "Konuşmasak da olur, anlaşılıyor zaten."
Bir şey demedim. Haklıydı. Diyecek herhangi bir şeyim yoktu. Sadece bu gereksiz duyguyu ört pas etmeyi öğrenecektim. Ya da yok etmeyi.
"Ben biraz dolanayım, eve geçerim. Akşam da gel sen."
Ege gülümsedi, kafa salladı. "Dikkat et, ve her zaman yanında olduğumu unutma."
Ufak bir gülümseme ile kafeden çıktım. Eve gitmeyi planlıyordum. Ege ile konuşmak iyi gelmişti.
-----
ŞİMDİ OKUDUĞUN
EVİMDEKİ ÜNLÜ
Teen Fiction"Kızım sen de hiçbir şey sormadın mı yani? İnsan biraz merak eder. Ya ünlü biriyle kalıyorsan?" Dedi Naz. "Onu da tanır herhalde," Diye araya giren Derin'di. "Yok yok, Burçak mı tanıyacak? Onun baktığı maksimum magazin futbol maçlarıdır. O da Ege y...