•15

213 20 127
                                    

çok sıcak diye yazamadım benim bahaneler ✌🏻

Döndüklerinden beri ikisi de yorulmuş olacak ki sessizce koltukta uzanıp televizyona bakınıyorlardı. Daha doğrusu Jongin bilgisayardan maillerini kontrol edip işi ile alakalı gereken şeyleri hallederken Kyungsoo kanalları değiştirip duruyordu. Oyuncak ayısına koyduğu kafasını kaldırıp sıkıntıyla ofladığında sevgilisi hala meşgul görünüyordu. Saate göz ucuyla baktı. Gece yarısı on ikiye vardığını gördüğünde morali biraz daha bozulmuştu. Geleli birkaç gün olmuş ve gerçekten eğlenmişti. İlişkilerinin tadını çıkarabildiği sayılı zamanlarını geçirmişti hatta. Yarın sabah erkenden yola çıkıp ayrılacakları için üzülüyordu işte. Sanki yaşadığı bu peri masalından uyanıp gerçekliğe dönecekmiş gibi hissetmek canını sıkıyordu.

Asık suratını fark eden adam bilgisayarını kapatıp sevgilisine döndü. Dalgın gözüküyordu Kyungsoo. Yanlış bir şey yapıp yapmadığından emin olmak istedi yanına yaklaşırken.

"Kyungsoo?" Nazik bir şekilde seslendi korkutmamak adına. Kyungsoo yanına kadar gelen adamı yeni fark ettiğinden dolayı biraz şaşırsa da çabuk silkelendi.

"Bir sorun mu var?" Saçlarını okşayarak sordu Jongin.

Adamın kolları arasına girerken başını göğsüne yasladı. Diğer elindende ayıcığını hiç bırakmayışını sevimli buldu Jongin.

"Sadece.." Derin bir iç çekti Kyungsoo. Ne diyecekti ki, eğer gittikleri zaman eskiye dönmesinden korktuğunu mu? Dilini ısırdı çaresizlikle. "Bugün hiç bitmesin isterdim. Hep böyle kalalım hep yanında olayım isterdim." Kimseden saklanmalarına gerek kalmadan hep yanında olsun istedi Kyungsoo. Ama bunu da söyleyemezdi. Bencil davranmamalıydı.

"İstediğin zaman gelebileceğimizi biliyorsun Kyungsoo." Saçlarına bir öpücük daha kondururken. Omegasının derinden gelen kokusu antidepresan gibi geliyordu alfaya. İçindeki boşluğu dolduruyordu neredyese. Ruhunu dinlendiriyordu bir nevi.

"İlaçlarını düzenli kullanıyor musun?" Jongin derin bir nefes alırken sordu omegasına. Kyungsoo başını hafifçe salladı onaylarcasına.

"Geldiğimizden beri kullanmadım gerçi." Ama aksatmamaya özen gösteriyordu her zaman.

"Kokun yayılıyor Kyungsoo. Bir başkası tarafından fark edilebilir." Ve bu hiç hoşuna gitmezdi. Kyungsoo telaşla ayaklandığında ceketinin cebinde bekleyen hap kutusunu alıp mutfağa ilerledi.

...

Evine geleli beş dakika olmamıştı fakat Jongin'i deli gibi özlüyordu Kyungsoo. Son kez öpememişti bile. Bir daha ne zaman buluşacaklarını bilmiyordu bile. Sonraki hafta meşgul olacağını söylemişti hem. Keşke biraz daha yanında olabilseydi diye düşünmeden edemiyordu. Telefonuna gelen mesaj sesiyle depresif ruh halinden anca çıkabilmişti.

'Selam x'

Bilinmeyen numaraydı. Kim olduğundan emin olamadı Kyungsoo. Merakla cevaplarken yüksek ihtimalle yanlış numara olduğunu düşünüyordu.

'Selam?

Tanıyamadım..'

Telefonu yatağın bir kenarına fırlattıktan sonra duşa girmeye karar verdi. Yol yorgunluğunu atması gerekiyordu. Kıyafetlerinden hızlıca kurtulup kirli çamaşırına attıktan sonra duşa girdi. Ani gelen soğuk suyla sesli bir küfür etti. Ne kadar sıcağa çevirse de ısınmıyordu lanet su. Faturaları aklına gelirken ödemeyi unuttuğunu fark etti.

"Siktir ya.."

Zorluklarla aldığı soğuk duşu ardından titreyerek odasına gidip örtüsüne sokuldu. Bornozunu çıkarıp giyinecek kadar iyi hissetmiyordu. Evine döner dönmez peri masalı sonrası gerçekliği yüzüne bir tokat gibi çarpmıştı adeta. Jongin onun için çok üst seviye birisiydi. Yaşattığı her yeni duygu onun için bir dersti. Onunla hiçbir şey hakkında düşünmek zorunda kalmıyordu. Gözlerine çöken ağırlığa engel olamıyordu daha fazla. Artık hiç bir şey düşünmek istemiyordu bu yüzden uykusuna engel olmadı. Biraz kestirir öyle giyinirdi belki de. Sadece dinlenmek ve endişelerini bir kenara bırakmak istiyordu.

toxic obsession : kaisooHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin