7.

580 81 54
                                    

kızarmış yanaklarına çarptığı soğuk su damlalarının yüzünden akışını izledi aynanın karşısında. çok değildi ateşi fakat yüksek sayılacak dereceye gelmişti.

beyazlamış yüzü tıpkı bir hayaleti andırıyordu, kendi gözleriyle bu manzarayı görünce epey bir korkmuştu.

"iyi hissediyor musun?"

ilk defa duyduğuna emin olduğu sesin kaynağına baktı aynadan, bu sağ çaprazında oturan kitaplı çocuktu.

başını sallayarak yeniden açtı suyu, üst sınıfı olan hyunjin'in eski erkek arkadaşı han jisung.

"eğer ilaç istersen verebilirim, çantamda yedek bulundururum."

elini kaldırarak istemediğini belirtmişti felix, kısa süreli bir yükseltiydi bu diğer derse hiçbir şeyinin kalmayacağından emindi.

"ben han jisung bu arada."

kendisine sunulan iç açıcı bir gülümseme yanılmasına sebep olmuştu, daha çok görmezden gelinmesini bekliyordu sonuç olarak eski sevgilisiyle bir hayli yakındı.

"lee felix."

kendisiyle eşit boyda kalan eli sıkarak yüzünü kuruladı, göz ucuyla karşısındaki genci süzüyordu bir yandan da.

"sende mi ikinci sınıfsın?"

başını sallayarak arkasındaki duvara yaslandı felix, beline dehşet bir soğuk vurmuştu.

çocuğun kurduğu cümlesiyle onun da ikinci sınıf olduğunu anlamıştı, sahi pek bir küçük duruyordu şaşırmamak lazımdı.

"yanlış anlamazsan eğer."

"hayır sevgili değiliz sorma bile."

jisung'un sözünü yarıda kesmişti fakat sorulacak sorudan emindi, gerisini duymak istemiyordu.

"yanlış anladın sanırım, neden ilaç istemediğini soracaktım."

kaşlarını çattı felix, yanılmış mıydı.

halbuki emindi bu soruyu duyacağına, neden eski sevgilisi yerine hiç tanımadığı biriyle ilgilenirdi ki bir insan.

"bunu duymayı beklemiyordun sanırım." kollarını birbirine bağlayarak sarışının yaptığı gibi duvara yasladı bedenini.

"hyunjin'i soracağından emindim, şaşırttın."

güldürmüştü bu cümle jisung'u. çantasından küçük bir hap çıkararak felix'e verdi.

"fikrin değişirse eğer iyileşmeni isterim."

daha fazla konuşmayarak çıktı lavabodan, itiraf etmesi gerekirse eğer ciddi anlamda etkilenmişti felix. kendisini yanıltan, şaşırtan birisini daha önce görmemişti.

belki de sadece utanmıştır bu yüzden konuyu değiştirmiştir diye düşündü.

daha fazla fikir üretmek istemediğinden dolayı yurt yolunu tuttu, bu kafayla dersi algılamaya yeter miydi dikkati bilmiyordu. 2 saat yok yazılsa bir sorun çıkmazdı en azından.

dışarı çıkmadan önce fakültede arkadaşlarından birini görüp haber vermek istiyordu fakat görünürde kimse yoktu bu yüzden daha fazla beklemeden yurda ilerledi. çok yoktu mesafe bundan dolayı rahattı kafası.

aşina olduğu evle durdu yerinde biraz yanaştı bahçeye doğru, kimseler yoktu.

kapıyı aralayarak içeri adımladı, tek bir ses dahi çıkmıyordu.

sonradan fark etti arka bir bahçesinin olduğunu, yanaştı iyice.

eğildiği yerden toprağı kazmaya çalışıyor, ağzında ise bir şarkı tutturmuş onu söylüyordu.

merak ettiği hayatlardan birisiydi bu adamın hayatı, tesadüfen görmüştü buna rağmen pek bir ilgili yaklaşmıştı.

"do yun, oğlum bu ne sürpriz."

adamın cümlesiyle aklının başka yerlere gittiğini anlamıştı şimdi ise kaçmak için çok geçti.

"yanlış anladınız sanırım ben oğlunuz değilim."

adam gülerek yerinde doğruldu, pek bir güleçti.

"hep böyle asi olacaksın değil mi."

yeniden toprağın başına geçerek işini devam ettirmişti.

"masadan bana haplarımı getirebilir misin?"

buradan ayrılmak için güzel bir fırsattı fakat bir daha konuşmayacağı bir adamla kısa bir sohbet etmek istiyordu.

"elbette."

girişte küçük kare bir masanın üzerinde fazlaca hap kutuları vardı.

"donepezil." şaşırarak kutunun içini açtı, fazla olmasına rağmen tek bir hap vardı burada. "alzheimer hapı."

neden kendisine oğlum diye seslendiğini şimdi anlamıştı, bu adam çoktan kafasında hayali şeyler barındırmaya başlamıştı.

bahçeden gelen sesle hapı alarak yeniden arkaya ilerledi, olduğu yerde kendisini izliyordu.

parlayan gözleriyle sanki her zaman gördüğü bir yüzü izliyor gibiydi.

"buyurun."

ilacı alarak teşekkür etmişti yaşlı adam, bu fırsatla izin isteyerek yurda gideceğini belirtti felix. yeniden gelme sözünü vererek ayrıldı oradan.

garipti.

roxanne                                                                   minlixHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin