16-Kim Bu

104 17 20
                                    


Uyandığımda Felix ve Hyunjin hâlâ aynı filmi izliyordu.

"Kaç saat oldu? Film bitmemiş daha."

"Bir saat oldu daha. Uykun varsa uyumaya devam et Jimin gelmesine çok var." cümlenin sonunda gülmeye başlamıştı Felix.

"Jimin ne alâka ya. Onu bekliyorum sanki, ne hali varsa görsün." Dediğimde.

Hyunjin "Ji- Jimin gitme. Gitme bırakma beni." diyerek taklidimi yapmaya başlamıştı.

"Bunu diyende bendim zaten. Nasıl bir rüya gördüysen ilk dediğin şey Jimin gitme oldu."

"Hatırlatma hiç o rüyayı, çok kötüydü."

"Hyung ne gördün de o kadar etkiledi seni?"

"Sonra anlatsam olur mu?" Dediğimde.

Felix "Olur hyung. İstediğin zaman anlat." diyerek bana sarılmıştı.

Bende çok geçmeden bende ona sarıldım. Sonra Hyunjin

"Hani bana ben kalayım mı?" Demiş ve o da sarılmıştı.

Şu an Jimin burada olsa kesin 'ne bu gene yapış yapış halleriniz.' derdi.

Birkaç dakikanın ardından Hyunjin bizden ayrılıp

"Hadi Yoongi kanı içsin sonra da şehre dolaşmaya çıkalım." Demişti.

"Evet evet uzun zamandır insanların arasına girmemiştik değişiklik olur." dedi Felix.

"Ben illa kanı içmek zorunda mıyım?"
Demem ile ikisi de bana bakmıştı.

"Tamam ya şansımı denedim sadece."

"Kan içilmez mi ya? Bir de bulmuş alfa kanı içmesem olmaz mı diyor."

"İyi be içiyorum işte. Amma da önemliymiş şu alfa kanı öve öve bitiremediniz."

"Çok söylenme kedicik iç şunu gidelim." anlaşıldı Hyunjin'de insaf yok.

Ve kedicik mi dedi o.

"Ben kediye benziyor muyum? Sürekli kedicik deyip duruyorsunuz."

"Ne benzemesi, uzaktan görsem vampir değil kedi derim."

"Gözlerine bir baktır o zaman Hyunjin. Yani Hyunjin'in abarttığı kadar değil ama benziyorsun hatta kurtlar ve vampirler arasında bu kadar kediye benzeyen bir sen varsın."

Kediye benzeyen sadece ben mi varım? Ama Jimin sevdiği kişinin kediye benzediğini söylemişti.

Diğerlerine davrandığımdan farklı davranırım da demişti.

Jimin sürekli sert durur herkesi tersler ama bana öyle davranmıyor ve o da bazen kedicik diyor. Yoksa JİMİN BENDEN Mİ HOŞLANIYOR.

Hyunjin bir elindeki bardağa bir bana bakıyordu. "Bardakta bir şey mi var neden şaşkın şaşkın bakıyorsun?"

"Ne ha bir şey yok aklıma başka bir şey geldi de ondan şaşırdım ben."

Dedikten sonra elinden bardağı alıp kafama diktim.

"Hadi gidelim."

Hyunjin "Tamam hazırlanın siz ben Jin hyung'dan arabayı isteyeyim." dedikten sonra evden çıktığında, Felix.

"Bizde üzerimizi değiştirelim sonra Hyunjin'in gelmesini bekleriz." dediğinde ikimizde odalarımıza çıktık.

Üzerimi değiştirdikten sonra defterimi aramaya başlamıştım.

Nereye koydum ki bunu?

Masanın çekmecelerine, dolaba yatağın altına bile bakmıştım ama yok. Hiçbir yerde yoktu.

DARK BLOODHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin