35-Final

61 5 9
                                    

"Felix bıraksana kolumu."

"Sende rahat bırak onları, uyurlarken rahat ver bari."

"Ben onlara dedim, öpüşsünler rahat bırakacağım. Önce shipimin momentını almam lazım." derken Felix'den kurtulup kapıyı açmıştı.

"Bak şunlara ne güzel uyuyorlar kucak kucağa."

"Uyumaya devam etsinler o zaman Hyunjin, rahat bırak onları."

"Ya ama civcivim yeter bu kadar kucak kucağa yatmaları. Hem bu alfa bozuntusu saraya gidip lider beycikle konuşmayacak mıydı?" derken sonlara doğru sesini yükseltmişti.

Hyunjin bağırınca Felix koluna hafifçe vurup onu susturmuştu.

"Bağırmasana! Önce safkanların yerini bulmamız lazım ne diye hemen kurtları karıştıralım?"

"O da doğru, zeki aşkım benim. Ama bana ne kalksın şunlar! Jin ve Namjoon orada çalışıyor, bende çıkacağım birazdan bunlar böyle keyif mi yapacak?" dediğinde Felix Hyunjin'in kollarından tutarak ona yaklaşmıştı.
onları dinlemeye başlamıştı.

"Ben mi? Ne kıskanması canım, yani birazcık olabilir. Ben de senden günlerdir ayrıyım ama birazdan gideceğim bunar burada sarmaş dolaş uyuyor adaletli mi bu?"

Jimin "Adaletli Hyunjin, şimdi siktir olup git şu odadan yoksa ben göndereceğim." dediğinde Hyunjin Felix'den ayrılmıştı.

"Çok ayıp alfa sana hiç yakışıyor mu bu sözler?"

"Ben sana yakıştıracağım o sözleri. Rahat bıraksana sen bizi!" dediğinde Hyunjin sırıtmış.

"Yok önce öpüşün." dediğinde Jimin sinirle Felix'e bakıp.

"Felix al şu kuşunu yoksa öyle birisi olmayacak." demiş ve Hyunjin'e bakarak. "İstediğimiz zaman istediğimizi yaparız sana ne!" diye bağırmıştı. Jimin'in bağırışına da Yoongi uyanmış olanları anlamaya çalışıyordu.

"Kim istediği neyi yapıyor, neden buraya toplandınız?" Yoongi'nin sesini duyduğunda Jimin'in yüz ifadesi anında değişmiş ve Yoongi'ye bakmıştı.

"Şu çakma sarışının işleri gene güzelim gidecek şimdi zaten sen uyu. Değil mi Hyunjin?" ama tabii ki de Hyunjin Jimin'i dinlemiyordu, başka bir noktaya takılmıştı o.

"Güzelim dedi bak, hadi öpüşün." Dediğinde Jimin, Yoongi'den ayrılarak ayağa kalkmış

"Ya oğlum siktir git şurada!" diyerek sesini yükseltmişti. Ama tabi Hyunjin'in umurunda bile değildi bu hareketleri, aksine zevk alıyordu Jimin'in bu hallerini görmekten.

"Ne dedim ki ben şimdi? Küçük masum bir öpücük istiyorum ben, çok mu istiyorum. Gelip de üreyin çiftleşin mi diyorum?"

Jimin"Ha birde onları de gerizekalı yürü git işine, ne yapıyorsan yap." dediğinde Hyunjin.

"Görüyor musun Felix neler diyor bu öküz bana. İyi be gidiyorum, ben dışarlarda dolaşayım bilmediğim yerlerde tanımadığım insanların yanında siz de burada keyif yapın. Tamam, giderim ben. Görüşürüz." demiş ve odadan çıkmıştı.

Hepsi arkasından bakakalmıştı. Bir süre sonra Jimin şaşkınca.

"Bu nasıl bir duygu sömürüsüydü?" diyebilmişti. Ardından Felix.

"Bende bilmiyorum. Ama bu gider şimdi tek başına ben yanına gidiyorum birazdan gelin sizde Namjoon hyung bekliyor." demiş ve odadan çıkmıştı.

Felix çıkınca Jimin yanıma oturup bana dönmüştü.

"Bu işlere karışmak istediğine emin misin? Tehlikeli olabilir ve daha yeni yeni güçlerini kontrol etmeye başladın dün de pek istekli gibi değildin."

DARK BLOODHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin