𝐁𝐀𝐂𝐊 𝐓𝐎 𝐁𝐋𝐀𝐂𝐊 // ⍟𝐒𝐇𝐔𝐍𝐓𝐀𝐑𝐎 𝐂𝐇𝐈𝐒𝐇𝐈𝐘𝐀⍟

45

Ve Chishiya kaldığı yerden konuşmaya devam etti...

Chishiya:Bunu daraltmanın bir yolu yok. Yani ben... Şey, şansım yaver gitti.

Kadın dengesizce titremeye başladı.

Elbiseli:74'ü seçmemem gerektiğini biliyordum!

Aisha:Bağırma be kadın!

Ve bir anons sesiyle ikimiz de duraksadık...

"ARTIK BİR OYUNCUNUN DAHA -10 PUANI VAR."

Belindeki, onu oturduğu yerde tutan kemerini çözmeye çalıştı çırpınırken.

Elbiseli:Hayır, hayır. Hayır... Hayır, hayır! Hayır! Hayır, hayır! Yapma! Lütfen! Bırak beni.

Chishiya onun kaçmaya çalışmasını izlerken tek kaşını kaldırdı.

Kendimi tutamadan kıkırdadım.

Elbiseli:HAYIR!

Diye bağırdı ağlarken.

Yüksek sesle bağırmaya devam etti.

Asit aşağı döküldü ve vücudunu eritti, derisi ve kemikleri yandığında asit cızırdadı.

Kuzuryu: Şey... Bütün hayatlarının aynı değerde olmadığını söyledi. Buna hâlâ inandığını mı düşünüyorsun? Acı sona kadar mı?

Kuzuryu sonunda Chishiya ile konuşmaya karar vermişti...

Kuzuryu:Söyle bana... Hiç perdenin arkasına bakıp Dünya'nın gerçekte nasıl çalıştığını gördün mü? Anne babalarının birkaç yen ilaca gücü yetmediği için ölen çocukları izledin mi? Anne babalarının borçlarını ödemek için satılan kızları gördün mü?

Kuzuryu bir süre sonra devam etti...

Kuzuryu:Yoksulluk döngüsünden çıkmak için güçsüz müydün?

Chishiya ona boş boş baktı.

"YENİ BİR KURAL EKLENİYOR. BİR OYUNCU SIFIRI SEÇERSE VE EĞER BAŞKA BİR OYUNCU 100'Ü SEÇERSE KAZANIR."

Chishiya:A-ha. Bu noktada oyunda sadece üç oyuncu kaldığından, sıfıra yakın olanı seçen kaçınılmaz olarak kazanan olacak. Sadece matematik. Yani her seferinde sıfırı seçersen, kazanacaksın. -10'dan daha uzaktasın. Ama bu yeni kural her şeyi değiştiriyor.

Aisha:Hâlâ şansım var. Biriniz sıfırı seçerse 100'ü seçerek kazanabilirim. Ama sonra 100'ü seçeceğimi düşünüyorsanız, birini seçin ve siz kazanın. Üç seçenek. Üç seçenek var. Sıfır, bir ve 100. Taş, kağıt ve makas.

Chishiya:Ama benim de sadece iki puanım kaldı. Birimiz iki kez berabere kalırsa, bu oyun benim için biter, değil mi? Deneseydin risk daha yüksek olamazdı. Anlıyorum. Çaresizce bunu adil kılmaya çalışıyorsun. Ama neden? Neden zahmet edeyim?

Düşündüm...

Hayır, kafam gerçekten çok karıştı!

Elimle alnımı ovuşturmaya başladım...

Kuzuryu:Varsayımsal olarak, bir hastalık için bir milyon doz aşı olsaydı, hangi milyon insanı kurtarırdınız?

Diye soru yöneltti Chishiya'ya.

Chishiya oturduğu yerde rahatça arkasına yaslandı...

Chishiya:Ahhh... Şimdi anlıyorum. Kimin yaşayıp, kimin öleceğini seçmek zorunda değilsin. Bir hayatın değerini belirlemek istemiyorsun.

Kuzuryu:Kesinlikle. Tüm değişkenleri nasıl tartabilirim? Birini kurtarmaya değer, diğerinu değersiz yapan nedir? Nasıl bilebilirim? O hâlde, bana ne düştüğünü söyle. Soruyu cevaplamak zorunda kalsaydın...

Chishiya:Ben ne yapardım..? Annesi, babası, ve parası olmayan çocuklara verirdim.

Bunu Chishiya'dan duymayı açıkçası beklemiyordum.

Hayır hayır, onun kötü birisi olduğunu düşündüğümden değil...

Daha çok kendisi düşünürdü gibime geliyor.

Şimdilik bu kadardı... Umarım beğenirsiniz. Bir yazım yanlışım varsa lütfen kusuruma bakmayın, söyleyin düzeltirim. İyi okumalar, iyi günler...