Sınır koymayacağım, bundan sonra canım istediğimde atacağım bölümleri.
Keyifli okumalar dilerim.
07.08.2023
"Sen kaç yaşındaydın, ben senin görmeye dayanamayacağın şeyleri yaşarken?"
...
Sanki o yerdeki eski ve yırtılmış defteri, kalemi bulduğum o andaydım. Çok büyük bir heyecanla alıp saklamıştım, çünkü biri görürse olacakları düşünmek bile istemiyordum. O zaman pek umursamasam da şu an farkına varıyorum, yazmayı bile bilmeyen bir kız defterle ne yapabilirdi ki ceza alması için?
Sahiden, neydi sorun?
Sorun, her şeye rağmen eğlenebilmeye çalışmam mıydı? Sorun, çalınmaya çalışılan hatta çalınan çocukluğuma inat çocuk olmaya çalışmam mıydı?
Bilmiyordum, anlamıyordum, anlayamıyordum. Neden bu kadar korkuyorlardı çocuk olmamdan?
Peki ben ne olmuştum? Çocuk olamamıştım, ergen olamamıştım ya da genç olamamıştım. Ben ne olabildim bilmiyorum ama her neysem biliyorum ki bana bunu yapanların hepsinden intikamımı alacağım.
Birinin eli, buz kesmiş bedenimi çektiğinde kendime gelebilmiştim. Pars beni yanına çekmişti ve ben şu an arada değil, biyolojiklerin yanındaydım. Arkalarında veya önlerinde değildim, onlardan biri gibi ortalarındaydım. Hissettiğim şey güven değildi, hissettiğim şey nefrette değildi. Sanırım bu geride bırakılmamanın verdiği mutluluk hissiydi.
"Tekrarlıyorum, her ne olursa olsun Lavin'i seçiyorum," dedi Baran, arkasına dönüp bir baktığında destek bekliyordu ve beklediğini almıştı. "Seçiyoruz." dediğinde sesindeki güven apaçık ortadaydı. Ali'nin ve Arslan'ın gözlerindeki nefretin kendini göstermesi de çok uzun sürmemişti, fakat anlamadığım şey bu nefretin özellikle bana karşı olmasıydı. İkisininde bakışları hiçbirine değmeden beni bulmuştu, nefret dolu bakışları.
"Nasıl sevdiniz bu kızı?" Dedi Ali hiddetle. Hiç kimseden ses çıkmazken odadan yankılan ses sadece Ali'nindi. "Doğduğundan beri benimle fakat onu hiçbir zaman sevemedim. Bora'ya karşı her zaman bir sevgim, bir şefkatim vardı fakat Lavin'e gelince sadece nefret vardı."
Hissetmiştim, beni hiçbir zaman sevemediğini hissetmiştim ama hep kendimi kandırmıştım. Bir gün sevgisini göstereceğine inandırarak kandırmıştım kendimi, gösteremese bile sevdiğini düşünerek kandırmıştım.
Bora'ya sevgisini gösterebiliyorken, bana gelince sevgisini gösteremediğini düşünmek aptallıktı. Her fırsatta benden nefret ettiğini söylerken beni sevebileceğini düşünmek aptallıktı.
Küçük Lina aptaldı.
Barlas, "Senin nefretin ona değildi Ali, senin nefretin yanındaki adamaydı." dediğinde Ali'nin bakışları Baran'dan Barlas'a kaymıştı.
"Lavin'i sevemedin çünkü o senin gözünde küçük bir kız çocuğu değildi, o senin gözünde düşmanının kızıydı." Haklıydı, belki de küçük bir kız çocuğunu düşmanı olarak görmüştü Ali. Ona hiçbir şey yapmayan bir kızı düşmanı olarak varsaymıştı."Ali," dedim kendimi tutamayarak. "Sen Arslan'dan intikam almadın, farkında mısın?" Kafasını iki yana salladığında acılı bir tebessüm yerleşti dudaklarıma.
"Sen, hiçbir suçu olmayan bir kız çocuğundan intikam aldın. Boyu dizine bile gelmeyen bir kızdan intikam alacak kadar aşağılık bir adamsın sen." Ve bende haklıydım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
LAVİN
ChickLitZamanla duygularından arınmış bir kız düşünün. Babası sandığı adamın, Ali Karan'ın onu bu hale getirmesi de ayrı bir konu. Gülmeyi unutmuş bu kızın bir gün gerçekten gülebileceği çok komik olmalı. Bu kızın bir gün gerçek ailesi ortaya çıkarsa ne olu...