8

1.9K 87 64
                                    

🎶Yoko Ono-Mob Rich

***

Karşıdan gelecek servis için pozisyon alırken üzerimdeki gerginliği atmaya çalışıyordum. Maçın başından beri üzerimde hissettiğim rahatsız edici bakışları ve her an benimle konuşmaya çalışabileceği ihtimali yüzünden diken bile değil, direkt kazığın üzerindeydim sanki. Burada olması beklenmedik, aynı zamanda da kötü bir tesadüftü.

Sevgilimle vakit geçirmek için katıldığımız plaj voleybolunda eski sevgilim Poyraz'la aynı takımda olduğumu fark etmem ancak ömürlük kötü şansımın bir ürünü olabilirdi.

Servise giden kişiyle takımından biri konuşmaya başladığında Melissa fırsatı değerlendirmek üzere filenin önüne bana doğru adımlamıştı.

"Bana blok yapmak, ha?" Yüzüne flörtöz bir gülümseme yayılmış, elleri filenin üzerindeydi.

"Rakibime blok yaptım. Daha dikkatli olmalıydı." İşaret parmağımı ona doğrultarak imalı bir gülümseme takındım.

"Belki sen toplarsın dikkatini?" Alt dudağını ısırırken güldü.

"Hiç etik değil." Filenin önüne yüzümü yaklaştırdım.

Herkes pozisyonuna geri dönmek için hareketlendiğinde ben de aniden çekilip yerime geçerken Mile işaret ve orta parmağını ilk gözlerine sonra da bana doğrultmuş, sesli sayılabilecek gülmeme engel olamamıştım.

O sırada Poyraz'ın gözleri de resmen her hareketimi takip ediyor, görmezden gelmeme rağmen asla vazgeçme zahmetinde bulunmuyordu.

Melissa'nın onu tanımamış olması içimi rahatlatsa da Poyraz'ın kendini hatırlatacak olma ihtimali çok yüksekti. O böyle bir karakterdi. Görmezden gelinemezdi, gelirdi. Onu unutamazdınız, o kolayca unuturdu. Aldatırdı, sınırsız sadakat beklerdi. Hayatınıza istediği gibi girip çıkmak ister, seçme hakkının kırıntısını dahi size tanımazdı.

Ayrılığımız sonrası manipülatif etkisini üzerimde kaybetmesi onun egosunu oldukça fazla zedelediği için kuyruk acısını magazinlere malzeme vererek gidermeye çalışıyor, bunu bilmediğimi sanıyordu. Biliyordum, sadece umrumda değildi. Onunla acıdığım iki sene geçirmek zaten gayet yetmişti, artmıştı da.

Karar setinin sonlarında olduğumuz için gittikçe daha da stres oluyor, bir an önce Melissa'yı da alıp buradan uzağa götürmek istiyordum.

Durum 11-13, önde olan da bizdik. Bu maç öyle veya böyle bitmeliydi. Bir an önce bitmeliydi.

Karşı takım servisi kullandıktan sonra adını bilmediğim kızıl saçlı kız karşılamış, Poyraz da adımı söyleyerek bana pas atmıştı. Smaç vurup sayı aldığımda hala kulak tırmalayıcı sesi kulağımda yankılanıyor, kısılmasını diliyordum.

Servis için topu bana verme bahanesiyle yanıma geldiğinde imalı bir şekilde sırıtıyordu.

"Güzel sayıydı."

Ona hiçbir şey demeden topu alıp servis alanına adımladım ve karşıya döndüğüm gibi gözlerimi Melissa'ya çevirdim.

Gözlerini kısmış Poyraz'a baktığını gördüğümde stres olsam da bana dönüp göz kırpmasından sorun olmadığını anlamış, rahatlamıştım. Benden öğrenmeliydi. Tabii buradan gittikten sonra.

safe place | melissa vargasHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin