KAYBOLMUŞ RUHLAR(YARI TEXTİNG)

1.BÖLÜM: SEVGİLİ PRENSESİM

Korkuyla gözlerimi araladığım da fark ettim ki su içinde kalmıştım. Yatağımın kenarına genelde su koymadığım için mutfağa inmek için ayağa kalkıp odamdan dışarıya çıktım. Havanın daha karanlık olduğunu fark ettiğimde koridordaki saate baktığımda daha sabahın beşi olduğunu anladım, bu da demek oluyordu ki sadece iki saat uyuya bilmiştim. Her gün kâbuslarla uyanmak artık bir zulüm haline gelmişti, zaten uyku problemi çekiyordum bir de işin içine kâbuslar girdiğinde hiç uyuyamıyordum.

Suyumu içip odama geri döndüğümde telefonu elime alıp baktığımda Aleyna'dan bildirim geldiğini gördüm. Arkadaş yapmaktan nefret ediyordum ama Aleyna benim için bir arkadaştan fazlasıydı, bir kardeş gibiydi. Bildirime tıkladığımda bir video attığını gördüm, attığı videoya kalp atıp geçtim.

Masa lambamı açıp kitap okumaya başladım, kitap okumak iyi hissettiriyordu, kendimi başka dünyalarda buluyordum.

*****

Alarmım yedi de çaldığında kitabın kapağını kapatıp banyoya doğru ilerledim. Banyoda işlerimi halledip odama döndüğümde saat yediyi yirmi iki geçiyordu. Üç dakikada çantamı hazırlayıp odamdan çıkıp mutfağa doğru ilerledim. Attığım her adımda kokular artıyordu. Mutfağa girdiğimde yengemin kahvaltı hazırladığını gördüğümde "Günaydın." dedim 'n' harfini gereğinden fazla uzatarak. Yengem de bana bakıp "Günaydın güzel kızım." dediğinde gülümsemekle yetindim. Arkadan bir bağırış sesi geldiğinde yüzümü ekşitip arakamı döndüğümde o kişinin Furkan'dan başkası olmadığını fark ettim "GÜNAYDIN GÜZEL AİLEM VE SANA DA GÜNAYDIN FISTIK." dediğinde gözlerimi devirip "BAĞIRIP DURMA LAN KULAĞIMIN DİBİNDE." dediğimde tam Furkan bir şey söyleyecekken Dayım araya girip "Susun ne bu sabah sabah ve sende sabahın köründe bağırıp durma." Furkan'a doğru sırıtıp göz kırptım. "Ulan koca evde gene suçlu ben oldum." dediğinde ensesine vurup "Sus lan büyüklere karşı gelinmez." deyip hafif kıkırdadım çünkü sadece 1buçuk ay büyüktüm göz devirdiğinde umursamayıp kahvaltıya başladım.

Kahvaltımızı bitirip Furkan'la beraber okula doğru yola çıktık. Dayım okulun müdürü olduğu için herkesten önce gidip okulun kapılarını açıyordu.

İlk dersin başlamasına daha yarım saat vardı, canım sıkıldığı için sınıftan çıkıp kantine doğru ilerledim çünkü Aleyna'yla her zaman kantinde buluşuyorduk. Genelde oturduğumuz masaya oturup Aleyna'yı beklemeye başladım.

*****

Yaklaşık on-on beş dakika sonra Aleyna'yı kapıdan girerken gördüğümde ayaklanıp kantin sırasına girip iki bardak kahve alıp masaya tekrar oturdum. Aleyna'da geldiğinde kahvelerimizi içip sınıfa doğru ilerledik.

Telefonum titrediğinde ekranını açıp baktığımda mesajım Dayımdan geldiğini gördüm mesajı açıp baktığımda bugün bizim sınıfa yeni birinin geleceği yazıyordu, mesaja cevap verip telefonu kapattım.

Kendi sırama oturduğumda Aleyna'da yanıma oturdu. Hoca sınıfa girerken arkasından bir tane çocuk geliyordu, sanırım yeni çocuktu, umursamayıp kafamı sıraya yasladığımda uyumaya çalıştım, tabi ne kadar mümkünse.

Teneffüs zili çaldığında kafamı sıradan kaldırıp baktığımda ön sıramda birinin oturduğunu fark ettim sanırım bu yeni gelen çocuktu.

Kapı sert bir şekilde açıldığında kafamı refleks olarak oraya çevirdim ve tabi ki gelen Furkan'dan başkası değildi. Büyük ihtimal sınıfa yeni birinin geldiğini duymuştu. Gözlerimi devirip yan tarafıma döndüğümde Aleyna'nın uyuduğunu fark ettim, Furkan'ın geldiğini duysa yine aynı şekilde uyur muydu acaba bu düşünceyle hafif kıkırdadım. Furkan çocukla konuşup yanımıza doğru geldiğini gördüm. Kıkırdadığımı fark edince sırıtıp "Ooooooo siz güler miydiniz yaaaa." dediğinde gözlerimi devirip "Yüzümde mimik varsa neden gül miyim?" dediğimde Furkan "O zaman soruyu değiştiriyorum, oooooo sizin yüzünüzde gülmenizi sağlayan bir MİMİK mi varmış?" dedi mimik kısmını bastırarak söylemişti "Boş yapma a-" derken sözüm kesildi Aleyna uyanarak "YA NE KONUŞTUNUZ BİR SUSUN!" uyku mahmurluğuyla dediği cümleye yandan sırıtarak Furkan'ı işaret ettiğimde "Ne?" dedi anlamamışlığını belli ederek. Kafasını çevirdiğinde Furkan'ı gördüğünde utanarak kafasını sıraya gömdüğünde Furkan'la beraber küçük bir kahkaha attık. Aleyna kafasını kaldırıp bana kızgın gözleriyle bakarken koluma vurmaya başlayıp "NE GÜLÜYORSUN YAAA!" deyip kafasını tekrar sıraya koyduğunda bu sefer küçük olmayan bir kahkaha atıp Furkan'ın arkasına saklandığımda Aleyna ilk kafasını kaldırmış sonra beni Furkan'ın arkasında görünce tekrar kafasını sıraya koymuştu ki o an zil çaldığı için Furkan sınıfına gitmek için kapıya doğru yürürken, Aleyna'nın ona baktığını fark edince gözünü kırpıp sınıftan çıktığında Aleyna'nın kıpkırmızı olduğunu yetmezmiş gibi bir de üstüne donduğunu fark ettim. Bu sefer beni dövmemesi için hafif kıkırdayıp sırama oturdum.

*****

Okuldan sonra spor için hazırlanıp, spora gidip gelmiştim, evimizde de depom vardı ama çoğu zaman spor salonuna giderdim. Evin kapısını açıp içeriye girdiğimde Yengemin yemek hazırladığını gelen kokular sayesinde anlamıştım. Mutfağa girip arkadan Yengemin yanağını öptüğümde korkup hızla arkasına döndüğünde beni görmesiyle rahat bir nefes alırken bu sefer kızgın gözlerle bakıp "Kız niye sessiz sedasız geliyorsun yüreğime iniyordu." dediğinde yaklaşıp yanaklarını sıkarken "Oy çen korktun mu çen yerim ben çeni." dedikten sonra hafif kahkaha atıp geri çekildiğimde "Neyse ben odama gidiyorum duş alacağım ter koktum." dediğimde Yengem "Tamam kızım. Ama hızlı ol yemek hazır olmak üzere." dediğinde yanaklarını öpüp "Tamam sultanım sen ne dersen o." dediğimde Yengem hafif güldüğünde kapıdan ona öpücük atıp hızla mutfaktan çıkıp odama doğru ilerledim.

Duşumu alıp saçımı havluyla kuruttuğumda hala hafif nemliydi, umursamayıp aşağı inerken Furkan'ında odasından çıktığını gördüm. Ona doğru yürürken beni fark ettiğinde durup beni bekledi yanına geldiğimde elini omzuma atıp kendine çekti ve diğer eliyle saçlarımı karıştırırken dirseğimle karın boşluğuna doğru hızla vurup ardından da dizine vurduğumda acıyla geri çekilip küçük bir "AHH!" deyip kafama vuracakken kolunu tutup ters çevirdim bu sefer "AHHH!!! TAMAM SPORDAN GELDİN ANLADIK KOLUMU BIRAK ARTIK ACIYOOR. "dediğinde biraz daha ittirdim bir mesaj vermek için "LÜTFEN LÜTFEN! NE OLUR BIRAK." dediğinde mesajı anladığını anlayıp kolunu bıraktım. Aşağı indiğimizde sofranın hazır olduğunu anladık.

Masaya oturup sessizce yemeğimizi yedikten sonra Furkan'la film izlemek için benim odama çıktık. Mesaj gelmiş mi diye baktığımda kayıtlı olmayan bir numaradan mesaj geldiğini gördüğümde üstüne tıkladım.

0534*******: Sevgili prensesim

0534*******: Hiç mi korkmuyo'sun karanlıktan?

0534*******: Kim bilir ne rüyalar, ne rüyalar

0534*******: Görüyo'sundur o mezarlıkta

0534*******: Sevgili prensesim

0534*******: Üşüme al beni yanına, al

0534*******: Sarılabilsem sana, gelsen bana

0534*******: Başaramam, sensiz yaşayamam

BİLGİLENDİRME: İlk kitabım olduğu için biraz acemi işi olabilir kusura bakmayın.

BİLGİLENDİRME2: Her hafta cumartesi günü bölüm gelecektir bilginize...

Başlama tarihleri??