DENİZ KABUKLARI

0.4

Bizim şarkımız var biliyor musunuz🤍

Satır araların yorumlarınızı bırakmayı ve bölüme yıldız bırakmayı unutmayın lütfen

🏖

İnci, beyaz kadar Gardenyalar da sana çok yakışacak! Diğer üç dileğini bana iletmeyi unutma!'

- Lamba Cini

Çiçekle notu şezlonga bırakıp hızlıca kumsalın arka tarafına gidip oturdum. İnci'nin denizden çıkıp çiçeği görünce ne tepki vereceğini merak ettiğim için izlemek istiyorum. Kumsala gelmesini beklerken de bir elimde telefonda hazır bekliyordum ki çıkar çıkmaz kamerayı açarak bu anı ölümsüzleştirebileyim.

Üstümde ki kıyafetle de çok sırıtmamak için gözlüğümü gözümde tutup tshirtümü üstümden çıkardım. Güneşleniyor gibi pozlar kesiyordum. Beklemem çok uzun sürmedi. İnci ve arkadaşları itişe kakışa gülüşerek kumsala doğru ilerlemeye koyuldu. Dakikalardır elimde hazırda bekleyen telefonun kamerasını açtım ve denizden çıktığı andan itibaren kameraya almaya başladım.

Gülüşerek şezlongların yanına ilerlerken şezlonga birkaç adım kala çiçek buketini fark etti. Önce adımları yavaşladı ardından durdu. Bu sırada gülüşü soldu, gözleri aralandı ve gözünü kırpmadan çiçeklere bakmaya koyuldu. Gerçekliğine inanamıyor gibi bir hali. Bu fikrimi de hemen ardından dudaklarının aralanıp eliyle ağzını kapatmasıyla kesinleştirmiş oldum.

Çiçeğe doğru adımlarken etrafa göz atmayı ihmal etmedi, kameradan şüphelenir belki diye fotoğraf çekiyor gibi telefona gülümsüyor gibi davrandım. Halbuki telefona yansıyan görüntüsüne sırıtıyorum ama o bunu bilmiyor.

şimdilik...

Çiçekleri bırakanı bulamadığı için çiçekleri önce kolları arasına aldı. O sırada hala gülüşüp atışan iki arkadaşı İnci'nin kolları arasına aldığı çiçekleri yeni fark etti. İkisi de kumsalda kısa süren birer çığlık attı ve İnci'nin iki yanına geçip yüzlerini çiçeğe yaklaştırdılar. Kokusunu beğenmiş olmalılar ki iki ellerinin parmaklarını birleştirip aşağı yukarı salladılar.

Bu sırada İnci de çiçekleri kokladı, yapraklarını inceledi. Yapraklarında parmaklarını gezdirdi. Çiçekleri koklarken gözlerini kapatarak üç saniye öyle kaldı ve gözlerini açarak doğrulduğunda gülümsüyordu. Parmaklarını yapraklarında dolaştırdığında ise nasıl yaptığımı anladığını ve 'helal be' diyen bir yüz ifadesiyle beraber bir gülüş oluştu yüzünde.

Arkadaşları iki yandan onu sarsıp gülüşerek bir şeyler derken İnci o sırada çiçeği alırken şezlonga düşen not kağıdını gördü. Arkadaşlarını itip bir şeyler söyledi ve karta eğildi. Muhtemelen onu bırakmalarını ve durmalarını istemişti.

Kartı aldı. Ayağa kalkmak yerine şezlonga oturdu, çiçeği de bacaklarının üstüne koydu. Kartı okudu fakat o kadar uzun süre karta baktı ki bir kez değil birden çok kez okuduğunu anladım. Karttan gözlerini ayırdığında önce arkadaşlarına baktı ardından da tekrardan kumsala kısaca bir göz attı.

Kumsaldan gözlerini çektiğinde tekrar karta ve çiçeğe ard arda bakışlar attı. Bu sefer dudaklarında tebessüm değil çok büyük ve içten bir gülümseme vardı. Bana doğru oturduğu içinse kamerayı yakınlaştırdığımda gözlerinde ki gülümsemeyi gördüğüme de yemin edebilirdim. Fakat şu da bir gerçekti kameradan bakmadan bile belli oluyordu.

Saatlerdir güneşin altında boyamama, yorgunluğuma ve zahmetime tam olarak şuan değdini anladım çünkü İnci çiçeklere sarılarak gülümsedi. Sonrasında ise hiç beklemediğim bir şey oldu. İnci çiçeklerle ilgilenirken arkadaşlarından birisi kamerayı çıkardı ve İnci'yi habersiz çekmeye koyuldu. İnci kısa süre sonra fark etse de arkadaşı birçok kare yakaladığına emindim.